Klinik Bulgular
A. Semptom ve Bulgular
Kaslarda güçsüzlük, halsizlik ve kas krampları hafiften orta düzeye kadar hipokalemiye bağlı sık şikayetlerdir. Gastrointestinal düz kasların tutulması konstipasyon veya ileus ile sonuçlanabilir. Ciddi hipokalemide (<2,5 mEq/L) gevşek paralizi, hiporefleksi, hiperkapni, tetani ve rabdomiyoliz görülebilir. Hipertansiyon varlığı artmış aldosteron veya mineralokortikoidden kaynaklanan hipokalemi tanısı için bir ipucu olabilir (Table 21-4). Renal manifestasyonlar nefrojenik diyabetes insipidus ve interstisyel nefriti içerir.
B. Laboratuar Bulgular
Böbrek dışı sıvı kaybının (Ör. diyare, kusma) bir sonucu olarak idrar potasyum konsantrasyonu düşüktür (<20 mEq/L) ve idrarla kayıplarda (Ör: mineralokortikoid fazlalığı, Bartter sendromu, Liddle sendromu) anormal yüksektir (>40 mEq/L)
Transtubuler [K] gradyenti (TTKG), net potasyum atılımının basit ve hızlı bir değerlendirmesidir. TTKG aşağıdaki gibi hesaplanır;
TTKG=(İdrar K/plazma K) / (idrar osm/plazma osm)
Hipokalemide TTKG > 4 olması artmış distal K atılımlı renal kaybı düşündürür. Bazı olgularda plazma renin ve aldosteron düzeyleri ayırıcı tanıda yardımcı olur. Bikarbonat gibi emilmeyen anyonların varlığı TTKG’ini arttırır.
C. Elektrokardiyogram
Elektrokardiyogramda (EKG) T dalga yüksekliğinde azalma ve genişleme, U dalgası, prematur ventriküler vurular ve ST segment depresyonu görülür.
Tedavi
Hafif–orta eksiklikte en güvenilir ve kolay tedavi oral potasyum verilmesidir. Diyetteki potasyumun neredeyse tamamı klordan ziyade fosfora bağlandığından diüretiklere veya kusmaya bağlı oluşan hipokloremi ile ilişkili potasyum kaybını düzeltmede yetersizdir. Bozuk böbrek fonksiyonu ve hafif orta dozda diüretik kullanımında günlük 20 mEq oral potasyum alımı genelde hipokalemiden korunmak için yeterlidir, ancak hipokalemiyi tedavi etmek ve potasyum depolarını tamamen doldurmak için günler- haftalar boyunca 40-100 mEq/gün potasyuma ihtiyaç vardır.
Ciddi hipokalemisi olan ve oral alamayan hastalarda intravenöz potasyum verilme endikasyonu vardır. Ciddi eksiklik olması durumunda potasyum periferik intravenöz yoldan litrede 40 mEq yoğunlukta ve 10 mEq/saat hızında verilebilir. Santral venöz kateter ile 20 mEq/saat hızında verilebilir. Sürekli EKG monitörizasyonu yapılmalı ve serum potasyum düzeyleri her 3-6 saatte bir takip edilmelidir. Başlangıçta, potasyumun daha çok hücre içine geçişini önlemek için glukoz içeren sıvılardan kaçınılmalıdır. Özellikle dirençli hipokalemide aynı zamanda magnezyum replasmanı da gereklidir.
20>
Do'stlaringiz bilan baham: |