T. C. Bartin üNİversitesi sosyal biLİmler enstiTÜSÜ TÜrk diLİ ve edebiyati anabiLİm dali yeni TÜrk edebiyati biLİm dali 2000-2010 arasi küÇÜrek öYKÜde postmodern izler yüksek lisans tezi hazirlayan tezcan kurt danişMan prof

3.5.1.1.9. Diğerleri 
Üstkurmacanın bir unsuru olan kolaj, incelediğimiz sekiz eserden iki tanesinde 
yani Ferit Edgü’nün 
Nijinski Öyküleri
ile Cemal Şakar’ın
 
Hikâyât
adlı eserlerinde
 
tespit 
edilememiştir.
 
3.5.1.1.10. Sonuç ve Değerlendirme 
Sadık Yalsızuçanlar’ın 
Kuş Uykusu
adlı eserindeki küçürek öykülerden sadece 
“Personel Müdürlüğü’ne”
başlıklı anlatıda kolaj vardır. Anlatı içerik yönünden 
incelendiğinde 
“bir isteğin olduğu”
ve bu isteğin de resmi yazı olarak kaleme alındığı 
görülür; ancak, yazarın, mektup türlerinden biri olan dilekçenin içine anlatıyı koyması 
ve anlatısının kurmaca yönünü açık bir şekilde resmi yazı formatında somutlaştırması 
postmodern anlatı unsurlarından biri olan kolaja örnektir.
Mehmet Harmancı,
Muhtemel Menkıbeler 
adlı eserindeki anlatılardan birkaç 
tanesinde kolaja yer vermiştir. Öyle ki “
Sözü Çarenin Üçte Biri Görenle Sözü Çare 
Görenin Karşılaşması ya da Öykücünün Hikâyesi” 
(s. 51) adlı anlatının daha başlığında 
ortaya çıkar. Bu anlatıda, bir öykü yazarıyla bir hekimin yaptıkları işin asıl itibariyle 
birbirine eşdeğer olduğu anlatılmaya çalışılarak kolaj yapılmıştır. Hekimin hastasını 
bedeni olarak aletlerle, öykü yazarının ise insanların ruhunu sözlerle tedavi ettiği 
belirtilmektedir. 
Anlatılardan birinde başlı başına edebi türlerden biri olan öykünün, yaratıcısı 
tarafından ortaya çıkarılma safhası; diğerinde ise anlatı kişilerinin diyalogları, bir tiyatro 
metni gibi düzenlenerek edebi türler arasında ilgi kurulması yönüyle kolaja örnektir.
Ferit Edgü’nün, 
Do Sesi 
adlı eserindeki anlatılardan 10 tanesinde kolaj vardır. 
Öykü- belge; zarf-dilekçe-öğretici metin türlerinden biri olan mektup arasındaki 
bağlantı; gerçek ve rüya ikileminde kalanların oneiroloji bilim dalı sayesinde 
sorunlarının çözülmesi ve rüyanın anlatıda kullanılması; yazarın anlatı kişisine 
kendisinin “yabancı olduğu(n)u ve öyküleri(n)i yabancı dilde yazdığı(n)ı” söylettirmesi; 
öykünün yazma serüveniyle ilgili bilgi verilmesi; yazarın, öyküyü yazmak için nelerin 
gerekli olduğunu ifade etmesi; anlatı kişisi (yazar) ile bir kadının diyalog kurarak 
kadının aslında kendi öyküsünün kahramanı olduğunun bildirilmesi; yazarın anlatı kişisi 
aracılığıyla yazarlığı hakkında okura bilgi vermesi gibi birçok unsur, kolaj tekniğinin 
kullanımıyla meydana getirilmiştir. 
Ferit Edgü’nün 
Nijinski Öyküleri
adlı eserinde kolaj tespit edilememiştir. 

---

118 
Necati Tosuner, 
Yakamoz Avına Çıkmak’
ta birkaç tane kolaj örneği vermiştir. 
Yazar 
“Çok Kısa” Öykü
başlıklı anlatıyı 
Son Söz, Silgi, Belkili, Bensi, Botanik
ve 
Kanıt
adlarında altı adet küçürek öyküden teşekkül ettirmiştir. Yazar aslında altı adet küçürek 
öyküyü 
Birkaç “Çok Kısa” Öykü
adı altında birleştirerek okura “Ben öykü içinde öykü 
yazdım.” demektedir. Yine bir başka anlatıda, yazar, anlatı kişisine kendini anlattırır: 
“Küçük küçük kâğıtlara/ büyük büyük öğütler yazıyorum”. 
Bu örneklerden görüleceği 
üzere, bu eserde sayısı az da olsa kolaj kullanılmıştır.
 
Refik Algan’ın, 
Umursamaz Uykucu 
adlı eserinde sadece bir anlatıda kolaj 
vardır. Akademik metinlerde görülen atıf tekniği, bu anlatıda, anlatının altına bir dipnot 
düşülmesi şeklinde yapılmıştır. 
 
Refik Algan’ın diğer bir eseri olan 
Saat Kulesi’
indeki iki anlatıda kolaj vardır. 
Bunlardan bir tanesinde öykü ile şiir türleri arasındaki bağlantı ve geçiş, bir form 
oyunuyla ortaya çıkarılabilecek güzelliktedir. Zira nesirdeki cümleler alt alta 
yazıldığında bir şiirle karşılaşılır. Diğer bir anlatıda ise bir protestonun resim ve 
fotoğraflarının öyküde kullanılması şeklinde kolaj yapılmıştır. 
Cemal Şakar’ın