S h a n t a r a m



Download 7,58 Mb.
Pdf ko'rish
bet35/190
Sana22.07.2022
Hajmi7,58 Mb.
#838043
1   ...   31   32   33   34   35   36   37   38   ...   190
Bog'liq
Dağ gölgesi

lütfen, gel
gibi en basitleri bile sizi yeni maceralara 
sürükleyebilir.
Ben önde, Farzad arkada, Cuffe Parade’eyakın, Colaba Back Körfeze kadar 
kısa bir yolculuk yaptık. İkide bir sevdiği yerleri işaret ediyordu. Gerçekten 
de gevezenin önde gideniydi. Yanından geçtiğimiz yerlerle ilgili tam üç tane 
hikâyeye başladı ve hiçbirinin sonunu getirmedi.
Ailesinin evinin önüne park ettiğimizde, başımı kaldırıp en az üç katlı 
binaya baktım. Üç cepheli ve son derece gösterişli bir yapıydı. Hem ön, 
hem arka sokağa bakıyordu ve avlusuyla neredeyse küçük bir blok oluştu­
ruyordu.
Daruwalla malikânesi iki yanındaki benzer evlerle birlikte, biz Güney 
Bombay partizanlarının pek sevdiği, İngiliz Raj’ından kalma bir mimari tarzda 
inşa edilmişti. İnşaatta yerel granit ve Hintli sanatkârların kumtaşı kullanıl­
mıştı.
Camlarda mozaik süslemeler vardı. Dekoratif taş kemerler, ferforje paneller 
ve demir asma yaprakları göze hemen çarpan diğer güzelliklerdi. Kocaman, 
çiçekli bir çalılık hem bahçeyi meraklı gözlerden gizliyor, hem de evi sabah 
güneşinden koruyordu.
Rajasthan sütunlarıyla desteklenen büyük, tahta kapı geometrik kabartma­
larla süslüydü. Farzad anahtarıyla kapıyı açtı ve beni giriş salonuna aldı.
Yüksek tavanlı bu salon mermer duvarlardaki oyuklara yerleştirilen büyük 
vazolarla süslüydü. İçlerinde rengârenk çiçekler vardı. Havayı sandal ağacı aro-


malı tütsü kokusu doldurmuştu. Sokak kapısının tam karşısında, tavanda 
yere kadar inen kırmızı, kadife bir perde asılıydı.
Farzad teatral bir tavırla perdeyi açmaya hazırlandı. “Hazır mısın?” 
Güldüm. “Kastettiğin oysa, evet, silahlıyım.”
Farzad perdeyi yana çekti ve geçebilmem için tuttu. Karanlık bir koridor^ 
sonunda akordeon bir kapı vardı. Farzad bunu da çekti.
Koridorun arkasındaki alan o kadar geniş ve yüksekti ki, ancak güney- 
değdiği üst katları görebiliyordum. Burası avlu gibi bir yerdi. Ama bir tuhaflıl; 
vardı. Sanki iç mekânlardan çalınıp binaların iç kısmı oyulmuş gibiydi.
Kahvaltı sofrası iki uzun masaya kurulmuştu ve her birinde aşağı yukarı on 
beş kişi vardı. Bir sürü kadın, erkek ve çocuk.
İlk katın sağ ve solundaki açık mutfaklara göz attım. Otel mutfakları kada: 
donanımlıydılar. Yanlarındaki kapalı kapıların odalara ait olduğunu tahmin 
ettim.
Gözlerim üst katlara kaydı. Duvarlar enlemesine kesilmiş gibiydi. Birkaç 
basamakla dar patikalara çıkılıyor, onlardan da bambu parmaklıklı daha geniş 
yollara ulaşılıyordu. Aşağıda olup bitenlere aldırmadan duvarları yontan birkaç 
kadın ve erkek gördüm.
Bir ara muson bulutlan aralandığında tepedeki küçük kulelerin pencere­
lerine güneş vurdu. Tüm avlu topaz sarısına boyandığında tıpkı bir katedrali 
andırdı. Ama hiç korku duymadan tamamen gevşeyebileceğiniz bir katedrali. 
“Farzad!” diye bağırdı bir kadın ve bütün kafalar bize döndü.
Farzad elini omzuma koydu. “Merhaba anne.”
“Merhaba anne mi? Neredesin, oğlum? Meraktan öldük.”
Diğerleri de yanımıza geldi.
“Bakın, size Lin’i getirdim,” dedi Farzad konuyu değiştirmek için.
“Ah, Farzad. Canım evladım.” Annesi ona sımsıkı sarıldı.
Sonra da geri çekilip suratına tokadı patlattı.
Farzad acıyla suratını buruşturdu. “Ahhh! Ne yapıyorsun, anne?”
Farzad’ın annesi ellili yaşlardaydı. Ufak tefekti ama vücudu orantılıydı- 
Kısa saçları yüzünün yumuşak hatlarına pek yaraşmıştı. Çizgili elbisesinin üze­
rine çiçekli bir önlük takmıştı. Boynunda inci bir kolye vardı.
“Neredesin bakayım, yaramaz çocuk? Yoksa bir hastanede mi çalışmaya 
başladın? Herkese o şeyden geçirtip doktorlardan komisyon mu alıyorsun?” 
“Kalp krizi,” diye yardımcı olmaya çalıştı kır saçlı bir adam. Herhalde ko­
casıydı.
“Hah, o şeyden işte.”
“Anne, vallahi bilerek...”
“Demek Lin sensin!” diye bağırdı annesi onun sözünü kesip bana dönerek. 
“Keki amca, Tanrı onun ömrünü sana versin, seni dilinden düşürmezdi. Beni 
biliyor musun? Yeğeni, Anahita? Farzad’ın annesi? Arshan ın karısı? Felsefe ko­
nuşmayı severmişsin. Söyle bakalım, özgür irade ve kararlılık çelişkisi hakkında 
ne düşünüyorsun?”
“Bir yavaş ol, hanım,” dedi Farzad’ın babası. Bana elini uzattı. “Arshan. 
Tanıştığımıza memnun oldum, Lin.”
Sonra Farzad’a döndü. Kaşlarını çatmasına rağmen gözleri sevgi doluydu. 
“Sana gelince, delikanlı...”
“Benim suçum değildi, baba. Yeminle bak. Dur, anlatayım...”
“Sus, yoksa geliyor beşkardeş,” dedi Anahita. “Bütün gece uyumadık. 
Sabahı zor ettik. Zavallı babacığın gecenin bir vakti sokaklara döküldü. Dedik 
kesin bu çocuğu bir su tankeri ezdi. Yol kenarındaki bir hendekte jöle gibi
yatıyor.”
“Anne...”
“Bu mahallede kaç hendek var, biliyor musun? Şehirde bir hendek yarışması 
yapılsa biz kazanırız. Zavallı babacığın senin jöle cesedini bulmak için hepsine 
tek tek baktı. Beyefendi sabah turp gibi eve dönmüş, durun anlatayım diyor!” 
Farzad’la tokalaşmak için yanımıza gelen genç bir adam, “Bari topallasay- 
dın,” dedi. “Ya da birkaç yerini morartsaydın.”
“Bu benim arkadaşım, Ali,” dedi Farzad genç adama mahcupça gülümse­
yerek. Boyları ve kiloları hemen hemen denkti. Aynı yaşlarda görünüyorlardı.


Download 7,58 Mb.

Do'stlaringiz bilan baham:
1   ...   31   32   33   34   35   36   37   38   ...   190




Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©hozir.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling

kiriting | ro'yxatdan o'tish
    Bosh sahifa
юртда тантана
Боғда битган
Бугун юртда
Эшитганлар жилманглар
Эшитмадим деманглар
битган бодомлар
Yangiariq tumani
qitish marakazi
Raqamli texnologiyalar
ilishida muhokamadan
tasdiqqa tavsiya
tavsiya etilgan
iqtisodiyot kafedrasi
steiermarkischen landesregierung
asarlaringizni yuboring
o'zingizning asarlaringizni
Iltimos faqat
faqat o'zingizning
steierm rkischen
landesregierung fachabteilung
rkischen landesregierung
hamshira loyihasi
loyihasi mavsum
faolyatining oqibatlari
asosiy adabiyotlar
fakulteti ahborot
ahborot havfsizligi
havfsizligi kafedrasi
fanidan bo’yicha
fakulteti iqtisodiyot
boshqaruv fakulteti
chiqarishda boshqaruv
ishlab chiqarishda
iqtisodiyot fakultet
multiservis tarmoqlari
fanidan asosiy
Uzbek fanidan
mavzulari potok
asosidagi multiservis
'aliyyil a'ziym
billahil 'aliyyil
illaa billahil
quvvata illaa
falah' deganida
Kompyuter savodxonligi
bo’yicha mustaqil
'alal falah'
Hayya 'alal
'alas soloh
Hayya 'alas
mavsum boyicha


yuklab olish