Çolpan’in köŞe yazilari (İnceleme-metiN)



Download 4,95 Mb.
Pdf ko'rish
bet116/229
Sana13.07.2022
Hajmi4,95 Mb.
#791179
1   ...   112   113   114   115   116   117   118   119   ...   229
Bog'liq
yokAcikBilim 10166144

3.1.47.
 
Moskovada İki Türk Sanatçı
152
 (1926) 
(Moskova’dan Mektup) 
Bugünkü Moskova, güzel sanatlar yönünden tüm Batı başkentlerinin önünde. 
Şimdiye kadar onun “Sanat Tiyatrosu”
153
nun ne yeni ne de eski dünyadan dengi 
bulunmaktadır. Güzel sanatın yükselişini amaç edinip bu yolda inkılaptan önce de tarafsız 
ve özveriliçalışkan o saygıdeğer kurum bugün kendine ait birkaç şube ile yükselişe devam 
ediyor. “Sanat Tiyatrosu” birçok konularda yalnız Rusya’daki tiyatroları değil, Batıdaki 
güzel sanat kurumlarını da fazlaca etkiliyor. O güzel sanatlarda yakaladığı yol ile 
152
 
Moskovada İki Türk Sanatçı
 
– “Mäårif vä Oqitguvçi” [Eğitim ve Öğretmen] dergisinin 1926 yılı 2. 
sayısında basılmış. 
153
“Sanat Tiyatrosu”- 1898 yılında K. S.Stanislavski ve V. I. Nemirovich Danchenko tarafından Moskova 
Sanat Tiyatrosu kurulmuş. Şimdi ki Moskova Sanat Tiyatrosu. 


213 
günümüze dek ulaşan yegâne kurumlardan birisidir. İşte bu tiyatronun oyuncularından 
güçlü bir sanatkâr olan Vsevolod Meyerhold
154
diye bir kişi inkılaptan sonra yeni bir 
tiyatro kurdu. Kendi adıyla “Meyerhold Tiyatrosu”
155
deyip çalıştırmaya başlattığı bu 
yeni kurum da sanatta yakaladığı yol ile yine dengi olmadan yalnız başına gelmiştir. Bu 
gerçek inkılap tiyatrosu, o her şeyiyle a’dan z’ye kadar yeni. Bununla birlikte bu 
yeniliklerde sabit olamayan “geçici” şeylerdir. Bunun için bu kurumu ilk tanıttıkları 
zaman “Arayış Tiyatrosu”
156
dediler, bu doğru bir tanıtı: gerçekten “Meyerhold 
Tiyatrosu” her günün talebine göre yeni bir yol izlemektedir. Moskova şimdi güzel 
sanatlarda yeni yeni yollar arayan tiyatrolar ile doludur. O yıllar ve süreçler hakkında 
sonradan kapsamlıca bir şeyler yazmaya söz verip şimdi asıl maksada dönelim.
Bugünkü Moskova’nın sanat süreçlerini incelemek ve öğrenmek için dünyanın her 
tarafından pek çok sanatçı geliyor. Batıdan ve Karadeniz’in diğer kıyısından gelenler 
hakkında bir şey yazılmadı ve bir şey düşünmekte zor: onlar o kadar çok ki… Kızıl 
sınırlar içindeki farklı farklı milli Sovyet cumhuriyetlerinden gelenlerin haddi hesabı yok. 
Bizim Özbekistan Eğitim Bakanlığı da burada ayrı bir “Sanat-Drama Atölyesi”
157
açarak 
20 kadar genç erkeği ve kızı gelecek aşamaya hazırlıyor. Bundan başka sinema kursunda 
ve musiki okullarında okuyan gençlerimizde var. Kendi atölyemiz ve genel olarak 
bugünkü sanat bilimlerini öğrenmemiz hakkında özellikle konuşmamız gerek, bunu 
gelecek seferlere bırakalım. Moskova’nın bugünkü güzel sanatlarıyla tanışmak ve ondaki 
farklı farklı yeni süreçleri öğrenmek için uzaktan yakından gelenler arasında Türkiye’den 
de iki sanatçı var: biri sinema ve tiyatro rejisör (yazar) lerinden Muhsin Ertuğrul Bey, 
diğeri sinema ve tiyatro oyuncu (kadın temsilci) larından Nayira Nayir Hanımdır. “Mäårif 
vä Oqitguvçi [Eğitim ve Öğretmen]” mecmuasının yazarlarından biri sıfatıyla onları 
ziyaret ettim, onlarla yaptığım röportajın sonucunu kısaca arz ediyorum. 
1892 yılında İstanbul’da doğan Muhsin Ertuğrul Bey, Türkiye’de orta derecede 
eğitim gördükten sonra Paris’e gitmiş. Orda Fransa’nın ve hatta dünyanın büyük tiyatro 
154
Vsevolod Meyerhold – Meyerhold V.E. (1874-1940), Rus rejisör, aktör ve tiyatro ustası. 
155
“Meyerhold Tiyatrosu” – Moskova’da çalışan Rus tiyatrosu. (1920-1938), Meyerhold ’un önderlik ettiği 
bu tiyatro 1920-1921 yıllarında 1-RSFSR Tiyatrosu, 1920 yılında Aktör Tiyatrosu, bu yılın sonunda GITIS 
Tiyatrosu, 1923 yılında ise Meyerhold Tiyatrosu olarak adlandırıldı.
156
“ArayışTiyatrosu” – deneysel tiyatro. Meyerhold ve tiyatrosu yeni yöntemler ve yollar aramasıyla 
bilinir. 
157
“Sanat Drama Atölyesi” – Özbek tiyatrosuna personel sağlamak maksadıyla 1924 yılında Moskova’daki 
Maarif evi bünyesinde Özbek devlet drama atölyesi açıldı ve Özbekistan’dan bir dizi genç okumaya 
gönderildi. Bu atölye 1931 yılına kadar çalıştı.


214 
âlimlerinden biri olan ünlü rejisör Antoine
158
’un elinin altında 3 yıl çalışmış. Ardından 
hocası Antoine ile birlikte İstanbul’a geldi ve “Darülbedayi (Yüksek Sanat Okulu)”
159
yi 
kurdu. “Darülbedayi” Türkiye başkentinin tiyatro ve sanat hayatında oldukça önemli yeri 
olan bir kurumdur. Türklerin içinden (özellikle kadın ve kızlardan) gerçek sanatçıların 
artmaya başladığı dönem bu “Darülbedayi” dönemidir. Türkiye’de son 10 yıl süresince 
basılan tiyatro kitaplarının çoğunu görseniz, birinci veya ikinci sayfa da “bu eser ilk kez 
Osmanlı Darülbedayi sanatçıları tarafından temsil edilmiştir” diye yazılmıştır. 
Muhsin Bey 3 yıl İstanbul’da çalıştıktan sonra tekrar Avrupa’ya dönmüş. Bu defa 
Almanya’nın en ünlü sanat evlerinden biri olan “Lessing” sinema tiyatrosunda 5 yıl 
rejisörlük (öğretmenlik) yapmış. Bundan bir, bir buçuk yıl önce Özbekistan’ın büyük 
şehirlerinde ünlü “Milyoner Kadın” sinema filmi o kurumun ürünüdür ve Muhsin Bey’in 
rejisörlüğü ile oynanmıştır. Ayrıca Muhsin Bey’in rejisörlüğü ile çıkan Alman sinema 
filmlerinden biri olan “Siyah Lale” bizim Sovyet cumhuriyetlerinde sahnelendi. Onun 
rejisörlüğü ile Almanya’da hazırlanan sinema filmlerinin sayısı 15-16’ya ulaşmıştır. 
Almanya’dan sonra Muhsin Bey İsveç’e gitmiş ve orda biraz kalıp sinemacılığı 
gözlemlemiştir. 
Ondan sonra Muhsin Bey’in en çok çalıştığı yer yine İstanbul, Türkiye’dir. Bu defa 
İstanbul’da dört yıl kalmış ve Türkiye sinemacılığına alt yapı hazırlamıştır. İstanbul’da 
10 tane Türk sinema filmi hazırlamış. O sinema filmlerinden biri ünlü Türk kadın yazar 
Halide Edip Hanım
160
’ın “Ateşten Gömlek” adlı hikâyesidir. Onda Halide Edip; 
Türkiye’nin son kurtuluş savaşı dönemini işlemiştir. Eserin başkahramanlarından biri 
olan İhsan Bey, iğneleyici bir Mustafa Kemal
161
tipidir: işte bu İhsan Bey rolünü Muhsin 
Bey oynamıştır. Bu, 10 sinema filminden yine meşhur olan bir diğeri ünlü Türk nesircisi 
Yakup Kadri Bey
162
’in “Nur Baba” adlı eseridir. Muhsin Bey’in tiyatro için yazdığı ve 
158
Antoine- Andre Antoine (1858-1943), Fransız rejisör, aktör, tiyatro teoristi. Tiyatro sanatının 
gelişiminde büyük etkisi olan sanatçı. 
159
“Darülbedayi”- 1924 yılında İstanbul Valiliği tarafından oluşturulan konservatuar. Bünyesinde tiyatro 
atölyesi okulu da açılmış. Burada Afife, Bahira, Beyza, Refika gibi bazı aktrisler yetişti.
160
Halide Edip Hanım – Halide Edip Adıvar (1884-1964), Osmanlı Türk kadın yazarı, birçok roman, piyes, 
hikâye, edebiyatla ilgili çalışmalar yazarı. Makalede adı geçen “Ateşten Gömlek” romanı 1922 yılında 
yazılmıştır. 
161
Mustafa Kemal Atatürk – (1881-1938), Türkiye’deki milli bağımsızlık mücadelesinin rehberi (1918-
1923). Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk cumhurbaşkanı (1923-1938). 
162
Yakup Kadri Bey – Yakup Kadri Karaosmanoğlu (1889-1975), Türk yazar ve siyaset uzmanı, birçok 
roman, hikâye, mensur şiir ve eleştirel makaleler yazarı.


215 
düzenlediği birkaç eser var. Bizim Buhara yaşamından alınıp yazılan bir eseri şimdi 
İstanbul’da basılmış duruyor.
Muhsin Bey’in eli altında çalışan Türk sahnesi, bizim Rus yazarları (daha çok 
klasikleri) tarafından yazılan şaheserleri de çok görmüş. Bunun için olsa gerek 
İstanbul’un sanata “oyun ve eğlence” diye bakan tabakaları (küçük burjuva halk) onun 
yanına bile yaklaşamamıştır. Onun sahnesi gerçek sanat ve inceliği sevenlerin yeri oldu.
Muhsin Bey Sovyet ittifakının gerçek ilim ve sanat başkanı, rehberi, Yoldaş 
Lunacharsky
163
tarafından Moskova’ya davet edildi. Burada güzel sanatların durumunu 
ve ona verilen önemi gördükten sonra çalışmak ve öğrenmek maksadıyla Moskova’da 
kaldı. Şu anda bir taraftan “Devlet sineması” nın sinema filmi imalathanesinde rejisörlük 
yapmakta diğer taraftan buradaki yenilenme yolunda olan tiyatroları incelemektedir. 
Bugün kendi dediğine göre günümüz Rus yazarlardan Tretyakov
164
’un “5 Dakika” adlı 
(Amerikalıların hayatından alınıp yazılmış) eserin sinemada rejisörlüğünü yapmaktadır. 
Ayrıca Yoldaş Lunacharsky’in bir eseri ve Fransız yazar Alexander Dushen’in “Tamilla” 
adlı eseri üzerinde çalışmaktadır.
Muhsin Bey Moskova’ya gelişinden çok memnun olmuş, “Sanat Almanya’da 
ölmüş, Fransa’da hareketsiz ve bugünkü Rusya’da ise yeryüzünde ilk sıradadır” diyor. 
Bu fikrini buradaki “Özbek dram atölyesi” istekleri ile yapılan yarışmada söyledi. Onun 
en çok hoşuna giden tiyatro Meyerhold Tiyatrosu. O tiyatro hakkında çok ilginç şeyler 
söylüyor, ona “inkılap ve istiklal tiyatrosu, yarının sanatı” diyor. Bizim dram atölyesi 
öğrencilerimizin de tamamını o tiyatroya gidip çalışmaya davet etti. Sovyetler 
ülkesindeki sinemacılık işlerine de büyük ümitlerle bakıyor ve “Güzel, gönülden çalışılsa 
2-3 yıl içinde Sovyetler ülkesi sinemacılıkta birinci olur” diyor. 
Baharda Semerkant’ı ziyaret etmeyi düşünüyoruz. Biz de Özbekistan adına davet 
etmiş olduk… 
163
Lunacharsky – Lunacharsky A.V. (1875-1933); 1917 yılından 1929’a kadar Maarif halk komiserliği 
görevini yerine getirdi. Çolpan’ın onun hakkında “Sovyetler ittifakının gerçek ilim ve sanat lideri” 
demesinin nedeni, sanat işleri o zamanlar Eğitim Bakanlığının sorumluluğundaydı. 
164
Tretyakov – Tretyakov S.M. (1892-1939) Rus yazar: Cesaret verici şiirler, birçok deneme ve piyesler 
yazarı. LEF teoristlerinden biri. 


216 
Asıl ismi Munira Ayyub olan sanatkâr Türk kızı sahnede Nayira Nayir adıyla 
tanınmıştır. İstanbul’da “Darülmuallimat” ı bitirdikten sonra yine İstanbul’daki “Amerika 
Koleji” nde okumuş.
1922 yılında ilk kez İstanbul’da sinema sahnesine çıkıp Halide Edip’in “Ateşten 
Gömlek” adlı eserinde başrollerde Anadolu kızı Kezban’ı oynamıştır (sinemada). 
Ardından Fransızcadan çevrilen “Kız Kulesi” adlı eserde Türk kızı Zeynep rolünü 
oynamış (yine sinemada)
165
. Daha sonra 1923 yılında ilk kez tiyatro sahnesine çıkıp 
büyük Shakespeare
166
‘in “Othello” sunda Emilia rolünü oynadı. Asıl Türk kadınlarından 
ilk kez sahneye çıkan da bu Munira hanımdır. Ondan önce Türk sahnesindeki kadınlar 
Ermeni, Rum ve “Kıbti” kızlardı.
Son zamanlarda Muhsin Bey’in daveti ile Moskova’ya gelip buradaki tiyatro 
süreçlerini öğrenmeye başladı. Şimdi ünlü Rus sanatkârlardan Vakhtangov ismiyle açılan 
sanat okulu ve Meyerhold Tiyatrosunda çalışıyor. 
Bizim Özbek kadınları ile tanışmak ve onların hayatlarını görüp öğrenme isteği 
alanında başarılı bu doğu kızında elbette var. Keşke onun kalbindeki istekler bizim 
kadınlarımızda da olsaydı… 
Hani nerede!.. 

Download 4,95 Mb.

Do'stlaringiz bilan baham:
1   ...   112   113   114   115   116   117   118   119   ...   229




Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©hozir.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling

kiriting | ro'yxatdan o'tish
    Bosh sahifa
юртда тантана
Боғда битган
Бугун юртда
Эшитганлар жилманглар
Эшитмадим деманглар
битган бодомлар
Yangiariq tumani
qitish marakazi
Raqamli texnologiyalar
ilishida muhokamadan
tasdiqqa tavsiya
tavsiya etilgan
iqtisodiyot kafedrasi
steiermarkischen landesregierung
asarlaringizni yuboring
o'zingizning asarlaringizni
Iltimos faqat
faqat o'zingizning
steierm rkischen
landesregierung fachabteilung
rkischen landesregierung
hamshira loyihasi
loyihasi mavsum
faolyatining oqibatlari
asosiy adabiyotlar
fakulteti ahborot
ahborot havfsizligi
havfsizligi kafedrasi
fanidan bo’yicha
fakulteti iqtisodiyot
boshqaruv fakulteti
chiqarishda boshqaruv
ishlab chiqarishda
iqtisodiyot fakultet
multiservis tarmoqlari
fanidan asosiy
Uzbek fanidan
mavzulari potok
asosidagi multiservis
'aliyyil a'ziym
billahil 'aliyyil
illaa billahil
quvvata illaa
falah' deganida
Kompyuter savodxonligi
bo’yicha mustaqil
'alal falah'
Hayya 'alal
'alas soloh
Hayya 'alas
mavsum boyicha


yuklab olish