Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Ders Notları Öğr. Gör. Ali YAYLA
Sayfa 170 / 174
Okulu öğrencilerinin yürüyüşünden sonra bulunan çare de Kara
Harp Okulu’nu âcilen tatile çıkarmak olmuştur.
Meclis, kavgalı bir oturumun ardından 25 Mayıs 1960’da tatile gir-
di.
Adnan Menderes, gittiği Eskişehir’de çok soğuk karşılandı. Toka-
laşmak için elini uzattığı bazı subayların geri çekilmesi, havanın
çok gergin olduğunu gösteriyordu. Şeker Fabrikası’nda gece verilen
300 kişilik yemek de aynı gergin hava içinde, pek soğuk geçti. Baş-
bakan Menderes’in konuşması sırasında
meydana gelen mikrofon
arızasına bile bir anlam yükleniyordu. Bütün bu öfke ile Menderes,
sözü öğrenci olaylarına getiriyor, “Kara Cüppeliler” dediği üniversi-
te öğretim üyelerine çok sert biçimde gene çatıyordu.
Gece yansı Ankara’dan Eskişehir’e telefon eden Meclis Başkanı Re-
fik Koraltan, Menderes’e, akşamüstü Genelkurmay Başkanı Orge-
neral Rüştü Erdelhun’un yüksek rütbeli subaylarla bir toplantı
yaptığını anlattı. Erdelhun, bazı subayların gösteri yürüyüşüne ha-
zırlandığını duymuş, bunun sakıncasını anlatarak subaylara nasi-
hat etmişti.
Herkes yatmaya çekildikten sonra, Menderes’i telefona istediler.
Ankara’dan Koraltan arıyordu. Koraltan bu kez, Başbakanlık
önünde silahlı çatışma olduğunu haber verdi. Bunun üzerine ani
bir kararla Eskişehir’de kalmaktan vazgeçen Menderes, yanına Ha-
san Polatkan ve Tahsin Yazıcı’yı alarak, hemen Kütahya’ya doğru
yola çıktı. Olup bitenleri Kütahya’da değerlendirmek istiyordu. Ne
var ki, Kütahya’ya henüz vardıkları sırada, radyoda marşlar çal-
maya başlamıştı. Radyodan, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yönetime el
koyduğu bildiriliyordu
81
.
DP Hükümeti’nin İçişleri Bakanı Dr. Namık Gedik, tutuklu bulun-
duğu Harp Okulu’nda 29 Mayıs 1960’da pencereden atlayarak in-
tihar etti. Gözaltına alınmış olan 150 kişi Yassıada’ya götürüldü.
81
Ders notlarımızda yer alan “Atatürk’ün Ölümünden Sonrasında Yaşananlar”
başlığı altında yer alan ve dipnotla kaynağı belirtilmeyen bölümler haricindeki
olaylar,
Yıllarboyu Tarih Dergisi (1978-1985)
eki olarak yayınlanmış “Yaşadığımız
Yüzyıl” fasiküllerinden derlenmiştir.
Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Ders Notları Öğr. Gör. Ali YAYLA
Sayfa 171 / 174
Askerî müdahale sonrası Yassıada’da yapılan yargılamalar, Başba-
kan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye
Bakanı Hasan Polatkan ve Celal Bayar’ın idam kararıyla sonuçlan-
dı. Millî Birlik Komitesi sadece üç idam cezasını onayladı. Yaşının
büyük olması nedeniyle Celal Bayar’ın cezası müebbet hapse çev-
rildi.
Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan 16 Eylül,
Adnan Menderes
17 Eylül 1961’de idam edilmişlerdir.
6 Ocak 1961’de MBK (Millî Birlik Komitesi) ve Temsilciler Mecli-
si’nden oluşan Kurucu Meclis kuruldu. Daha sonra Enver Ziya Ka-
ral ve Turhan Feyzioğlu başkanlığında Kurucu Meclis’e bağlı 20
kişilik bir anayasa komitesi kurularak yeni anayasa için çalışmala-
ra başlandı. 20 kişilik Komisyon’da Emin Paksüt, Muammer Ak-
soy, Turan Güneş, Tarık Zafer Tunaya, Coşkun Kırca, Amil Artus,
Doğan Avcıoğlu, Münci Kapani, Mümin Küley, Ragıp Sarıca, Bahri
Savcı,
Celal Sait Siren, Mümtaz Soysal, Cafer Tüzel, Hıfzı Veldet
Velidedeoğlu, Abdülhak Kemal Yörük, Sadık Aldoğan, Nurettin Ar-
dıçoğlu ve Hazım Dağlı vardı. Komisyon tarafından hazırlanan
Anayasa, 9 Temmuz 1961’de halkın oyuna sunulmuş ve oylamaya
katılanların %60.4’ü tarafından kabul edilmiş, 1982 Anayasası’na
kadar da yürürlükte kalmıştır.
1961 Anayasası ile;
Güçler ayrılığı sağlanmıştır. ( Yasama-Yürütme-Yargı )
Yasama gücü: Cumhuriyet Senatosu ve Millet Meclisi olmak
üzere iki meclistir.
Yürütmenin dışında bağımsız yargı organları kurulmuştur.
Yasamadan çıkan yasaların anayasaya uygunluğunu kontrol
eden Anayasa Mahkemesi kurulmuştur.
Yürütmenin, yönetimin tüm eylemleri, kararları anayasal bir
kuruluş olan Danıştay denetimine verilmiştir. Yani TBMM
egemenlik hakkını kullanan tek organ olmaktan çıkıp Ana-
yasa’da sözü edilen yetkili organlardan biri olmuştur.
Kişinin temel hak ve özgürlükleri Anayasa ile güvenceye
alınmıştır.
1961 Anayasası ile tam bir parlamenter sisteme geçilmiştir.
Demoratik, sosyal ve hukuk devleti anlayışı gelmiştir.