Kitap Kapağı. cdr


 Tecer’in Şiirinin Karanlık Yüzü: Doğanın Hakimi Olarak İnsan



Download 25,31 Mb.
Pdf ko'rish
bet207/718
Sana31.12.2021
Hajmi25,31 Mb.
#277151
1   ...   203   204   205   206   207   208   209   210   ...   718
Bog'liq
Yaylacilik ve Yayla Kulturu Sempozyumu kitabi (1)

3. Tecer’in Şiirinin Karanlık Yüzü: Doğanın Hakimi Olarak İnsan 

Ahmet Kutsi Tecer, sayısız şiirinde doğayı, doğanın içindeki unsurları ve doğanın 

içerisinde insanın yaşamını anlatmış ve bu şiirlerinde daha çok doğayla özdeşim kurmayı 

başarabilmiş insanı ele almıştır. Bu durum Tecer’in şiirini derin ekolojiye yaklaştırmaktadır. 

Ancak yukarıda da üzerinde durulduğu gibi derin ekoloji, en nihayetinde bir ekolojik bilinç 

gerektirir. Bu ekolojik bilinç sayesinde insan, doğanın hakimi olmaktan vazgeçer ve doğadan 

yalnızca temel ihtiyaçları doğrultusunda yararlanmayı tercih eder. Ancak Tecer’in şiirlerinin 

yayımlanmış  olduğu  yıllara  bakıldığında  Türkiye’de  bir  ekolojik  krizin  var  olduğunu 

söylemek  güçtür.  Daha  çok  1970’lerde  başlayan  ve  2000’li  yıllarda  bütün  yıkıcılığıyla 




202 

Uluslararası Yaylacılık ve Yayla Kültürü Sempozyumu, 26 - 28 Eylül 2019 - Giresun  

International Symposium on Transhumance and Upland Settlement Culture, 26

th

 - 28

th

 of September 2019 – Giresun 

 

kendisini  hissettiren  ekolojik  krizin  1940-1960  yılları  arasında  aynı  şiddette  olmadığı 



söylenebilir.  Bununla  birlikte  bu  yıllar  arasında  daha  çok  toprağa  hakim  olan  insan  ve 

topraktan  kazanç  sağlayan  insan  anlayışı  ön  plandadır.  Bu  noktada  İkinci  Dünya  Şavaşı 

yıllarındaki Türkiye’nin ekonomik yetersizlikle boğuşması, tarımsal üretimin ciddi oranda 

düşmesi böyle bir anlayışın gelişmesini engellemiştir. Geçersiz kaynak belirtildi. Ülkenin 

bu durumdan kurtarılması gerekmektedir ki 1950’lerden sonra da Demokrat Parti tarafında 

tarıma dayalı bir büyüme anlayışı benimsenmiştir. “Tarıma destek için ilk aşamada Marshall 

Planı’ndan  sağlanan  fonlar  ile  tarımsal  araç,  makine  ve  özellikle  de  traktör  ithalatı 

desteklendi.  (Pamuk,  2019,  s.  227).  Nitekim  ülkeyi  kalkındırmak  ve  insanlara  bir  gelir 

sağlamak için benimsenen bu anlayış, insanın ve en nihayetinde Tecer’in de toprağa olan 

bakış açısını şekillendirmiştir. Üzerinde durulan bu tutumun toprak etiğine aykırı bir durum 

olduğunu  söylemek  mümkündür  ki  Tecer’in  şiirlerinde  de  bu  anlayışla  karşılaşmak 

mümkündür. Örneğin Uçsuz Bucaksız Bir Toprakta isimli şiirde Tecer buna vurgu yapar: 



“Taraktor, taraktor, taraktor 

Daha her türlü çift aleti, 

Bu işte toprağın hasreti, 

Becerikli el, kol ve motor.”  (Tecer, 2009, s. 101) 

Tecer’e  göre  toprağın  isteği  “becerikli  el,  kol  ve  motor”dur.  Ancak  bu  durum 

Tecer’in diğer şiirlerine aykırı  bir durumu teşkil  eder. Nitekim  şair, tabiat teminin  hakim 

olduğu  şiirlerinde  doğayla  özdeşleşen  bir  insan  portresi  çizmişti.  Bu  şiirinde  ise  kendi 

emelleri uğruna toprağı kullanan insan dikkati çeker. Bu hem toprak etiğine hem de Derin 

Ekoloji’ye aykırı bir tutumdur ve Tecer’in ekolojik bir bilince sahip olmadığını ortaya koyar. 

Bu bağlamda Nadas Türküsü isimli şiirde örnek olarak gösterilebilir:  

“Selam ey taraktoru sürenler, 

Selam ey toprağı şenletenler, 

Selam! İşte geldim içinize, 

Yedek, yardımcı olayım size.”  (Tecer, 2009, s. 103) 

Tecer, bu şiirinde toprağın işlenmeye muhtaç olduğunu savunur. Ancak derin ekoloji 

anlayışına göre toprağın ve doğanın kendi yaşam hakkı vardır ve insan bu toprağın sahibi 

değil, yalnızca bir parçasıdır. Toprağın bir parçası olan insanın toprağı dilediği gibi sürmeye, 

ondan  para  kazanmaya  ve  onu  sömürmeye  hakkı  yoktur.  Bunu  savunan  kişinin  ekolojik 

bilinç  geliştirmediği  rahatlıkla  söylenebilir.  Ekolojik  bilinç  geliştiremeyen  insanların  en 

büyük emeli doğayı kontrol altına almaktır. Tecer’in Eski Günler isimli şiirinde bu durum 

çok daha açıktır: 



“Uzaklardan taş taşınır 

Kırılır yola döşenir 

Ne yaman bir yol olur bu 

Övmeye diller üşenir”  (Tecer, 2009, s. 121) 


Uluslararası Yaylacılık ve Yayla Kültürü Sempozyumu, 26 - 28 Eylül 2019 - Giresun 

International Symposium on Transhumance and Upland Settlement Culture, 26

th

 - 28

th

 of September 2019 – Giresun

 

203 



 

Bu şiir, insanın doğaya hükmetmesinin başlangıcı olarak algılanabilir. Çünkü insan 

taş  ile  birlikte  doğaya  el  sürer  ve  kontrolü  altına  almaya  başlar.  Bu  en  nihayetinde 

şehirleşmeye  kadar  gider  ki  günümüzde  Ayder  Yaylası  ve  Uzun  Göl  gibi  doğa  harikası 

mekânların düştüğü durum ortadadır. Doğaya insan elinin yıkıcılığı değince doğanın dengesi 

bozulur ve doğa insanın kontrolü altına girerek insanın amaçları uğrunda yok olmaya başlar. 

Burada  anlatılan  bu  sürecin  bir  başlangıcı  olduğu  gibi  ekolojik  bilinç  geliştirememiş  bir 

insanın da mühim bir göstergesidir. 

 

Sonuç 

Derin ekoloji, Norveçli filozof Arne Naess tarafından 1973 yılında “Deep Ecology 



Movement:  Some  Philosophical  Aspects”  isimli  yazıda  ortaya  atılmış  ve  öncesinde  Aldo 

Leopold’un kavramlaştırdığı toprak etiğinden büyük ölçüde yararlanmıştır. Bu anlayışa göre 

insan, doğanın hâkimi değil doğanın sade bir üyesidir. Bu yüzden insan, insan-dışı yaşama 

saygı duymalı ve onun yaşamasına izin vermelidir. Derin ekolojistlere göre bu anlayışa sahip 

olan bir insan dünyayı kurtaracak ve mevcut olan ekolojik krize bir son verecektir. Bu çözüm 

yolu derin ekoloji anlayışının temelini oluşturur. 

Derin ekolojinin Türkiye’de ve Türk şiirinde izini sürmek çok kolay değildir. Çünkü 

1973’te ortaya atılan ve bugün bile üzerinde tartışmalar devam eden derin ekoloji anlayışı, 

Türkiye’de daha çok 2000’li yıllarda bilinmeye başlamıştır. Bu hususta Günseli Tamkoç’un 

derlediği yazılardan oluşan Derin Ekoloji isimli eser oldukça önemlidir. Bununla beraber bu 

anlayışın izlerini 1940’larda yazılmış şiirlerde de tespit etmek mümkündür. Tecer’in şiirleri 

bu noktada önemli bir yer tutar. Çünkü onun şiirleri, daha çok doğayla özdeşleşen ve doğanın 

bir parçası olan insan anlayışı üzerine kurulmuştur. Şairin pek çok şiirinde de bu durum göze 

çarpar. O, doğayı yönetmek, hükmetmek yerine doğada yaşamayı ve doğanın sade bir üyesi 

olmayı tercih eder. Bu bağlamda onun şiirlerinde yayla da önemli bir yer tutar. Nitekim şair, 

yaylayı kurtarılmış bir mekân olarak niteler ve emelinin yaylada/doğada yaşamak olduğunu 

dile  getirir.  O,  her  bakımdan  yaylaya  ve  yaylacılığa  bağlıdır.  İnsanın  yaylada  huzura 

ereceğini ve dertlerinden arınmış bir şekilde yaşayabileceği düşüncesindedir. 

Tabiatı  odası  olarak  gören  ve  doğa  yaşamına  son  derece  saygı  duyan  Tecer’in 

şiirlerinde  doğanın  hâkimi  olan  insanı  da  bulmak  mümkündür.  Çünkü  Tecer’in  şiirlerini 

yayımlamış  olduğu  dönemlerde  Türkiye  toplu  bir  kalkınmanın  peşindedir  ve  bu  noktada 

tarım, ülke ekonomisinin oldukça önemli bir parçasını oluşturur. Tecer de bunu şiirlerinde 

ele almıştır. Toprağın sahibi olarak çiftçiyi görmüş, insanın zenginleşmesi uğruna toprağın 

sürülmesi gerektiğini savunmuş ve böylece derin ekoloji anlayışının dışına çıkmıştır. Bu da 

çalışmanın  bağlamına  göre  Tecer’in  şiirinin  karanlık  yüzünü  teşkil  eder.  Çünkü  derin 

ekoloji, insan tarafından ele geçirilmiş ve mekanik bir hale getirilmiş doğaya karşıdır. Derin 

ekoloji anlayışına göre bu durum, doğal yaşama izin vermeyen insan anlayışının çarpıcı bir 

örneğidir. 

 



204 

Uluslararası Yaylacılık ve Yayla Kültürü Sempozyumu, 26 - 28 Eylül 2019 - Giresun  

International Symposium on Transhumance and Upland Settlement Culture, 26

th

 - 28

th

 of September 2019 – Giresun 

 


Download 25,31 Mb.

Do'stlaringiz bilan baham:
1   ...   203   204   205   206   207   208   209   210   ...   718




Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©hozir.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling

kiriting | ro'yxatdan o'tish
    Bosh sahifa
юртда тантана
Боғда битган
Бугун юртда
Эшитганлар жилманглар
Эшитмадим деманглар
битган бодомлар
Yangiariq tumani
qitish marakazi
Raqamli texnologiyalar
ilishida muhokamadan
tasdiqqa tavsiya
tavsiya etilgan
iqtisodiyot kafedrasi
steiermarkischen landesregierung
asarlaringizni yuboring
o'zingizning asarlaringizni
Iltimos faqat
faqat o'zingizning
steierm rkischen
landesregierung fachabteilung
rkischen landesregierung
hamshira loyihasi
loyihasi mavsum
faolyatining oqibatlari
asosiy adabiyotlar
fakulteti ahborot
ahborot havfsizligi
havfsizligi kafedrasi
fanidan bo’yicha
fakulteti iqtisodiyot
boshqaruv fakulteti
chiqarishda boshqaruv
ishlab chiqarishda
iqtisodiyot fakultet
multiservis tarmoqlari
fanidan asosiy
Uzbek fanidan
mavzulari potok
asosidagi multiservis
'aliyyil a'ziym
billahil 'aliyyil
illaa billahil
quvvata illaa
falah' deganida
Kompyuter savodxonligi
bo’yicha mustaqil
'alal falah'
Hayya 'alal
'alas soloh
Hayya 'alas
mavsum boyicha


yuklab olish