İslâm başına tâc-i târik bolsun •■») Yarın kün tün Tenri tebârek bolsun
Urus kâfirini qırmışsm oğlum Sana gazılıq mübarek bolsun75).
Şaybak Hanın biraderzadesi ve halefi Übeydullah Han, Hindistan hükümdarı Babur Mirza ile Rüslar arasında ve keza Ruslarla Safevîler arasında siyasî münasebetler tesisi teşebbüslerinin mevcut olduğunu elbette öğrenmiştir; fakat buna karşı tedbir alıp almadığı malûm değildir. Şıban Oğulları Safevîlerin Doğu Türkistan ile münasebet kurmasına da engel oluyorlardı* Şah Abbasm Kaşgara giden elçisi ancak Afganistan ve Pamir yoluyla gidebilmişti. Khorezm hanı Hacı Mehmed Hah (1560-1603) Rusların Astarkhan ve Hazar Denizindeki faaliyetinden, Barak—Nevruz Ahmed ve Abdullah Hanlar ise, Rusların Batı Sibirya- daki Özbek sultanlarına ait memleketin istilâsından cidden kuşkulanmalardı. Abdullah Han Tobıldaki Küçüm Hana maddî ve mânevi müzaherette bulundu. 15 79 yılında Başkurdistanda yaşıyan Mangıt- Nogay mirzası «Urus Mirfa» ya 100,000“ «tenke» kadar para yardımında bulundu 70). On altıncı asır sonunda oralarda Khorezm ve Mâ-
T4) «Tâc-i târik» yani dünyayı terkeden dervişin tacı.
75) Şaybaq Hanın yegâne nüshası Topkapı Sarayında, Üçüncü Ahmed kitapları 3436 numarada bulunan divanından, vr. 211a. Bu parça Mehmet Emin Hanın 1505 te Moskof «kniaz» mı Nijni Novgorod yanında fahiş surette mağlûp etmiş olması dolayısiyle yazılmıştır, bk. Yeui Türkistan} 1927, N. 2-3, s. 27; bu muharebeler için de bk. Hâdi Atlasî L Kazan. Khanlığı, Kazan, 1920, s. 104-110.
7<n Peretiatkovic. Povoli've, I, 307.
verâünnehir hükümdarları tarafından şiddetli rus aleyhtarı teşvikat yapıldı. «Ulug Nogay» mirzalarından İsmail Mirza g;ibi, -Rus taraftarları eliyle yerleşen rus nüfuzu, bu asrın sonunda gevşedi, lsmailin halefi ve oğlu Urus Mirza da evvelce rus taraftarı idiyse de» sonra değişti. «Urus Mirza» ve «Bek Mirza» 1ar filhakika Tus muhalifi kesilmişlerdi. Gelen rus elçilerini hapis ve yağma ediyorlar, dövüp tahkir ediyorlar, «Rus kinazı Moskovasım bilsin, Mangıt-Nogaym padişahı biziz, buraya ilişmesin» diye geri gönderiyorlardı. Barak, Hacı Mehmed ve Abdullah, Hanlar, Nogay mirzalarının rus muhalifi olanlarıyla ittifak edip, Kırım ve Jstanbulla muhaberede bulundular. / Hacı Mehmed (Hacim, Acım) Han, Hazar Denizini nasıl olursa olsun Osmanlı eline geçirmeyi teklif etti121 122 123). Abdullah Han ise, müteaddid defalar cenupta Safevîlere, şimalde Ruslara karşı müttefikan hareket için tekliflerde bulundu. Bir defa kendisi, Kiçi Nogaylarla birlikte gönderdiği elçi heyetiyle Kırım hanı İslâm Girey in Astarkhan üzerine gönderilmesini Tİca etti ve .Öçünr cü Murada yazdığı mektupta «ve illâ el-*iyâzü; billâh düşman fırsat ile yol bulursa intiqama ittifaqları emr-i muqarrerdür» demişti TS). Burada Rusların Safevîlerle olan ittifakları kasdolunmuştur. 1587 yılı Osmanlı- Safevî muharebesinde Abdullah Han, kendi dediklerini yapmağa muktedir olduğunu göstermişti. Ruslara karşı harekette de Abdullah H®n» Osmanlı ordusu batıdan yürürken kendisinin de bizzat «Kiçi»-ve «Ulu» Mangıt-Nogay mirzalarıyla doğudan Astarkhan üzerine yürüyeceğini '• ,söylüyordu. Ruslara tâbi olan yerlerde isyanlar baş. göstermişti. Üçüncü Murad, Kırımda Sırın Ali Beğe ve İslâm Girey Hana, Astarkhan a hareket etmek emrini de vermişti 70). Abdullah Han, Edilin doğusundaki bütün ülkeleri, bütün Türkistanı kendi nüfuzuna almıştı. Bundan dolayı Edilin doğu tarafı rus kaynaklarında, Kırım ve Türkiyeye’mukabil' «Edilin Bukhara tarafı» diye adlanır oldu.
Osmanlı sultanlarının hedefi ise, Ruslardan çok Safevîlerdi. Kanunî Sultan Süleyman, Şjban Özbek hanına 300 kadar Yeniçeri ve toplar göndermişti. Maksadı Özbekleri Safevîlere karşı kullanmaktı. Ba- rak=Nevruz Ahmed Han ve Bukhara hanı «Seyid Burhan» ve diğcr- leri^bu askerleri ve silâhlan bölüşüp aldılar ve birbirleriyle olan niü- cadelede kullandılar 124). Abdullah Han, hükümeti ele geçirmek için diğer sultanlarla yaptığı mücadelede. Barak Sultanın oğlu Taşkent Ha-
an «Baba Sultan» m. hizmetinde, bu «Rûmî» 1er en ciddî kuvvet sıfatıyla ordunun «ön qol» unu yani sağ cenahını teşkil ediyorlardı; Abdullah Hanı-yendiler 81). 1 55 7 de Bukharaya karşı olan seferde Bukhara hanı «Burhan Sultan» m yanında «leşker-i Rûm», hattâ «Rûm leşkerinin merkez kolu» (qalb) zikrediliyor81')- Gûya Rûmî tüfekçiler iki bine varmakta imiş. Türkistana bu kadar Yeniçeri geldiğini sanmak güçtür. Bunlar, Kanunî Sultan Süleymanın gönderdiği Yeniçerilerin idaresi altında, oldukça, bir nizam altına alınmış ayrı askerî kısımlardan ibaret •olsa gerektir. Bütün bu «tüfekçi Rûmî» 1er sonra Abdullah Hanın eline geçti. Abdullah Han memleket içinde asayiş temini hususunda bunlardan gereğince istifade etti. Safevîlerle de müteaddid harplerde bulundu. Horasan şehirlerini birkaç defa fethetti. Bu seferlerde yardım için Abdullah Hana tekrar Yeniçeriler gönderildi. de özdemiroğlu
Osman. Paşa, Üçüncü Muradın emri gereğince Baku’dan deniz yoluyla Türkmenistana Türkiy enin .meşhur/'Riyale Paşa ailesinden birinin idaresinde içi 'toplar ve başka harb âletleriyle yüklü kayıkları Yeniçeri kıt’a- far* ile gönderdi. Abdullah Han bunlara parlak bir karşılama yaptı83). Piyale Paşadan «Ebülgazi Han» da ,bahseder. Bu harplerde Abdullah Hanın ordusundaki «Rûmî» 1er topçu, tüfekçi gibi ozaman için asrî olan teknik bölümleri idare ediyorlardı.
Do'stlaringiz bilan baham: |