mimar•ist 2018/2
97
KENT
olarak ele alınmıştır. Bu çerçevede, “İstanbul
Metropoliten Alan Alt Bölge Nâzım Planı”
batıda İstanbul il sınırı, doğuda ise Gebze ilçesi
sınırını da içine alacak şekilde gerçekleştirilmiş-
tir (İMP 3.2, 2009).
2002’de AKP’nin iktidara gelmesinin ardın-
dan İstanbul’un bölgesel ölçekte kentsel gelişi-
mini etkileyen yeni kanunlar devreye girdi.
2004’te yürürlüğe giren 5216 sayılı kanun kap-
samında Kocaeli ve İstanbul’un büyükşehir
belediye alanları il sınırlarına kadar uzatıldı. Bu
gelişme İstanbul’un doğu sınırından itibaren
başlayan kentsel yığışmanın karar alıcılar tarafın-
dan tanındığını gösterir. Ayrıca İstanbul Büyük-
şehir Belediye Başkanlığı ve Çevre ve Orman
Bakanlığı arasında yapılan bir protokol kapsa-
mında İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafın-
dan gerçekleştirilmesi kararlaştırılan 1/100.000
ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı da 5216
sayılı kanunun önemli sonuçlarından
biridir
(İMP 1.2, 2009). Yine bu kanun doğrultusun-
da 2005 yılında İstanbul Metropoliten Planla-
ma ve Kentsel Tasarım Merkezi (İMP) dönemin
belediye başkanı Kadir Topbaş tarafından kurul-
du ve 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düze-
ni Planı üzerine çalışmaya başladı (İMP, 2006)
(
Figür 4
). 1/100.000 Plan İstanbul’un, Bursa,
Tekirdağ, Kocaeli, Kırklareli ve Yalova ile bera-
ber bir gelişen bir kentsel bölgeye dönüştüğünü
vurgular (İMP, 3.2b, 204). Planda Marmara
Bölgesi, Trakya, Kuzey Marmara, Güneybatı
Marmara ve Güneydoğu Marmara olmak üzere
dört alt bölge halinde incelenmiş ve bu alt böl-
gelerin yapısal ve işlevsel karakteristikleri, sanayi
peyzajları, ulaşım bağlantıları (özellikle deniz
taşımacılığı, liman bağlantıları ve lojistik sektö-
rünün gelişimi) ve gelişme aksları üzerinde
durulmuştur (İMP 1.2, 2009; İMP 5.2, 2009).
Plan İstanbul’un bu çok kutuplu bölgesel olu-
şum ile kurduğu sosyoekonomik ilişkilerin öne-
mini vurgular (İMP 5.2, 2009).
1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı aynı
zamanda İstanbul ve çevresinin ekolojik duru-
muna ve doğal eşiklerine karşı da bir duyarlılık
sergilemiş (İMP 3.2, 2009; İMP 5.2, 2009),
İstanbul’un kuzeyinde yer alan orman alanlarını
mutlak korunması gereken doğal
kaynaklar
kategorisinde nitelendirip İstanbul’un doğu ve
batı yönünde büyümesi gerektiğini savunmuş-
tur (İMP 5.2, 2009). Ne var ki Nisan 2011’de
duyurulan Kanal İstanbul, Yavuz Sultan Selim
Köprüsü (üçüncü Boğaz köprüsü) ve Kuzey
Çevre Yolu gibi müdahaleleri içeren “Kuzey
Projeleri”nin önemli bir bölümü İMP Planı’nda
“Ekolojik Koridor” olarak tanımlanan bölge
içerisinde yer almıştır (
Figür 5
). Başka bir deyiş-
le Kuzey Projeleri İstanbul’un kuzeyinde yapı-
laşmayı teşvik ederek İMP’nin doğu-batı ekse-
ninde büyüme önerisini geçersiz kılmıştır.
İstanbul Kalkınma Ajansı
Devlet Planlama Teşkilatı’nın 2006 yılında
5449 sayılı kanun ile Türkiye’deki 26 İstatistik
Bölge Birimi (
Do'stlaringiz bilan baham: