64
VI
Başkurtlar tartışırken, tilki kürkünden başlık
takmış bir adam kapıda göründü. Hepsi susup ayağa
kalktı. Tercüman:
-İşte reisimiz bu.
Pahom hediye etmek için getirdiği en güzel kaf
-
tanı çıkardı ve iki kiloluk çay ile birlikte reise sun
-
du. Reis hediyeleri kabul edip başköşeye oturdu.
Başkurtlar hemen ona bir şeyler anlatmaya başladı.
Reis bir süre dinledi, sonra başıyla susmalarını işa
-
ret etti ve Pahom’a dönerek Rusça konuşmaya baş
-
ladı:
-Pekâlâ, öyle olsun. Nereyi beğendinse orası se
-
nin olsun. Bizde toprak çok.
“İstediğim kadar çok toprağı nasıl alabilirmi
-
şim.” diye düşündü Pahom. “İşi sağlama bağlamak
lazım. Yoksa burası senin deyip sonra elimden ala
-
bilirler.”
Güzel sözleriniz için teşekkürler. dedi Pahom.
Sizin çok toprağınız var, benim istediğimse azıcık
bir şey. Ama yine de nerenin benim olduğunu bilmem
gerek. Şöyle gelişigüzel ölçüp kesinleştirsek. Hayat
da ölüm de Tanrı’nın elinde. Siz, iyi insanlarsınız,
verirsiniz, ama belki çocuklarınız geri almak ister.
-Doğru dedin, dedi reis, sağlama almak lazım.
-Duydum ki buraya bir tüccar gelmiş. Siz ona
da toprak hediye etmişsiniz ve tapu senedi düzenle
-
mişsiniz. Bana da aynından yapılsa.
İnsan Neyle Yaşar?
65
Reis, Pahom’u çok iyi anlamıştı.
-Tamam, onu da yaparız, dedi. Kâtibimiz de var,
şehre gidip tapuya mühür bastırırız.
-Peki, fiyatı ne olacak? diye sordu Pahom.
-Fiyatımız hep aynıdır: Günü bin ruble.
Pahom anlamadı.
-Günü mü? Nasıl bir ölçü bu? Kaç desyatina ya
-
par?
-Biz öyle hesap bilmeyiz. Toprağı gün hesabıyla
satarız; bir günde yürüyerek etrafını çevirdiğin ka
-
dar toprak senindir ve bir günü bin rubledir.
Pahom şaşırmıştı.
-İyi ya, insan bir günde büyükçe bir arazinin et
-
rafını çevirebilir, dedi.
-O zaman hepsi senin olur! Ama bir şartla:
Başladığın noktaya aynı gün dönmezsen paranı geri
alamazsın.
-Peki, geçtiğim yerleri nasıl işaretleyeceğim?
-Gözüne kestirdiğin bir yere gider, orada duru
-
ruz. Sen de daire yapacak şekilde yürürsün, yanına
bir kürek al, gerekli gördüğün yerlere çukur kazarak
işaret koy, çukurlara kesekleri doldur. Sonra biz de
çukurların arasını sabanla birleştiririz. İstediğin ka
-
dar büyük bir daire yap, ama güneş batmadan baş
-
ladığın yere dönmüş ol. Çevirdiğin bütün arazi senin
olacak.
Lev Nikolayeviç Tolstoy
66
Pahom bu işe çok sevindi. Sabah erkenden baş
-
lamaya karar verdiler. Bir süre daha sohbet ettiler,
kımız içip koyun eti yediler, çay içtiler derken gece
oldu. Başkurtlar Pahom’a kuştüyü bir yatak verdiler
ve seher vakti toplanıp güneş doğmadan tarlaya git
-
mek üzere sözleşerek dağıldılar.
İnsan Neyle Yaşar?
Do'stlaringiz bilan baham: |