Olması gereken 4443 veya 4475’tir. Repertuarda bulunan türkülerin kayıt numarası sırası ile repertuarda
bulunan türküleri saydığımızda aynı sayıya ulaşamıyoruz. Yukarıdaki fazlalıkları eklediğimizde bile Toplam’a
232
Uluslararası Yaylacılık ve Yayla Kültürü Sempozyumu, 26 - 28 Eylül 2019 - Giresun
International Symposium on Transhumance and Upland Settlement Culture, 26
th
- 28
th
of September 2019 – Giresun
Bu listeye göre yayla türkülerinin en çok görüldüğü şehirler Trabzon, Burdur,
Denizli, Erzurum, Kars ve Tokat’tır. Yayla türkülerinin bölge ve yörelere göre dağılımına
baktığımızda da benzer bir durumla karşılaşmaktayız. Doğu Karadeniz bölgesi (20), Göller
Yöresi (16) ve Doğu Anadolu bölgesi (13) yayla türkülerinin yaygın olduğu yerlerdir. Yayla
türkülerinin yaygın biçimde görüldüğü şehir ve bölgelerin topoğrafik yapısı ile hayvancılıkla
ilgili faaliyetlerini dikkate aldığımızda sonuç şaşırtıcı değildir. Bir başka ifade ile söyleyecek
olursak, hayvancılık yapılan ve hayvanların yaz aylarında beslenmesine uygun yüksek
yerleşim alanlarına/yaylalara sahip olan yerlerde yaşanılan yayla hayatının yaygınlığına
paralel olarak yayla türküleri de daha yaygın görülmektedir. Ancak Karacaoğlan gibi birçok
şiir/türküsünde yaylaları ve yayla hayatını dile getirmiş bir âşığın yaşadığı coğrafya olmasına
ve yaylacılığın bugün, hayvancılığa bağlı olmasa da, hâlâ canlı bir şekilde görüldüğü
Adana/Çukurova bölgesine ait hiçbir yayla türküsünün olmaması dikkat çekmektedir
.
Benzer bir durumu özellikle küçükbaş hayvancılığın yaygın biçimde görüldüğü Güney Doğu
Anadolu bölgesi için de düşünebiliriz.
Yayla türkülerinin muhtevasından ve söyleniş üslubundan anladığımız kadarıyla bu
türkülerin büyük çoğunluğu erkek meclislerinin ürünüdürler. Türkülerin sözlerine
baktığımız zaman erkekçe söylem daha hâkim. Bunun sebebi, yaylaya çıkıldıktan sonra
erkekler kadınlara göre daha rahat olmalılar. Bu vesile ile hem kendilerine hem de başka
işlere ayıracakları zamanları daha çok olur. Hayvanların bakımı, otlaması vs çeşitli
sebeplerin yanında, yukarıda belirttiğimiz nedenlerden dolayı, erkekler daha fazla yayla
türküsü söylemiş olabilir.
Kırsal hayatta işler genellikle kaba kuvvetle çözülür. Yaylaya göç gibi, yayla hayatı
da tabiatla baş başa yaşanılan bir hayattır. Burada üretkenlik konusunda kadınlar daha yoğun
bir hayat temposuna sahip olmakla birlikte, ev dışında yapılan işlerde ister istemez erkek
daha aktiftir.
Tablo 2. Yayla türkülerinin muhtevasında bulunanlar
Sıra ve
Rep. No
Türkü
Yöresi
Yayla adı
Eşya
adı
Özel ve kişi
için adlar
Yiyecek
içecek
Giyecek
Yapılan iş
Hayvan/
bitki
Konu/Tema
1-35
Yaylalar İçinde
Erzurum Yayla
Şanlıurfa
Erzurum
yayla
Nazif
Adam
vurmak/cinay
et
Adam vurma
2- 82
Yayladan
Gelirim Yüküm
Üzümdür
Sivas
Yayla
Yük
Yaylanın
kızları,
komşu kızı
Üzüm
Erik
Yayladan
gelmek
Yayladan
gelmek
3- 97
Ay Akşamdan
Işığdır
Erzurum
Yaylalar
Şimşir
kaşık
Kız kaçırmak
Sevdalanmak
4- 164
Yaylanın Soğuk
Suyu
Giresun
Yaylanın
soğuk suyu
Üç günlük
gelin iken
selam yollama
Domuz
5- 172
Yayladan Çıktım
da Kamalar
Parlar
Gümüşhane
Yayla
Uğurlu
Arduçluk
Alansa
dağı
Kelkit
Kama
/martin
Adam vurma
Doktor yara
sarma
Adam
vurma/cinayet
6- 193
Yaylanın
Çimenine
Trabzon
Yaylanın
çimeni
Çeçen kızı
Al ve
kırmızı
giymek
Kuzu yaymak
Dağ çıkmak,
gül nergis
toplama
Kuzu
Yaylada kuzu
otlatmak
7- 211
Yaylalarda Üç
Atım Var Binilir
Kars
Yaylalar
Türkmen
kızı
Et, süt, bal/
Elma, ayva,
nar
Yaylalarda al,
doru, kır, ata
binmek.
Yaylalarda et,
süt bal yemek
Elma,
ayva, nar
Yayla hayatı