tir. Saatçioğlu Villası’na benzer biçimde, mev-
cut ağaçlardan biri tasarıma dahil edilmiş, ağa-
cın gövdesi birinci kat döşemesini delerek yük-
selirken, üst katta yer alan yaşama alanının tera-
sında doğal bir gölgelik oluşturmuştur. Yatak
odaları, mutfak, banyo ve yaşama alanı üst katta
yer alırken, oturma ve çalışma odaları ile hiz-
metçi odası ve çamaşırlık alt katta çözülmüştür.
Yapıda sirkülasyonu sağlayan merdivenlerden
biri, sirkülasyonu sağlayan ana merdiven, bina-
nın girişinden üst kattaki hole çıkarken, servis
merdiveni olarak kullanılan
ikinci merdiven
binanın arka cephesinden mutfağa ulaşım sağ-
lar. Servis merdiveni konumu nedeniyle ana sir-
külasyon merdivenine kıyasla daha çok vurgu-
lanmıştır. Cephedeki yırtıklar ve yaşama alanı-
nın güney cephesinde yer alan irili ufaklı daire-
sel açıklıklar, iç mekânda ışık oyunları oluşturur.
Yapının tasarımında
modernizmin evrensel
biçim dili kullanılırken, mekân kurgusunun
bulunduğu arsaya özgü olmasına çalışılmıştır.
Dönemin modernist yapıları arasında sayılan
bu yapılar, Le Corbusier’nin modern mimarlık
tarihindeki öncü yapısı Villa Savoye’nın (1929)
takipçileri olarak değerlendirilebilir. Biçim,
mimarlığın önemli öğelerinden biridir; ne var ki
yapılan karşılaştırmalı okumalarda, benzer biçim
arayışlarını yüzeysel bir “taklit” olarak ele almak,
mimari üretim üzerine sağlıklı bir değerlendirme
yapmaktan uzaklaştırır. Burada sözü edilen ben-
zerliğin, o dönemde etkisi yadsınamaz moder-
nizmin ve Le Corbusier’nin mimarlığına duyulan
yakınlığın bir yansıması olarak ele alınması ve
mimarların yere ve programa göre ortaya koy-
dukları özgün yorumlara ağırlık verilmesi kanım-
ca daha sağlıklı bir değerlendirmeye imkân tanı-
yacaktır. Nitekim yapıların biçimlerinde görülen
benzerlik, birkaç istisnai örnek haricinde plan
şemalarında görülmez. Modern mimarlığın “ser-
best plan” şeması, bu örneklerde yerini daha
kapalı bir kurguya bırakmıştır. Cephesine bakıldı-
ğında bütüncül bir hacim kurgusuna sahip oldu-
ğu düşünülen yapıların iç mekânları, işlevlerine
göre birimlere ayrılmış, serbest plan şemasından
uzaklaşılmıştır.
Serbest plan şemasına rastladığımız bir
örnek olarak
Önal Evi
(1958) ele alınabilir.
Maruf Önal’ın İstanbul Bayramoğlu’nda ailesi
için tasarlayıp inşa ettiği ev, farklı plan çözümü
ile dönemin diğer yapılarından ayrışır. Yapının
mekân kurgusu, tüm kapalı hacimlerin üst kotta
yer aldığı, pilotiler üzerindeki bir kütle ile açık
alan olarak tasarlanan zemin kattan oluşur.
Zemin kotunda, sadece, üst kottaki kütlenin
taşıyıcıları ile üst kota ulaşımı sağlayan merdiven
yer alır. Üst kotta ise 36 m
2
’lik küçük bir yaşama
alanı tanımlanır. Bu alan, serbest plan çözümüy-
le ele alınmış, böylece yaşama, yatma, çalışma
gibi işlevler bütüncül bir mekân kurgusu içinde,
bir arada çözülmüştür. Yapının inşa süreci ve
organizasyonu da, yapının tasarımını şekillen-
dirmesi bakımından önemlidir. Önal, kısıtlı eko-
nomik koşullar altında inşa ettiği evin tüm
yapım sürecini tasarlamış, bu sayede birkaç gün-
lük bir süre zarfında yapının inşasını tamamla-
mıştır. Kullanılan
beton malzeme yerinde
dökülmüş, zemin kattaki sabit mobilyalar da
58
mimar•ist 2018/2
Do'stlaringiz bilan baham: