T. C. Bartin üNİversitesi sosyal biLİmler enstiTÜSÜ TÜrk diLİ ve edebiyati anabiLİm dali yeni TÜrk edebiyati biLİm dali 2000-2010 arasi küÇÜrek öYKÜde postmodern izler yüksek lisans tezi hazirlayan tezcan kurt danişMan prof

3.1.4. Ferit Edgü/ Nijinski Öyküleri 
 
Nijinski Öyküleri
’ndeki küçürek öykülerden 
Kış’
ta (s. 73) yaşlı bir kadının 
yaşam umudunu yitirmesi; 
Doğum Günü’
nde
 
(s. 83) birinin evde ölü bulunması; 
Düzeltmen
’de (s. 84) yayınevinde çalışan bir düzeltmenin felsefi düşüncelerinden dolayı 
işine son verilmesi; 
Kitaplar’
da (s. 85) anlatı kişisinin dillerini bilmediği kitapları evine 
toplaması sonucu karısının evden kaçması; 
Rastlantı
’da (s. 86) bir ölünün vasiyetinin 
yerine getirilmesi; 
Kuzgun,
Düşte’
de (s. 87) anlatı kişisinin rüyasında gördüğü bir 
kuzgunun ölümüne üzülmesi; 
Sorun
’da (s. 90) karnı aç olarak ölen çocuklar üzerinden 
tartışma yapılması; 
Kurtuluş’
ta (s. 92) fırtına sonucu tekne batmadan önce anlatı 
kişisinin Tanrı ve denizle baş başa kalması; 
Garip Aile’
de
 
(s. 93) bir ailenin bireyleri 
arasındaki iletişimsizlik; 
Şanslı’
da (s. 94) anlatı kişisinin mezarlıkta yaşadıklarını yaşlı 
amcasına anlatması ve 
Aykırı’
da (s. 95) bir çocuğun oyun üzerinden hayatı tanımak 
istemesi gibi konular işlenmektedir. Genel olarak içinde bulunulan dünyanın mekan 
olarak seçilmesi, eserdeki küçürek öykülerde olay örgüsü var izlenimini uyandırsa da, 
aslında somut mekanların soyut mekanları diğer bir ifadeyle adı bile belli olmayan 
insanların iç dünyalarında var olan düşünce ve hayallerinin anlatımını kolaylaştırmak 
içindir. Nevroz halindeki insanlarla normal insanların yaşadıkları zamanın birbirinden 
oldukça farklı olması, zamana bağlı bileşenler olan mekân ve olay örgüsünün de parçalı, 

---

58 
karmaşık ve hatta yokmuşçasınaymış gibi ele alınmasına sebep olur. Bu bağlamda 
an
ı 
yaşayan anlatı kişisinin zaman ve mekân arasında devamlı ve birbiriyle alakasız şekilde 
yolculuk yapması hasebiyle öykülerde bir olay veya olay örgüsünden bahsedilemez. 
Anlatı kişisinin zaman ve mekânda anlık yolculuklarda boş kalan yerleri okur kendince 
doldurur ki bu postmodern yazarların eserlerin kurgulama anlayışlarının bu küçürek 
öykülerde kullanıldığını bize gösterir.