Tahtadan yapılmış bir uzun kutu, Baş tarafı geniş, ayak ucu dar Çakanlar bilir ki bu boş tabutu Yarın
kendileri dolduracaklar. (197)
(197) N. Fazıl Kısakürek.
198
Ölmemek mümkün değil, Ama güzel Ölmek mümkün. İnsan Ölmeye görsün, Öldükten sonra.
"Artık ne bir nefescik,
Ne de bir kelimecik.
Soğuk kefen!.. İncecik
Bırakınız ne olur?
Evimde bir gececik"
Fayda vermez iniltiler
Gidenler hep böyle gittiler (198)
"Evet, mutlaka ölünecek. Fakat nasıl dirileceğiz?" diyenlere: "Allah (c.c.) nasıl isterse öyle" deriz. O neye
kadir değil ki?... İsterse yine şimdiki doğum gibi diriltir. İsterse lâle gibi, isterse rüzgâr gibi, isterse direk gibi
dimdik ayakta olarak diriltir. Nasıl diriltirse diriltir. Sen onu anlamaya kadir değilsin. Çünkü, bir kez
topraktan insan oldun. Sen bunu bile idrak etmekten acizsin, aciziz.
İnsanoğlu altı dünya görecektir Bunun dördünü gördü, ikisini görmedi.
1) Ruhlar alemindeki dünya. (Hiç hatırlamıyoruz, fakat hatırlayan Allah'ın veli kulları vardır)
2) Ana karnında dokuz ay kaldığımız dünya. Bunu da hatırlamıyoruz. Sadece gelişi görüyoruz.
3) Şu üzerinde yaşadığımız dünya.
4) Rüyalar alemindeki dünya.
5) Kabir alemindeki dünya. Bunu gidince göreceğiz.
(198) Mahkum Duygular - Emine Şenlikoğlu.
199
6) Mahşerde başlayan, ahiret âlemi dediğimiz yer. Burası, madde ile ruhun birleştiği
sonsuz âlem. Bunu da görmedik. Ama ne önemi var, yaratıcısı söylüyor ya, nasıl bir yer
(memleket) olduğunu.
Eğer ona inanıyorsak, diyor ki: "O mahşer günü çok şiddetli bir gündür. Yalnız o günde
Müslümandır huzura kavuşacak olan. O mahşer gününde defterini sağ ve öntaraflarından
alanlar yaptığı amelleri görecekler ve "Şükürler olsun Rabbimize ki, iyi ameller işlemişiz."
diyecekler. Amel defterlerini sol ve arka tarafından alanlar ise feryadı basacaklar ve "Aman
Allah'ım dehşetli günü hatırlamadan nasıl böyle günahlar yapmışız" diyecekler,
dövünecekler. O günün dehşetinden kişi kardeşinden kaçacak, ana babasından kaçacak,
dostlarından, evlâtlarından, eşinden kaçacak(199). Yani, herkes herkesten kaçacak. Ne
zamana kadar. Cennete girenlere ise müjdeler olsun; "Altından ırmaklar akan cennetlerde
ebedî kalıcıdırlar." diye buyurmaktadır Allahu Tealâ. Bir kısım insanlar da cehenneme
girerler. Kâfir olanları da cehennemde ebedî olarak kalırlar. Çünkü, Allah'ın mükâfatı
büyük olduğu gibi cezası da büyüktür. Öleceğiz ve tekrar dirileceğiz. Bunu Allah (c.c)
söylediği için tereddütsüz inanıyoruz.
"Dağı tanıyan nasıl bilmez uçurumu?
Madem ki yükseliş var, iniş olmaz olur mu?" (200)
Bu dünyadan gidiş olur da, diriliş olmaz olur mu? İyiliğe mükâfat olur da kötülüğe ceza
olmaz olur mu?... Adalet ne demektir? Hak edene hakkını vermek demektir. Ce-
(199) Abese: 34-36.
(200) Çile - Necip Fazıl Kısakürek.
200
hennemi hak edene cennet verilir mi? Kardeşlerim, gerçeklerden kaçamayız. Biz kaçsak
bile o bizi yakalar. O zaman, "Bu muydu sevdiğimiz dünya?" diyeceğiz. Çünkü, güzeli
görmüş olacağız.
Güzel görünmeyince, kim tanır güzel nasıl Göreceksin mutlak ezelde güzel nasıl.
Ya Rabbi! Bizi gerçekleri anlayanlardan et. Sana inananlardan et. Bizi mahzun etme ya
Rabbi!... Sen ne söylemişsen doğru olan odur. İnandık, iman ettik. Taklidi imandan tahkiki
imana kavuştur bizi.
Bu soruya da velinimetimin güzel sözlerinden bir kaç tane eklemek istiyorum.
• İnsan, ot gibi biter, sonra yiter zannetme.
• Kim İslâm'ın içindeyse, o cennetin içinde demektir.
• İslâm bizde yoksa, cennet de yoktur.
• Şu an ölsen, ahiretle karşılaşacaksın.
• Gidin ölülere bakın. Onları çürümüş bulacaksınız, ama ruhları çürümez. Ruhların yerini
Allah gizledi. Sen onu bulamazsın.
• Öleceğiz... Öleceğiz... Ne bulduk şu çaput dünyada.
• Ölümü düşünmeyen insanın, dünya derdi çok olur.
• Ölüm, insanın doğuşu kadar eskidir.
Bu dünya, başka bir dünyaya giden trenin istasyonudur. Sen biletini ne tarafa almış isen o
tarafa gidersin. Ölmeden ölümü anlayıp, İslâm'a çalışmalıyız. Bir nefescik canımız var, ona
güvenmemeliyiz.
201
Do'stlaringiz bilan baham: |