Ancak göçerler için yıllık yağış miktarından daha önemli olan yağışın yıl içindeki
istasyonlara göre yaz aylarındaki toplam yağıştan yüksektir. Örneğin Karlıova çevresinde
yazın düşen yağış miktarı, Bingöl, Elazığ, Diyarbakır, Ş. Urfa ve Mardin’e aynı aylarda
78
Uluslararası Yaylacılık ve Yayla Kültürü Sempozyumu, 26 - 28 Eylül 2019 - Giresun
International Symposium on Transhumance and Upland Settlement Culture, 26
th
- 28
th
of September 2019 – Giresun
Tablo 3. Seçilmiş istasyonlarda yıllık toplam yağış miktarının mevsimlere oranı (mm)
İLKBAHAR
YAZ
SONBAHAR
KIŞ
İstasyonlar
Yağış M.
%’si
Yağış M.
%’si
Yağış M.
%’si
Yağış M.
%’si
Karlıova
177
24.9
64
8.9
214
30.0
258
36.2
Bingöl
333
34.5
35.0
3.6
192
19.9
406
42.0
Mardin
239
34.6
7.7
1.1
110
15.9
333
48.2
Diyarbakır
181
37.9
8.3
1.7
84
17.6
203
42.6
Ş.Urfa
151
33.6
4.8
1.0
73
16.3
220
48.9
Elazığ
171
42.3
16
3.9
96
23.7
121
29.9
Kaynak: DMİGM döküm cetvelleri kayıtlarından derlenmiştir.
Plato sahalarında yazları havanın serin olması ve diğer istasyonlara nazaran yağış
görülmesi meralardaki ot verimi bakımından önemlidir. Bu nedenle gerek sıcaklık ve
gerekse yağış koşulları birlikte değerlendirildiğinde, Anadolu’nun bu kesiminde göçebe,
yarı-göçebe ve yaylacılık faaliyetlerinin kesintisiz olarak günümüze kadar sürmesinin açık
bir göstegesidir.
Bölgenin ana drenaj sistemini Aras Nehri, Fırat Nehri, Murat Nehri ve kolları
oluşturur. Belirtilen yüzey suları yöre halkı ve göçebeler için oldukça önemlidir. Ancak
burada asıl önemli olan sahada çok fazla olan soğuksu kaynaklarıdır. Sahada yüksek plato
stepleri yaygındır. Ormanlık alanlar ise genelikle tahrip edilmiş fundalıklar şeklindedir.
Sahadaki ot türlerinin çeşitliliği yanında verimlerinin fazla olması nedeniyle hayvancılık
bakımından büyük önem arz etmektedir.
Doğu Anadolu Bölgesi’nin, doğal ve beşeri çevre şartlarına uygun olarak en önemli
ekonomik faaliyet hayvancılıktır. Hayvancılık geleneksel olarak sürdürülen aile işletmeciliği
şeklinde, bir başka ifade ile geleneksel yöntemlerle yapılmaktadır. Dolayısyla hayvancılık
ekonomisini olumsuz yönde etkilemektedir. Oysa modern hayvancılık yöntemleri kullanılsa,
saha ciddi doğal avantajlara sahip bir coğrafyadır.
Araştırma sahasında yetiştirilen hayvanların büyük bir bölümü canlı hayvan olarak
ticarete konu olmaktadır. Yakın zamanlarda bölgede sosyal olaylarının azalması ile birlikte
canlılık kazanmaya başlayan hayvancılık faaliyeti, et fiyatlarını düşük olması, nakliye
ücretleri ve bazı terör olayları nedeniyle hayvan sayıları azalmıştır. Bununla birlikte
sahadaki hayvan varlığı yine de yüksektir. Nitekim Bingöl’deki hayvan sayısı Doğu
Anadolu hatta Türkiye’deki birçok ilden daha fazlaydı (Tablo 4).
Tablo 4. Yarı-göçerlerin faaliyette bulunduğu bazı illerde küçükbaş hayvan varlıkları (2004-2012)
Do'stlaringiz bilan baham: