Tartışma
2011 yılındaki mevcut yayla yerleşme sınırlarının 2017 ve 2018 yıllarında sınırlı
olarak genişlediği, ancak bu genişlemenin mesken sayısındaki artış ile paralel olmadığı
görülmüştür. Araştırmadan elde edilen bu bulgular yeni yapılan binaların yerleşme merkezi
veya merkezin yakınlarına inşa edildiğini göstermektedir. Mesken sahiplerinin elektrik, yol
ve su gibi altyapı imkânlarından faydalanma isteği meskenlerin yerleşme merkezi civarında
inşa edilmesinin en önemli nedenleri arasında gösterilebilir.
Araştırmaya dahil edilen her üç yaylada da 2011-2017 yılları arasındaki mesken
sayılarında çok sınırlı bir artış görülürken, 2017-2018 yılları arasında mesken sayısı
açısından ciddi bir artış kaydedilmiştir. 2017 yılında uygulamaya giren imar barışı yasası bu
artışın en önemli nedenleri arasında görülebilir. 2017 yılından önce hazine arazileri üzerine
inşa edilen meskenlere belli bir ücret karşılığında yapı kullanım izin verilmesi ve izin için
son başvuru tarihlerinin sürekli uzatılması, yapılaşmanın özellikle 2017 ve 2018 yılları
arasında sürekli artmasına neden olmuş olabilir.
İmar barışı yasasının 2017 yılından sonraki yapılaşmayı azaltmadığı, aksine
arıttırdığı uydu görüntüleri ile tespit edilmiştir. Günümüzdeki inşaat teknolojilerindeki
gelişme binaların çok kısa süre içerisinde tamamlanmasına imkân tanımaktadır. İmar
barışından faydalanmak isteyen bireyler 2018 yılı içerisinde meskenlerini aylar içeresinde
tamamen veya kısmen inşa ederek söz konusu binanın 2017 yılından önce yapılmış gibi
gösterilerek yapı kullanım iznine başvurması mümkündür. Bu durumun farkında olan
bireyler meskenlerini hızlı bir şekilde inşa ederek binanın 2017 yılından önce yapıldığını
iddia edebilir.
Uluslararası Yaylacılık ve Yayla Kültürü Sempozyumu, 26 - 28 Eylül 2019 - Giresun
International Symposium on Transhumance and Upland Settlement Culture, 26
th
- 28
th
of September 2019 – Giresun
133
Uydu görüntüleri ile arazideki gözlemlerin kıyaslanması böyle bir durumun mevcut
olabileceğini göstermektedir. Örneğin, araştırmaya dahil edilen yayla yerleşmelerinin
birinde, inşaatı henüz tamamlanmamış bir binanın dış cephesine “bu bina 2017 yılı içerisinde
yapılmaya başlanmıştır” şeklinde yazı yazıldığı görülmüştür. Halbuki bu binanın 2017
yılından sonra yapıldığı uydu fotoğrafları ile tespit edilmiştir. Bu veriler İmar Affı Yasasının
2017 yılından sonraki yapılaşmayı tetiklediğini açıkça göstermektedir.
2017 yılından sonraki yapılaşmanın büyük bir çoğunluğunun modern mesken
görünümünde olduğu ve meskenin altında veya yakınında ahırlarının bulunmadığı arazi
çalışmaları sırasında tespit edilmiştir. Ahırı bulunmayan bir hanede büyükbaş veya küçükbaş
hayvancılığın yapılamayacağı da açıktır. Yayla halkıyla yapılan mülakatlar sonucunda, bu
tip meskenlerin çoğunda hayvancılığın yapılmadığı, mesken sahiplerinin ise yaz aylarında
belli dönemlerde dinleme ve gezme amacıyla yaylaya geldikleri anlaşılmıştır.
Plansız inşa edilen meskenlerin görüntü kirliliğine, doğal çevrenin tahrip edilmesine
neden olduğu gözlemlenmiştir. Ayrıca bazı meskenlerin de yayla yerleşme merkezi ile
meralar arasındaki hayvan geçiş güzergâhlarına engel olabilecek yerlere inşa edildiği
gözlemlenmiştir.
Plansız ve hızlı yapılaşmanın getirdiği sorunlar yaylada yaşayan bireylerle yapılan
mülakatlar ile de tespit edilmeye çalışılmıştır. Yaylacılık faaliyetlerini sürdüren köylülerin
ihtiyaç duyduğu yeni yapılara izin verilmemesi tespit edilen sorunların başında gelmektedir.
Gerek oturdukları meskenlerin yenilenmesi, gerekse ahır ihtiyaçlarının giderilmesi
noktasında yayla sakinlerinin yapmış olduğu inşaat faaliyetlerine izin verilmediğine dair
sorunlar sık sık dile getirilmiştir.
Do'stlaringiz bilan baham: |