jl—51 % fi ^ s J' jb3 j'j, ^
jV vi. j j y y İ90)
bilâkis, «Karşı’ya gelerek kendilerine telkinatta bulunan Mahmud Kho- c-cv Behbûdî’yi ve arkadaşlarını, «Cediddir» diye, vahşicesine kestiler (25 nıart J9d9). Diğer taraftan Orenburgda da şöyle eseîlî bir olay oldu: Ozaman Orenburgda diktatörlük tecrübelerinde bulunan general Dutov ve maiyeti ortadan kaldırılarak, Başkurdüstandan ben, Ka- zakistandan Seyid Azim Kıdırbayev, Kazaçilerden Ataman Kârgin olmak üzere, üç kişilik umumî bir hükümet kurmak ve başkumandanlığa albay Makhin’i tâyin etmek yolunda bir tertibat alınmıştı (6 sonteşrin
1918). Böyle bir teşkilât yapılırsa, yıl sonunda Aktübe cepheşınden hareketle, Taşkentte yuva kuran bolşevikleri kaldırmak ve Taşkentte Başkurt ve Kazpk ordusunu yerleştirmek. Fergane ve Sepıerkand kuvvetlerini birleştirmek mümkün olacaktı. Turgay vilSyeBnde „Alaş Orda tarafından eyi silahlı bir Kazak alayı teşkil edilmişti. Argın^ Kıpçak- ların yukarıda zikri geçen reisleri Abdülgaffar da. bolşeviklere karşı tahrik edilmekte idi. Rus demokrat fırkaları ve « Müessisler Meclis. » âzaları Orenburgda Dutov aleyhine olan bu teşebbüsü kolluyorlardı. Ura! Kazaçileri de, yeni Orenburg demokrat hükümetine iltihak edeceklerdi. Fakat Orenburgdaki tertibat, bir İslâm subayının aptallığı ve başka birinin hıyanetiyle bozuldu. General Dutov, mukabil tertibat
cildi, .
Diğer taraftan Türkistandaki tertibat da bir neticeye erişemedi. Ezcümle 19 18 yılı sonteşrin ve ilkkânun aylarında Taşkent demiryolları 'memurları, Sovyetlere karşı cephe alıyorlardı. Taşkent bolşevikle- rinin harp komiseri olan çar subayı Osipov, bunlarla ve sol Es - Erlerle temasta idi. Orenburgda Dutov ile biz de, bunlarla teması temin etmek uğurunda çok çalıştık. Fakat 18-19 sonkânun 1919 da Osipov, şehrin iç kalesini ve bolşevik alaylarından birini ele geçirerek, isyan etti. Butun Sovyet düşmanları ile temas temini için uğraştı. Taşkent ahalisi arasından bildikleri vasıtasıyla yerli Türkleri bu isyan hareketine iştirak ettirmek, iç kaledeki zengin silâh deposunu onlara dağıtmak istedi. Fakat Taşkentliler buna icabet etmediler. Bunda en mühim sebep, Müslüman münevverlerinin Sovyet tarafını tutmaları idi. Rus Kozaklarının ve Osipov gibilerin zaferini, «inkilâbm sonu» telâkki eyliyen bu münevverler, bilhassa Kazanlılardan nüfuzlu bir zümre, bizim Rus Kozak- ■larıyla anlaşarak hareket etmemizi her yerde lekelemeğe çalışıyorlardı. Halbuki Aktübede cephe tutan bizlere, yalnız Başkurt ve Kazak kuvvetleriyle her iki Rus zümresine, yani Taşkent bolşevikl erine ve Ural r Orenburg Kazaçilerine karsı koymak kabil değildi. Taşkeritlileri, basmacılara ve' Taşkentteki Sovyet muhalifi zümrelere yardım etmek işine çağırmamız, neticesiz kaldı. Taşkentte bulunan AzerbaycanlI Efen- dizade Mehmed Emin ve Türkiyeli subaylardan Kâzım, Ziya ve Haydar Beğler, Türkistanda Beyaz Rus hâkimiyeti yerleşmesine karşı fevkalâde hassas davrandılar. Macar ve Avusturya esirleri de, kâmilen bolşevik tarafında bulundular. Bolşevikler, Taşkent şehirinin türk bölümünün idaresini Kemal Khoca adında bir yerli münevverin eliyle ya- pıyorladı. Halbuki Osipov, isyânında, hemen ulemâ zümresine dayanmak istediğini ihsas etti. Her halde Bukhara ve Taşkend gibi merkezlerin bu hâdiselerde faaliyet gösteremediğinden Sırderya ve Zerefşan
— 3 73 — -
Do'stlaringiz bilan baham: |