Biraz sonra Ruslar, kazak-kırgız, Özbek ve tüıkmdh lehçelerinde
•“58) s- 6: Kirek tırışırga, bilirge, annarga, qaysm- anlamasan kirek
ukıtuvçıdan surarga. S. 30: Cir tügerek şar. Onu kagazga tüşürgende iki pluşa- riyaga füşürrler. Sredezimni more’nin azyatski kırıymda finski (yani fenike) hal- qı turgan; anın yavrapiyski qırıyındagı poluostrof alarm birsi Balkanski poluos- trof, ikinçisi îtalyanski poluostrofdır. Sredezimni moreden çıgıp Gibraltarski pro- liftan ütip uçı yuq Okiyariga barıla. S. 46: Magilan 1519 da matrosları bilen barıp ülken okiyanga çıqqan, Magilan bu derigizge Tikhiy okiyan deyu isini birgem
cl, risaleler nesrine başladılar. Meşhur msyoner llmınsk., 1880 yılı nihayetine doğru kendisinden bir sonsöz yazarak kazakça «Er targnı» ikîssasmı neşrediyor /1870 te Ostroumov, Taşkentte Özbekçe (sarüjre zebanide, yani kent-türkçesinde) 48 yıl (yaşıyan . «Türkistan 1 ^
Gezil» ceridesini,/diğer bir müsteşrik 1890 da kazakça «Dala V.layetı Geziti»ni, sonra diğerleri Aşkabâdda türkmence ye farsça «Mecmua-l Mâverây-i Bahr-i Khazar» unvanlı haftalık mecmuayı neşrediyorlar.
Bünlarîn Hepsi, hükümet gazeteleri idi. .
Kabile lehçelerinde edebiyat vücude getirmek yo-
Kazak Edebiyatı îunda çalışan ilk yerli . kjŞE11’-
yalni2 hükümet dairelerinedeğil, rus .misyoner^ leri muhitine de yakın olan adamlardan ibaretti. Kazan-Tatar' edebiyatını vücuda getirip «tatarlık»ı nazarî surette ilerleten zat. Kazan Ortodoks papas mektebinde «Dokhovnaya Seminarya» uzun seneler tatarca muallimi, olup, orada rusça da öğrenmiş olan bir medrese hocası Kay- vumNâstrî (öl. 1902) olmuştur. Bu zat, İslâm edebiyatından ve os- manîı neşriyatından da haberdar idi. ve birçok osmanlıca eserlere tatarca nazire yazdı. Kazakçay. ise onun muasırı olup, yine o muhitten yetisen, lâkin islâmiyetten nisbeten az müteessir ve rusça malûmatı daha mükemmel olan İbrahim Altınsann; Başkurtlardan da ayrı başkurt ede- bî lisanı vücuda getirmeğe çalışıp, sarfını ve elifbasını ya,zan zat tahsili içln papaslara minnettar olan Dr. Kulayev idi. Yukarıda ismi geçen Ib- rahim ÂİtınsannTKipçaElardan Karasüyek şubesinin beyi Balguça Biy in oğlu olup, «Rus-Kazak Muallim Mektebini ikmal ederek 1857 den 1887 yılında Kostanay civarındaki hanesinde vefatına kadar, rusça muallimliği, dilmaçlık (tercümanlık), sulh hâkimi (mirovoy sudya), tü- men kaymakamı (uyezdnıy naçalnik) muavinliği, Turgay tümeni tedrisat müfettişi (enspektör) memuriyetlerinde, bulunmuştur. Daha 1859 yılında meşhur müsteşrik misyoner İlminski ile Orenburgda muarefe peydir etmiş ve onun nüfuzu altında kalmıştır. 1873 yılında Kazaklar için «elifba» ve diğer mektep kitapları tertip etmek üzere bir komisyon leşkîT edilip, Altınsann ve Çolakoğlu Ercan buna dahil olmuşlardı. A1- tınsarın, Rusların emrine göre ,rus harfleriyle kazakça kıraat kitapları (thr es t om a ty a) neşretmiş ve sonra bunları arap harfleriyle de Kazan- da t ab* ettirmiştir. /
Yukarıda (s. 267)de zikri geçen bu Âltmsarm kendisi Kazak milliyetperverleri idi. O, «khrestomatıya» smda Emir *T*enıur (Satemır), Abılay Han. Canıbek Batır, Kıpçak Seyyidqul, ve Abulkhayır Hana ait hikâye ve şiirler, Edüge, Uraqoğîu Albek Mirza, Erden Batır, Qub- la:3 :1ı, Çrlkiyiz, Cambek Han gibi destanlardan alman ^parçalarla dol-
durmuştur. Kendisi bu gibi eserleri çok sevmiş ve toplamıştır. Altınsa- rmın Orenburg Coğrafya Cemiyeti neşriyatında, Kazak etnoğrafisine ait yazıları basılmıştır. O, yaratılışça bir pedagogdur. İkbalperest bir adam olsa idi, hükümetin İdarî memuriyetlerinde çok terakki edebilirdi. Fakat kendisi Kazakların tenvirini gaye edindiğinden, daha ziyade maarifle meşgul oldu ve bundan çok zevk aldı. O, hakikî Kazak ruhlu bir münevver ıdı. Ona göre, Kazaklar, ayrı bir millettir. Resmî muamele yazılarını ilk defa kazakça yazan zat budur; ve kazak münevverlerinin Ruslara en yakın olanlarından birisidir. Diğer müslüman kavimlere nis- betle Rusları daha yakından gördüğüne şüphe yoktur; fakat Kazak halkım sevmiştir. Bunlar için imkânı varsa ve kendisine de zararı dokunmazsa iyilik yapmıya çalışıyordu. Cesaret sahibi değildi, Kazak halkı da kendisini severdi. İlminski muhitine yakın bulunmasına rağmen, İl- minskiye yazdığı mektubunda Kazaklar arasında hıristiyanlık propaV gandasınm zararlı olduğunu samimî olarak anlatmağa çalışmıştır. 1889 ^a_îlmınskıye yazdığı mektubunda, Bezsonov adlı rus mualliminden şikayet ederek: «O çıldırdı, Kazak çocuklarına hıristiyanlık öğretiyor. Böyle olursa bizim, medeniyet ve kültür sahasındaki mesaimiz boşa gi- decek, ahali mektepten kaçacaktır» diyor.
Y
d, A ö1. jy ^
Do'stlaringiz bilan baham: |