MODERN AZERBAYCAN DİLİ VE GÖYTÜRK YAZITLARINDA İSİMLERİN DURUMLARI (ÇEKİMLERİ)
Prof. Hajar Huseynova
Azerbaycan Devlet Pedagoji Üniversitesi, Filoloji Fakültesi, hacerhuseynova@mail.ru; 055 241 17 16; https://orcid.org/0000-0002-3223-427X
Dilimizin morfolojik sisteminde, özellikleriyle ayırt edilen durum kategorisi, esas olarak isme ait gramer kategorilerinden biridir. Hal kategorisi zengin bir gelişim geçmişine sahiptir. Tüm Türk dillerinin morfolojik kararlılığı durum kategorisinde izlenebilmektedir. Dilimizin gelişiminin tüm evrelerinde ve tarihi Türkçe yazılı metinlerde, Göytürk (Orhon-Yenisey anıtları) yazılı metinlerde hal kategorisinin morfolojik göstergeleri çok küçük değişikliklerle gözlenmiştir.
Modern Azerbaycan edebi dilinde yalın (adlık hal-1-ci hal) halin hiçbir morfolojik göstergesinin olmadığı bilinmektedir. Ancak bu dilsel fenomen, nominal durumun modern durumunu içerir. Ancak Azerice ve diğer Türk dillerinde tarihsel olarak yalın hal morfolojik göstergelerle geliştirilmiştir. Yani, esas olarak -y, -ay ekleri ile özel isimler geliştirilmiştir. Örneğin, Jamiley bir dokumacıya çorap örüyor (6. s.62). Aynı zamanda "-y" ekinin Ahıska dilinde qeyri-müeyyen belirtme (belirsiz) eki olarak kullanıldığını belirtmek gerekir. Mesela; O benim için kapıyı açtı. Modern Azerbaycan edebi dili için bu dil olgusu arkaik hale geldi.
İkinci durum olarak kabul edilen yiyelik//tamlayan durumun kendine has özellikleri vardır. İyelik durumu, mülkiyetin içeriğini belirtir ve –ın4 eki ile formalaşır. Bununla birlikte, Azerbaycan dilinin (-in4, -nın4) tarihsel gelişimini takiben, -nıŋ varyantı da aktif olarak gelişmiştir. Bu duruma hem Orhun-Yenisey yazıtlarında, hem de klasik literatürde rastlanıyor: Mesela; “Bilgə kağanıŋ bodunun iliŋ.
Bu gerçek Uygur yazılarında ve Kaşgarlı'nın "Divan"ında da bulunur. Orhun Yenisey'in yazılarında "ben, biz" zamirleri “meniŋ, biziŋ” şeklinde kullanılmış ve daha sonraki dönemlerde ŋ-ünsüzü -m ünsüzü ile evezlenmiştir. Bu fakta Kaşgarlıda, "Kitabi-Dada Gorgud" da rastlamak mümkündür. A. Şukurlu'ya göre tamlayan durum //yiyelik hal eki tarihsel olarak diğer hal eklerinden sonra ortaya çıkmıştır. Daha önce -an, -en şeklinde de geliştirilmişdi. Mesela; Gagauz dilinde sokak-sokaan; inek-inean vb.
V.Radlov, yazılı anıtlardaki tamlayan durum//yiyelik hal durumunun Azerbaycan dilinin güney lehçelerinin tamlayan durumuna tekabül ettiğini söylemiştir. Orhun-Yenisey anıtlarında -in4 eki Azerice, Türkçe, Türkmen, Altay, Karaycadaki ile aynıdır. Kumukca ve diğer dillerde, Özbekçe bazı fonetik farklılıklarla (-ning, -ding, -ni); Kırgızca (-dın, -tın); Karaçay-Balkarca (-ni, -ni, -nu, -nu) ve diğer dillerde de kullanılır. Azerbaycan dilinin ağızlarında Göytürk abidelerinde olduğu gibi iyelik//tamlayan durum eki kullanılmaktadır. Orhun-Yenisey anıtlarında –nin2 ekinin varyantı daha gelişmiştir. Örneğin;
-bodunuŋ-halkın,
-beniŋ - benim vb.
Etkili olaydan bahsederken tüm Türk dillerinde -ığ, ig, -ug, -üg eklerini anmak gerekiyordu: Bodunuğ süg- ordusunu çekti.
Belirtme//nesne durumunda kullanılan kelimeler, Türk edebiyat dilinde ve bazı Azerbaycan lehçelerinde (Gazakh, Tovuz, Gobu) bağlaç y ünsüzünün gelişimine atıfta bulunur. İşte bu unsurun Azerbaycan dilinin Batı grubu lehçesinin ayrım lehçesinde olduğu kadar Türkçe ve Gagavuz edebi dillerinde de korunduğu önemli bir dil olgusudur.
Türk dillerinde ve yazılı anıtlarda isimlerin çekimlerinin bir-birini evezlemesinden bahsetmenin mümkün olduğunu belirtmek gerekir. Belirtme//nesne durumunun yönelme durumunu evezlemesinin tarihsel bir dilsel hadise olduğunu hepimiz biliyoruz. Modern zamanlarda, dilimizin lehçelerinde (doğu, kuzey) o dil faktı korunur: Tanrı babanı rahmet etsin // Tanrı babana rahmet etsin.
Belirtme//nesne durumu bazan işin zamanını, işin süresini de ifade edilebilir. Bu yön, Azerice de dahil olmak üzere Türkçe'de ve Japonca'da gözlemlenmiştir. Örneğin; Geceyi çalıştı.
Azerbaycan ve diğer Türk dillerinde yönelme halinin ifade ettiği anlamlar farklı olmuş, yani mekan, zaman, amaç, nesne ve subjektin bir yere varma zamanı vb. anlamları ifafde etmişdir.
Bu anlam tonlarının tarihsel olarak eski Türkçe yazılı metinlerde geliştirildiğini belirtmek gerekir. Tarihsel olarak, dilimizin gelişim tarihinde, ismin halleri arasında yönlük hali, bir hareketin yönünü ve bir de istikametini bildirmiştir.
Eski Türk yazılı metinlerinde yönlük hal -ka, -ke, -a, -e, -ya, -ye; oryantasyon durumu -rı, -ri, -ra, -re, -ar, -er; Yönelme-istikamet çekimi ise -karu, -keru, -aru, -erü, -ğaru ekleriyle oluşturulur. Şunların her biri amaç, nesne, konu, zaman ve diğer anlamları içeren farklı anlamlar ifade etmiştir. Örnekler: 1) Eylemin yönlendirildiği objektin belirtilmesi: kana (Y.a.) - khana; kapıya (KT k.) - kapıya; yağıya (Y.26) - yağıya vb. 2) Eylemin zamanını belirten: ol ötkə (KT k.) - o zaman; Yazına oğuzğaru sü taşıktımız// Yazda oğuzlara qoşun çəkdik və s.
Ayrılma//uzaklaşma durumundan bahsederken, H. Mirzazadeh'in "Azeri dilinin tarihi grameri" adlı kitabına atıfta bulunarak, yönelme hali eklerinin ayrılma//uzaklaşma durum eklerinin yerine kullanıldığını ve aynı zamanda eski yazılı eserlerimizde bunun tam tersi olduğunu görüyoruz. doğru. Ayrılma durumunun göstergeleri tarihsel olarak sabit olmuş ve -da, -da, -a, -a, -ya, -ye eklerinden oluştuğu gösterilmiştir. Aslında tarihi arketiplere bakacak olursak -da, -de ekine ek olarak -ta, -te eki yazılı anıtların dilindeki ayrılma formu düzeltmek için kullanılmıştır. Ayrılma//uzaklaşma durumu ile 1) işin, hareketin bulunduğu yeri, 2) zamanı, 3) hareketin çıkış noktasınə vb. belirtilmiştir.
Azerbaycan dilinde ayrılma//uzaklaşma durumunun morfolojik özellikleri (-dan, -den) araştırılsa da, tarihsel olarak bu durumun göstergeleri modern zamanlarda kullanılan morfolojik özelliklerden farklıydı. Yani, tarihi kaynaklarda, yazılı anıtlarda -tan, -ten, -tın, -tin; (sonor - l, n, r'-den sonra) şu durumu ifade etmek için; -dantan, -danyan, -denyen, -dantanyan (Orhun-Yenisey); ekleri kullanılmıştır. "Dan + tan" varyantı, ayrılma halin (Q. Ramsted) son ekinin iki kere sözlere artırılması da görülmüştür. Şu dil olgusu, Azerbaycan dilinin Batı lehçelerinde bugün de rastladığımız bir Oğuz unsurudur. Örneğin, obashdan-nan, çoktan-nan vb.
Yukarıda anlattıklarımızdan, cümlelerdeki isimlerin işlevlerinin tutumlarına bağlı olduğu sonucuna varılabilir. İsimler türkcede beş esas durumda ola bilir:
Ev uzaktadır. (Ev, yalın durum)
Evi gördüm. (Evi, belirtme durumu)
Eve gidiyor. (Eve, yönelme durumu)
Evde çal›fl›yor. (Evde, bulunma durumu)
Evden geliyor. (Evden, ayrılma durumu)
“Her bir ismin bir cümledeki görevi, çekimi ile; yani,durum eki alınmadan durum yalın durumda bulunmasıyla veya aldığı durum ekiylə bəlli oluyor. Aslında iki durum eki, bir sözcükte ard-arda gelemez” (8; 2370. 8; 1367).
EDEBİYAT:
1) Azerbaycan dilinin grameri.I h.EA.Baku.1951
2) Jafarov s.İsim öğretiminin temelleri. Bakü.1962
3) Hüseyinzade M. Azerbaycan dilinin morfolojisi. Bakü. 1963
4) Halilov B. Modern Azerbaycan dilinin morfolojisi. ben h. Bakü. 2000
5) Khudiyev N. Eski Türk yazılı eserlerinin dili. Bakü.2015
6) Kazimov G. Ahısga Türklerinin dili Bakü, 1999
6) Mirzazade H. Azerbaycan dilinin tarihi grameri, Bakü. 1990
7) Tanrıverdiyev A. Azerbaycan dilinin tarihi grameri. Bakü. 2010
8) T.C. Anadolu Üniversitesi yayın no: 2370. Aciko-Retim fakültesi yayın no: 1367
Do'stlaringiz bilan baham: |