83
http://dergipark.gov.tr/ihya
ISSN: 2149-2344
E-ISSN: 2149-2344
Fransa’da bu gelişmeler olurken halka dayanan kurumsallaşma faaliyetlerinin Osmanlı
Devleti’nde de olduğu vakidir. Mamafih, Osmanlılar fethettikleri yerlerde imaretler
gerçekleştirerek, yerli Hristiyan halkın devlete olan bağını tesis etmeye ve mümkünse onların
İslam’a geçmelerine zemin hazırlama stratejisini uygulamaya koymaktaydı. İstimalet hukuku
tatbik edilmekteydi.
XIII. yüzyılın sonlarında bu gelişmeler olurken Osmanlı Beyliği’nin bağlı olduğu İlhanlı
Devleti hükümdarı Aryun 1289’da Fransa Kralı Philippe Le Bel’e mektup göndermiştir.
76
Bu
girişim Avrupa ile Asya’nın diplomatik ilişkilerinde çok önemli bir adım olarak kabul edilmekle
birlikte mektup, mahiyeti itibariyle de bir ilk olma özelliği taşımaktadır. Osman Bey’in gittikçe
kendisini gösterdiği ve bağımsız bir beylik ve devlet olma sürecinde Moğollar ile Fransa’nın
irtibatta olmaları anlam kazanmaktadır. Ancak mektubun gönderildiği tarihteki Osmanlı
Beyliği’nin siyasi konumu ve yaptığı gazalar sonucunda elde ettiği güçle ilişkilendirmek
mümkün değildir. Dolaylı olarak Fransa-İlhanlı diplomatik diyaloğunu Müslüman varlık olması
hasebiyle Osmanlı Beyliğiyle ilişkilendirebiliriz. Zira devrin en etkili İslam
Devleti olan
Memlukler hem Hristiyanların hem de Moğolların ortak düşmanıydı. Bizans, Fransa başta
olmak üzere tüm Avrupa’yı haçlı birliği oluşturmak suretiyle Türkler üzerine kışkırtmaktaydı.
Diğer yandan da Kudüs’ü elde tutan Memluk İslam Devleti’ne yönelik Moğolların ve
Avrupa’nın diş bilemesi söz konusuydu. Tam da bu kertede Haçlıları kışkırtan Bizans ile
Osmanlı Devleti savaş halindeydi ve kısmi de olsa Osmanlıların İlhanlı Devleti’ne bir
bağlılıkları söz konusuydu.
Moğol Hanı Aryun, Memluklere karşı Hülagu’nun uğradığı yenilgiyi unutmamış ve ne
pahasına olursa olsun Mısır ve Suriye’yi işgal ederek neredeyse tüm Müslümanları emri altına
almayı planlamıştır. Bu itibarla yaklaşık bir asırdır etkisi yok denecek kadar azalan Haçlı ittifakı
kavramını alevlendirerek, Memlukler üzerine yürümek için Avrupa’da o dönemde yaptığı
icraatlarla etkin konumunda olan Fransa kralıyla işbirliği içerisinde olmayı teklif etmiştir.
77
Görünürde Moğolların, Kral Philippe Le Bel’in genişlemek suretiyle elde ettiği güçten haberdar
olduğu anlaşılmaktadır.
76 Söz konusu mektup Abel-Rémusat tarafından 1824’de Archive Nationale de France’da bulunmuş ve
yayınlanmıştır. Rémusat’nin Moğolca olan mektupları tam anlamıyla anlayamadığı ve yanlışlar yaptığı
söz konusudur. Bunun üzerine W. Kotwicz söz konusu mektupları tekrar incelemeye almış ve bugünkü
halini ortaya koyacak bir çalışma gerçekleştirmiştir. Mektuplar için bkz : « En
marge des lettres des il-
khans de Perse retrouvées par Abel-Rémusat »,
Do'stlaringiz bilan baham: