KAÇIRILAN KİTAP
Hıristiyan dünyasının taassub bulutlarıyla gölgelendiği kara günlerde, her gücün üstünde
kabul edilen ruhban sınıfı, mukaddes kitap İncil'i tahrif etmek için adeta büyük bir yarış
halindedirler.
Her önüne gelen yeni bir İncil yazmakta ve mukaddes kitap, şahsî fikirlere göre
değişmektedir. Sayısı yüzleri bulan birbirinden farklı olan İndilere, her geçen gün bir
yenisi katılır. Fakat, yazarının adı ile zikredilen bu İndilerin sayısı o kadar çoğalır ki, tedbir
almak kaçınılmaz hale gelir. Ve İznik'te toplanan bir heyetin uzun süren bir çalışması
sonucunda, o ana kadar yazılmış bulunan İndilerden dört tanesi hariç diğerleri yasaklanır.
Ancak bu yasaklanan İndilerden bir tanesi üzerinde özellikle durulur ve bunu okuyanların
şiddetle cezalandırılacağı ilan edilir.
Papa 1. Celasyüs tarafından yasaklanan bu İncil Havarilerin en eski talebelerinden biri olan
Barnaba'ya aittir ve diğer İncillerde bulunmayan bir özelliği sahip olduğu için yasaklar
listesine alınmıştır.
Yasaklanan İnciller, büyük bir hızla toplatılır. Bir kısmı ise çok ağır cezalardan korkan halk
tarafından imha edilir.
Ancak bu arada dindar bir papaz, herşeyi göze alarak Barnaba İndilerinden bir tanesini
kaçırmaya muvaffak olur. Bu İncil daha sonra Viyana'daki imparatorluk kütüphanesine
ulaştırılarak İngilizceye çevrilir.
Fakat kilise, Barnaba İncilinin izini tekrar bulmuştur. Bir hafta içinde bu İncilin bütün
nüshaları, imha edilmek üzere toplanır. Ancak kilisenin bütün gayretleri boşa gidecektir.
Çünkü İnciller imha edilirken 2 tanesi tekrar kaçırılır. Bunlardan biri Britanya Müzesi'ne,
diğeri Amerikan Kongresi kütüphanesine götürülür.
İnciller gönderildikleri yerlerde her nedense askerî sır gibi büyük bir titizlikle saklanarak
halka kapalı tutulur.
Bu sırrın ortaya çıkarılması ise, bir Müslüman generale nasip olacaktır. Amerika Birleşik
Devletleri'nde askerî ateşe olarak görev yapan Pakistanlı general Abdurrahim, bu İncil'in
mikrofilmlerini gizlice çekerek, Pakistan'a kaçırmaya muvaffak olur.
Mikrofilmler daha sonra Pakistan'daki Begüm Aisha Bawany Vakfı (173) tarafından kitap
haline getirilerek
(173) Vakfin adresi: Bank Havse No: 1 Habib / Square M. A. Jinns Karachi/PAKÎSTAN.
İslâm dünyasına kazandırılır.
Mikrofilmler banyo edilince, Barnaba İncili'nin geçirmiş olduğu bu büyük maceranın
hikmeti anlaşılır. Çünkü bu İncil, Peygamber (a.s.m) Efendimizin geleceğini çok
öncesinden müjdelemekte ve kainatın onun için yaratıldığını mübarek ismiyle ilan
etmektedir.
Batı dünyasının Asr-ı Saadet münafıklarına has olan bir inat ve gayretle bu İncil'i yok
etmeye çalışması, gerçekten de son derece ibret vericidir.
Barnaba İncil'i tahrip edilmiş olmasına rağmen, hakikatlerin bir kısmını muhafaza
etmektedir.
Yazımızın bundan sonraki bölümlerini, Barnaba İncilinden aynen alınan paragraflarla
sürdürüyor ve Peygamber (a.s) Efendimizin hakkaniyetini, bir de bu eserden dinliyoruz.
Eserin 44. sayfasında Hz. İsa (a.s) kendisinden sonra gelecek olan peygamberi,
havarilerine şöyle tarif etmektedir:
"Size söylüyorum, Allah'ın Resulü bütün mahlukata rahmettir. O, anlayışlı ve tesellici,
hikmetli ve kudretli, Allah aşkı ve korkusuyla dolu dakik ve yumuşak ruhludur. Rahmet ve
yardımseverlik ruhu ile, adalet ve acıma hissi ile, nezaket ve sabır ruhu ile hareket eder.
Cenab-ı Hak, bütün yaratıklarına verdiğinin üç katını ona vermiştir. O, bu dünyada
geldiğinde saadet devridir. Buna inanınız. Bütün peygamberlerin, Allah'ın onlara verdiği
nübüvvet gözü ile gördüğü gibi, ben de onu gördüm. Onu görünce ruhum teselli ile doldu.
"Ey Muhammed, Allah seninle beraber olsun ve beni senin ayakkabının bağı olmak şerefi,
ile şereflendirsin. Eğer ben bu muradıma erersem, Allah'ın mübarek bir kulu ve büyük bir
peygamberi olacağım. Ve Hz. İsa (a.s) bunu söyledikten sonra Allah'a şükretti."
Hz. Peygamber çok önceleri ona "Ey Muhammed" diye hitap ederek peygamberliğini tasdik
ile haber veren Hz. İsa (a.s) ve Barnaba İncil'i O'nu en büyük peygamber olduğunun inkar
edilmez bir delilidir.
Yine aynı eserde Hz. İsa (a.s) bir kadının "Beklenen mesih sen değil misin?" sorusuna şu
cevabı vermektedir. -"Ben yalnız İsrail oğullarına gönderilmiş bir kurtarıcı bir
peygamberim. Lakin benden sonra Allah tarafından bütün aleme Muhammed âdında bir
resul gönderilecektir. Allah, bu kainatı, onun için yaratmıştır" (274) demiştir. Barnaba
İncil'inde ne Hz. İsa (a.s)'in ilahlığından söz edilmekte, ne de onun çarmıha gerildiğinden
bahsedilmektedir.
Yine Barnaba İncil'inde Hz. İsa (a.s): "Ben bütün yeryüzündeki kabilelerin beklediği mesih
değilim" (275) demektedir.
Yine Hz. İsa (a.s), Peygamber (s.a.v) Efendimizin bizzat mübarek ismini söyleyerek "Hz.
Muhammed (s.a.v) Arap yarımadasında zuhur edecek. Putları ve putlara tapanları te'dip
edecektir" (276) demektedir.
"Ey mualim, dünyaya geleceğinden bahsettiğiniz o zat kimdir?" sualine Hz. İsa (a.s): "O,
Muhammed Resululllahtır" (277) cevabını vermiştir.
"Bununla beraber ben size kati olarak söylüyorum. Benim gitmem sizin için hayırlıdır.
Çünkü, gitmezsem tesellici size gelmez." (278)
(274) lncil-i Barnaba, Fasıl 96, Cümle 8- Gerçeğe Doğrudan.
(275) Incil-i Barnaba, Fasıl 66, Cümle 12, Gerçeğe Doğru'dan.
(276) lncil-i Barnaba, Fasıl 163, Cümle, 7, Gerçeğe Doğru'dan.
(277) Yuhanna Incil-i XVI 13, Gerçeğe Doğru'dan.
(278) Yuhanna încil-i XVI 13.
Tahrif edilmiş, yani kasıtlı olarak değiştirilmiş olan İndilerden alınan yukarıdaki ifadeler,
bu mukaddes kitabın tahrif edilmeden önce Peygamber (s.a.v) Efendimize ait delillerle
dolu olduğunu isbat etmektedir. Evet, Peygamberimizin (s.a.v) hakkaniyetine bazan ay,
bazen güneş şehadet etmiş, bazen ise taşlar ve ağaçlar delil olmuştur. Elbette Kur'an'ın
haricindeki mukaddes kitaplar da o Zattan (s.a.v) bahsedecek ve bu gerçeği göstermek
istemeyen münafıklar, ne kadar tahrif ederlerse etsinler, o muhteşem hakikatleri
gizleyemeyeceklerdir. (279)
İncil'in metni arasında birtakım tenakuzlar (zıtlıklar) vardır. Normal bir insanın eserinde
bile fahiş tezatlara rastlanmaz. Bunlardan birkaç tanesi:
1 — Luka (24:50-51) İsa'nın Beytanya'da göğe çekildiğini söyler. Fakat Resullerin işlerinde
(1:12) İsa'nın Olivet adı verilen dağdan göğe çekildiğini okumaktayız.
2 — Luka'nın (24:21-29, 36 ve 51) ifadesine göre İsa ölüler arasından kalktığı gün veya
ertesi gece göğe kaldırılmıştır. Fakat, Resullerin işlerinde (1:3) onun kıyamından kırk gün
kadar şakirtleri ile buluştuğu, onlara nasihatta bulunduğu ve dini yaymalarını söylediği,
sonra göğe çekildiği anlatılır.
3 — Luka (3:23)'e göre Meryem'in kocası Yusuf He-li'nin oğluydu. Halbuki Matta (1:16) da
Yusufun Yakub'un oğlu olduğundan bahsedilir. (280)
İşte bunlar da gösteriyor ki İndiler değiştirilmiştir, insan eli onlara girmiştir.
(279) Gerçeğe Doğru - Zafer İlim-Araştırma dergisi.
(280) Kur'an-ı Kerim ve Garbın Kaynaklarına Göre Hristiyanlık Ziya Kazıcı.
Do'stlaringiz bilan baham: |