Microsoft Word 1 Arif thesis cover final doc

CHAPTER 4 – HALIDE EDIP AND YAKUP KADRI 
119 
Ben yine açık cevap verdim: 
--Bu tehdit mi, Paşam? 
Birden tavrını değiştirdi: 
--Teessüf ederim, dedi. Ben size hiç bir zaman tehdit etmem.
Gerçi Mustafa Kemal Paşa’nın istediğini tehditle isteyeceğini biliyorsam 
da, bunu beni tehdit için söylemediğine emindim. 
Bundan sonra, tabiî bir surette konuşmaya başladık.
İşte Mustafa Kemal Paşa ile münakaşaya benzer tek münasebetimiz 
budur.
O akşam çok düşündüm. Hep aklımdan Mustafa Kemal Paşa’nın vaktiyle 
kudretin bölünmeyeceği hakkındaki sözleri geçiyordu. Fakat, kudret 
eline geçerse istediğini yapacağından da emindim. Bununla beraber, 
onun ne kadar önemli ve elzem bir mevkii olduğunu bildiğim için, bu 
hissinmi bertaraf etmeye karar verdim.
Mustafa Kemal Paşa’nın memleketi kurtaracağına inanıyordum.
Ben, bu küçük hadiseyi Mustafa Paşa’nın unutmayacağına emin bununla 
beraber, bir gün, İngilizce olarak yazmaya karar vermiştim. 
 
One evening in those days Mustafa Kemal Pasha came to the farm. We 
had a long conversation. I did not understand much of what he said. He 
asked me: 
--Isn’t that right, Madam? 
--I could not understand much of what you said, my Pasha. 
--Come near me and I will explain to you.
I sat on a chair next to him. He too, explained his thoughts very clearly 
this time and stated them clearly in these words:
--This is what I want to say: Everyone must do as I order.
--Have they not so far done so for Turkey’s safety and prosperity? 
--I do not want any criticism and any opinion. Only the delivery of 
my orders.
-- From me too, my Pasha? 
--From you too. 
I gave a very clear answer: 
--I will obey you as long as you serve the national purpose. 
--You will always obey me! 
Again I gave a clear answer: 
--This, is it a threat, my Pasha? 
Suddenly he changed his attitude: 
--I pity you , he said, I never threaten you.

---