IŞİD TERÖR ÖRGÜTÜNÜN İLETİŞİM VE PROPAGANDA TEKNİKLERİ
*Prof.Dr.Dolunay ŞENOL
** Öğr.Gör.Sezgin ERDEM
***Öğr.Gör.Elif ERDEM
ÖZET
IŞİD, küreselleşen dünyanın en çok korku salan terör örgütlerinin başında gelmektedir. Örgütün sadece Ortadoğu coğrafyası ile sınırlı kalmayan eylemlerinin ve elemanlarının nasıl bu kadar geniş bir alana yayılabildiği sorusu son zamanlarda çokça sorulmaktadır. Bu sorunun en önemli cevaplarından birisinin IŞİD’in kullanmış olduğu iletişim araçları ve propaganda teknikleri olduğu yönünde yaygın kanaatler söz konusudur. Küreselleşen dünya, kitle iletişim ve ulaşım araçlarının kullanılması ile birlikte küçük bir köy haline gelmiştir. Bugünün dünyasında kitle iletişim araçlarını etkin olarak kullanabilenlerin etki alanları son derece genişleyebilmektedir. Biz de bu çalışmamızda IŞİD terör örgütünün kullanmış olduğu iletişim ve propaganda tekniklerini ortaya koymaya çalışarak, kendi yayın organlarından örneklerle propaganda ve iletişim teknolojilerine dikkat çekmeye çalıştık. Böylece örgütün etki alanını genişletirken kimleri hedef aldığını ve hangi teknikleri kullandıklarını ortaya koyulmuştur. Bu çalışmada IŞİD’e katılımların neden bu kadar arttığını sorgulayan ve bu artışın önüne nasıl geçilebileceği ile ilgili çalışmalar yapacak olanlara ışık tutmayı hedefledik. Böylece özellikle kitle iletişim araçlarını çok daha etkin olarak kullanabilen gençleri, bu terör örgütünün propaganda tekniklerine karşı uyarabilme ve bu yönde çözüm önerileri sunabilme şansının çok daha fazla artacağına inanıyoruz.
Anahtar Kelimeler: Ortadoğu, IŞİD, İletişim Teknolojileri, Medya, Propaganda.
COMMUNICATION AND PROPAGANDA TECHNIQUES OF ISIS TERRORIST ORGANIZATION
ABSTRACT
ISIS is one of the most fearsome terrorist organizations of globalized world. The question of how organizations’ actions and elements not only limited with Middle East region can spread over a large area is asked recently a lot. There are common convictions about ISIS’s media and propaganda techniques are one of the most important responses of this question. Globalized world has become a small village with the use of mass communication and transportation. In today’s world people who can use mass media effectively have extremely wide impression domain. On this study we will try to draw attention to propaganda and communication technologies with examples from their own publications by trying to demonstrate communication and propaganda techniques that have been used by ISIS terrorist organization. Thus we are planning to reveal which techniques they use and who targets while expanding the organization's domain. In this study, we aim to shed light on people who will make studies on why participation to ISIS has increased so much and how to prevent this increase. Thus, we believe that chance of warning youth using especially mass media much more efficiently against this terrorist organization’s propaganda techniques and offer solutions in this direction much more increased.
Keywords: Middle East, ISIS, Communication Technologies, Media, Propaganda.
GİRİŞ
İletişim ihtiyacı ilk insanla başlamış ve toplumların karmaşık yapılara evrilmesi ile birlikte iletişim de bu değişimden etkilenmiştir. İlk zamanlarda yüz yüze olan iletişimin yerini günümüzde çok farklı iletişim türleri ve teknikleri almıştır. Bugün internetin yaygınlaşması ve teknolojide meydana gelen gelişmeler ile birlikte, yüz yüze iletişim eski önemini ve gücünü kaybetmeye başlamıştır. İnternet ortamındaki iletişim, çok farklı şekil ve alanlarda etkileşimin oluşmasına zemin hazırlamıştır. İletişimin gücü zamanla çok daha fazla anlaşılmaya başlanmış, bu sebep ile de medya dördüncü unsur olarak kabul edilmiş ve ‘yumuşak güç’ olarak adlandırılmıştır. Medya ve sanal alemin gücü fark edildiği için toplum mühendisliği adına farklı oluşumlar tarafından daha etkin olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Propaganda terimi Latince kökenli bir kelime olup yeni bir bitki üretmek için taze bitkinin filizlerini toprağa dikmesi anlamına gelmektedir (Brown J., 1992: 11). Domenach (2003: 17) propaganda kavramını; toplumun davranış ve görüşünü istenilen davranışı benimsemesini sağlamak amacıyla etkileme girişimi şeklinde tanımlamaktadır. Onaran (1984: 67)’a göre propagandanın üç ana amacı bulunmaktadır: Hedef kitlede istendik düşünce oluşturmak, mevcut düşünce ya da eylemin varlığını artırmak ve mevcut düşünce ya da eylemleri değiştirmek.
İnternet ve bilgisayar teknolojilerindeki gelişmeler neticesinde internet kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte 2000’li yılların başında internet ortamı propaganda aracı olarak kullanılmaya başlanmıştır (Borins, 2011). Maliyetinin düşük olması, hedef kitleye ulaşımın çok kolay, hızlı ve aynı anda milyonlarca kişiye ulaşılabilmesinden dolayı her geçen gün medya ve internet daha fazla propaganda aracı olarak kullanılmaktadır.
Castells (2008) tarafından teknolojik paradigma olarak adlandırılan günümüz dünyası; siyaset, sosyal ve ekonomi gibi sosyal yaşamımızın her alanında köklü değişimlere neden olmuştur. Teknolojik paradigma, içinde bulunduğumuz toplumsal dünyayı derinden sarsmış, yeni ilişki kalıpları oluşturmuştur ve bu toplumun ağ toplumu olarak adlandırılmasına neden olmuştur. İlk ortaya çıktığında haberleşme ve bilgiye ulaşma aracı olarak kullanılan internet, zamanla bir sosyal iletişim aracı haline gelmiştir. Twitter’da günlük tweet sayısı yaklaşık 190 milyon olup Facebook’un 1 milyar 400 milyona yakın kullanıcısı bulunmaktadır. YouTube’da ayda ortalama 92 milyara yakın video görüntülenmektedir (http://www.statisticbrain.com).
Bu sosyal medya araçları Arap Baharı olarak adlandırılan halk hareketlerinin başlamasında ve bu hareketin dünyaya duyurulmasında ve meşruiyet kazanmasında birer propaganda aracı olarak kullanılmıştır (Szajkowski, 2011; Korkmaz, 2012). Yine Amerika’da başlayan, tüm dünyada sesini duyuran ‘Wall Street’i İşgal Et’ hareketi ve İspanya’da başlayan ve Avrupa’da etkisini gösteren ‘Indignados’ hareketlerinin sosyal medya üzerinden yayılmış (Shirky, 2011) olduğunu dikkatten kaçırmamak gerekir.
Medyanın diğer propaganda araçlarına nazaran maliyetinin son derece düşük olması, etki alanı olarak kısa süre içinde çok geniş kitlelere ulaşılabiliyor olması (Wolfsfeldvd, 2013: 3), içerik oluşumlarının son derece kolay olması, herhangi bir ön hazırlık yapmaksızın kitlelere erişimin mümkün olması, hedef kitlelere ulaşımının direk olarak seçilebilmesi, siyasal otoriteler tarafından kontrol ve denetiminin çok zor olması gibi pek çok nedenden dolayı medyanın propaganda aracı olarak seçilmesinin çok sayıda avantajları bulunmaktadır.
IŞİD Terör Örgütüne Kısa Bir Bakış
Arapça adı ‘Ad-Davla Al-Islāmiyya fi al-'Irāq wa-sh-Shām’ olarak adlandırılan ve Türkçe kısaltmasıyla IŞİD (Irak Şam İslam Devleti) olarak bilinen ‘İslam Devleti’ (İD, IS) kurulduğu zamandan bu yana farklı isimler almıştır. Kuruluşunun ilk aşamasında ‘Cemaat el-Tevhid vel-Cihat’ (Tevhid ve Cihat Örgütü) adıyla kurulmuş ve 2004 yılının Ekim’inde ‘Tanzim Kaidat el-Cihat fi Bilad el-Rafidayn’ Türkçe karşılığıyla “Irak el Kaide'si” (Al Qaeda in Iraq (AQI)) adını kullanmıştır (Zelin, 2014). İdeolojisine yakın birkaç radikal İslami grup ile birleşerek ‘Mücahidin Şûra Konseyi’ adıyla birleşmiş ve daha sonra 2006 Ekim ayında ismini ‘Irak İslam Devleti’ (IİD) olarak belirlemiştir. Literatürde en çok kullanılan ‘Irak ve Şam İslam Devleti’ (IŞİD) adını 8 Nisan 2013 tarihinde kullanmaya başlamıştır (Duman, 2013). IŞİD’in sözcüsü El-Adnani’nin 29 Haziran 2014 tarihinden Bağdadi’nin halifeliğini ilan etmesi ve adına hutbe okutması ile ‘İslam Devleti’ (İD) (Islamic State (IS)) adını kullanmaya başlamıştır (Timeturk, 2014; Friedland, 2015; Lister, 2014; Holmes, 2014). Yabancı kaynaklarda ISIS (Islamic State of Iraq and Al-Sham), ISIL (Islamic State of Iraq and Levant) Irak ve Levant İslam Devleti (ILİD) (Ishaan, 2014), AQI (Al-Qaede of Iraq), IS (Islamic State), DAESH (Dawlat Al-Islamiyah f’al-Iraq Wa Belaad Al-Sham) isimleriyle kullanılmaktadır. Fakat literatürde IŞİD adı yaygın olarak kullanıldığından dolayı çalışmamızda bu ismi kullanmayı tercih ettik.
IŞİD dünya üzerindeki ses getiren eylemleri, söylemleri, infaz görüntüleri, Ortadoğu’daki dengeleri değiştirmesi ve bu değişimi çok hızlı bir şekilde yapmasıyla tüm dünyanın dikkatinin bu coğrafya ve özellikle IŞİD terör örgütü üzerinde toplanmasına neden olmuştur. Özellikle Batılı ülkeler tarafından terör örgütü olarak kabul edilen bu yapılanma; kendisini İslam Devleti (İD, IS) olarak adlandırmaktadır. Bu tanımlama ile birlikte IŞİD’in hakimiyeti altında olan topraklar yaklaşık 100 bin kilometre karelik geniş bir alan oluşturmakta ve bu topraklarda yaşayan 8-10 milyon civarında bir halk kesimi bulunmaktadır (Maggie, 2014). İlan ettiği devletin idamesine yönelik olarak halk desteğini almayı amaçlamaktadır. Bu amaca yönelik olarak idari tedbirler almakta ve bürokratik anlamda yapılanmaktadır. Kontrol altına alınan bölgelerde öncelik olarak şeriatın hayatın her alanına uygulanması sağlanmakta ve halkın bu kurallara uyup uymadığı kontrol edilmektedir.
Bölgenin karışık yapısı, güvenli bölge olmayışı, araştırma yapma imkanlarının kısıtlı olması nedeniyle farklı rakamlar olmakla birlikte; IŞİD’e ait 20.000 ile 31.500 arasında örgüt mensubunun aktif olarak savaştığı bilgisi kaynaklarda belirtilmektedir (BBC, 2014; Karadsheh, Sciutto ve Smith-Spark, 2014; Lister, 2014). Bu örgüt elemanlarından 3.000 civarının 81 farklı ülkeden gelen yabancı militanlardan oluştuğu belirtilmektedir (Lister, 2014; Barrett, 2014). Batı ülkelerinden gelen militanlar daha çok ABD, Avrupa Birliği, Avustralya, Kanada ve Yeni Zelanda ülkelerinden katılmaktadır (Barrett, 2014). Bu coğrafyada savaşanların büyük bir kısmını yakın coğrafya ve İslam ülkeleri vatandaşları oluşturmaktadır (Carter, Maher ve Neumann, 2014).
Ortaya koyulan rakamlar açısından bakıldığında IŞİD’in örgüte eleman toplamakta çok etkin olduğu değerlendirilmektedir. Örgüt eleman kazanma stratejilerine bakıldığında ideoloji, ekonomik vaatler, halifelik, şehitlik gibi argümanları kullanmaktadır. Bu argümanlar üzerinden Müslümanların mağdur olduğu ve İslam’ın tek kurtuluşunun İslam Devleti adına cihat etmek olduğu propagandasını işlemektedir. Bu propagandasını da en etkili bir şekilde medya aracılığıyla tüm dünyaya duyurabilmektedir. Çalışmamızda örgütün bu alanda ciddi bir yapılanma içerisinde olduğu, medya sektöründe nasıl örgütlendiğini, medyada hangi yollarla propagandasını yaptığı ve ikna yöntemleri üzerine değerlendirme yapmayı amaçladık. Vakitlerinin birçoğunu internette geçiren ve IŞİD terör örgütünün de hedefteki yaş aralığında olan günümüz gençlerinin ne tür bir propagandaya maruz kalabileceklerini göstermek, bu alanda ileride yapılacak çalışmalara destek olmak çalışmamızın önemini artırmaktadır.
Propaganda ve İletişim Gücü
IŞİD terör örgütü küreselleşen dünyanın iletişim imkanlarını en etkin şekilde kullanan terör örgütlerinin başında gelmektedir. Örgütün komuta heyeti çoğunlukla Saddam rejiminin yıkılmasının ardından dağılan Irak ordusunun profesyonel askerlerinden oluşmaktadır. Bu da örgüte propaganda ve yapılanma açısından ciddi bir avantaj sağlamaktadır. Örgütün içerisinde orta düzeyde komutan seviyesinde yaklaşık 1.000 militan bulunmaktadır ve bunların aylık maaşları 300 ile 2000 dolar arasında değişmektedir (Friedland, 2015).
IŞİD bulunduğu bölgelerde devlet yapılanmasının yanında hücre yapılanmasına da giderek sivillere yönelik eylemler gerçekleştirmekte ve böylelikle mezhepsel çatışmayı sürekli canlı tutarak ‘Sünnilerin gerçek koruyucusu olduğu’ algısı yaratmayı amaçlamaktadır. Askeri hedeflere yapılan saldırılar da diğer bir eylem türüdür. Bu eylem türünde amaç askeri birliklerin moral motivasyonunu düşürmek, onlar üzerinde korku yaratmak ve askeri birliklerin kabiliyetlerini zayıflatmayı amaçlamaktadırlar (Lister, 2014). Üst düzey askeri komutanlar ve sivil bürokratlara yönelik suikast girişimleri bu eylem kategorisi içinde değerlendirilmektedir.
IŞİD internet başta olmak üzere teknolojik imkanları aktif olarak kullanmaktadır. Özellikle yabancı militanların örgüte katılımının sağlanması başta olmak üzere örgüte eleman kazandırılmasında internet ve sosyal medyanın büyük rol oynadığı kabul edilmektedir (BM Raporu, 2014). IŞİD’in kuruluş aşamasında bilgi ve iletişim teknolojisini anahtar unsur olarak kullanılmaya başlanmıştır. IŞİD’in medya kampanyalarında iki amaç söz konusudur (Kirdar, 2011): Birincisi dış medya kampanyası olup yapılan şiddet eylemleri medyada büyük yankı uyandırması sağlanarak eylemlerin şok edici etkisini artırmak amaçlanmaktadır. İkincisinde ise Amerika başta olmak üzere dünyada ve özellikle Irak’ta Müslümanlara yapılan zulümleri göstererek kendi profilini yükseltmek ve karşı tarafta bir kin uyandırmaya çalışılmaktadır. Bu yapılan propaganda ve oluşturulan kamuoyu, bölge halkı tarafından kabul görmüş ve IŞİD’in bu bölgede yayılabilmesinin zemini oluşmuştur.
IŞİD 2006 yılı Kasım ayında örgütün propagandasını yapmak maksadıyla hazırlanan broşür, poster, CD, DVD ve web sayfalarının oluşturulması için ‘Al-Furkan Vakfı Medya Prodüksiyon’u kurmuştur (Roggio, 2007). Örgüt, 2013 Mart ayında medya çerçevesini genişletmeye başlamış ve “Al-I'tisaam Meyda Vakfı”nı kurmuştur. Özellikle ilahi ve ses konseptini zenginleştirmiştir (Zelin, 2013). Batılı hedef kitlelere İngilizce, Almanca, Rusça ve Fransızca yayınlar yapan malzemeler üretmek amacıyla 2014 yılında ‘Al-Hayat Medya Merkezi’ni kurmuştur (Gertz, 2014). Böylece örgütün doğrudan hitap ettiği ve propagandasını yapabildiği hedef kitle çok daha hızlı ve etkin hale gelme fırsatını bulmuş oluyordu.
Aynı ideolojiden beslenen El-Nusra ve El-Kaide gibi terör örgütlerin aksine IŞİD medyayı sadece Ortadoğu Müslümanlarına hitaben değil, ideolojisini yaymak için tüm dünyaya hitap edecek şekilde kullanmaktadır. Diğer radikal dini gruplarda internette kullanım dili olarak Arapça ön plana çıkarken IŞİD hem farklı dilleri kullanmasıyla hem de internet sohbet odaları, yüksek çözünürlükte oluşturulmuş şiddet içeren video görüntüleri, sosyal medya, sözde şehitlik görüntüleri ve cihat forumlarıyla bilişim alanında geniş bir yelpaze sunmaktadır (Kirdar, 2011). IŞİD’in ortaya çıkma aşamasında Felluce ve Ebu Garib hapishanelerinde yapılan işkence ve Irak’taki koalisyon güçlerine karşı şiddet kullanımına fetva veren görüntülerin medya ortamında yayılmasının sağlanmış olmasının etkisi çok büyük olmuştur. İnternet ve medyanın etkin bir şekilde kullanılması ve bu alanda başarılı olunması neticesinde yabancı savaşçıların örgüte katılımı hem kendi savaşçılarından hem de uluslararası bağışçılardan gelen bağışları arttırmıştır (Kirdar, 2011).
IŞİD, internet propagandasını Mayıs 2014’de kurduğu Al-Hayat Medya Merkezi aracılığıyla yürütmeye başlamıştır. Propaganda amaçlı oluşturulan internet sitesinde çeşitli dergiler ve videolar bulunmaktadır. İlk video 19 Haziran 2014 tarihinde yayınlanmıştır. Batıdan örgüte katılan savaşçıların örgüte katılım çağrılarını içeren cihat çağrısı videoları yüksek çözünürlüklü olarak ve farklı dillerde sitede sunulmaktadır. Al Hayat Medya tarafından online olarak basılan ‘Dabiq’ adlı dergi propaganda ve örgüte eleman kazanma amacıyla yayınlanmaktadır. Dergi adını Hz. Muhammed’in kafirlerle Müslümanlar arasında kıyamete yakın bir zamanda büyük bir savaşın geçeceği yer olarak bildirdiği Dabik’ten almıştır. Bu hadise göre kafirlerle Müslümanlar kıyamete yakın bir zamanda Dabik’te karşılaşacak ve kafirlerin yenilmesinin ardından kıyamet kopacaktır (Ryan, 2014). Başta İngilizce olmak üzere birçok farklı dilde yayınlanan dergi ilk olarak 2014 Temmuz ayında ‘The Return of Khilafah’ (Hilafetin Dönüşü) adıyla yayınlanmıştır.
Dabiq, kendisini tevhid sorunları, hakikati arama, hicret, cihat, topluluk konularına odaklanan ve periyodik olarak yayınlanan dergi olarak tanımlamaktadır (Dabiq, 2014). 2015 yılı Kasım (Hicri 1435 Sefer Ayı) ayında 12’nci sayısını yayımlamıştır. Bu sayının başlığı ‘Teror’ (Terör) olarak adlandırılmıştır. Bu sayıda, Paris’teki terör saldırısı, Beyrut’taki bombalama saldırısı ve Rus uçağının düşürülmesi ile ilgili yazılar bulunmaktadır. Kendi adlarına gerçekleştirilen terörist saldırılarını, Müslümanlara yapılmış zulümlere karşı bir cevap verme olarak adlandırmakta, bu uğurda savaşanları da mücahit olarak tanımlamaktadır. Bu savaşın Müslümanların onur mücadelesi olduğu iddia edilerek, terörist saldırılar meşrulaştırılmaktadır. Derginin içeriğinde, İslam Devleti’nde çekilen kısa videoların en popüler 10 tanesinden kesitler sunulmakta, cihatçılara tavsiyelerde bulunulmakta, dört kadınla evlenmenin meşruluğu savunulmakta, Arap coğrafyası, Amerika ve Avrupa siyasetine ilişkin yazılar bulunmaktadır. Görsel materyallerle de zenginleştirilen derginin tasarımı profesyonel bir şekilde yapılmış olup kullanılan fotoğraflarla okuyucularda Batı karşıtlığı ve İslam Devletinin gün geçtikçe güçlendiği algısı oluşturulmaya çalışılmaktadır (Dabiq, 2015).
2015 yılı Haziran ayında ‘Konstantiniyye’ adıyla digital olarak basılan Türkçe dergi yayınlanmaya başlanmıştır (Hunter, 2015). Dergi Al Hayat Medya bünyesinde çıkarılmaktadır. Derginin ilk sayısında İstanbul’un gerçek manada fethedilmediği, asıl hedefin İstanbul’u fethetmek olduğu belirtilmektedir. Demokrasinin şirk koşan bir sistem olduğu ve bununla mücadele etmek gerektiği, Batının IŞİD toprakları üzerinde yaptığı saldırılara karşılık Beyaz Saray’ı havaya uçurduktan sonra Paris’i istediklerini belirtmektedirler. Ayrıca Fransa’daki Charlie Hebdo saldırısı sonrası Fransa’da İslami kitaplara olan ilginin arttığı, İslam Devleti’nin Beyci Rafinerisi’ni ele geçirdiği, Anbar’da bulunan aşiret liderlerinin halifeye biat ettiği, hilafet askerlerinin Teksas’ta silahlı saldırı gerçekleştirdiği başlıklı kısa haberler yer almaktadır (Konstantiniyye, 2015a). 2015 yılı Kasım (Hicri 1435 Sefer Ayı) ayında çıkan 4’üncü sayısında Türk Milli Eğitim sisteminin şeriata uygun olmadığı ve çocukların bu eğitimden geçmesinin dinen caiz olmadığı yönünde detaylı ve ikna etmeye yönelik bilgiler bulunmaktadır. Bunun yanında iki, üç ve dört eşle evlenmenin ‘faziletlerinden’, şehitliğin yüceltilerek şehit eşlerine yapılan tavsiyelerden, Irak ve Şam coğrafyasında kendi inançlarından olmayanlara ilişkin tehditkar mesajlara kadar pek çok bilgi bulunmaktadır. Yine bu sayıda ‘Fransa’da yapılan Mübarek Paris Operasyonu’ adlı yazıda, bu saldırı ile ilgili detaylı bilgilere yer verilmiştir (Konstantiniyye, 2015b).
Örgüt, yayınlanan ‘Insigt into the Islamic State’ adlı raporlarla, geniş kitlelere örgütün ideolojisinin propagandasını yapmaktadır. Bu yayınlarda, Batı’dan hangi yollarla IŞİD’e katılımın mümkün olabileceği ile ilgili senaryolara yer verilmektedir (Becker, 2014). Örgüt kullandığı kendine ait akıllı telefon uygulaması sayesinde kişisel bilgilerin iletişimini sağlamakta ve grup faaliyetlerini koordine ederek bu program aracılığıyla paylaşımlarda bulunmaktadır (Lister, 2014). Bunun yanı sıra örgütün El Beyan adlı Irak, Suriye ve Libya’da Arapça, Rusça ve İngilizce yayınlar yapan bir radyo şirketi de bulunmaktadır (The Daily Telegraph, 2015).
Örgüt interneti iletişim ve propaganda amaçlı aktif olarak kullanırken askerî operasyonlarda iletişimi sağlamak maksadıyla Irak Ordusundan ele geçirdiği Amerikan yapımı telsizleri kullanmaktadır (Chandrasekaran, 2014) Ancak örgüt özellikle yabancı ülkelerdeki hücre yapılanmaları arasındaki iletişimi ise kuryeler aracılığıyla sağlamakta ve böylelikle gizliliği en üst seviyede sağlayabilmektedir (O'Neill, 2014).
IŞİD genel olarak interneti özelde ise gençlerin yoğun olarak bulunduğu sosyal medyayı aktif olarak kullanarak, İslam’la yeni tanışan, bilgi seviyesi yetersiz ve kimlik bunalımları yaşayan gençler üzerinde etkili olmayı hedeflemektedir. Bazı Müslüman devletler de örgütün Sünnilerin haklarını Şiilere ve Batı güçlerine karşı savunan kesim olarak IŞİD’i görmektedirler. Bu mücadeleyi bir hak hareketi ve olumlu bir direniş olarak değerlendirerek IŞİD’e katılımı dolaylı yollardan desteklemektedirler. Bazıları ise bölgedeki diğer unsurların güçlenmesindense kendi inancına yakın olarak gördüğü Selefi akıma mensup bu örgütün güçlenmesi için destek sağlamaktadır. Bir başka grup ise kendi çıkarlarını tehdit eder hale gelmedikçe IŞİD’e karşı tedbir geliştirmeyi planları arasına almayı düşünmemektedir (Bilge Adamlar Kurulu Raporu, 2015).
ABD’li sosyal medya uzmanı, IŞİD’in sosyal medya kullanımını ‘Amerikan şirketlerinden bile daha sofistike’ şeklinde ifade etmektedir. Örgüt düzenli olarak sosyal medyayı kullanarak propaganda yapmakta ve özellikle Twitter aracılığıyla hashtag kampanyaları organize etmekte, takipçilerine otomatik propaganda materyalleri gönderen yeni yazılımlar üretmektedir (Berger, 2014). IŞİD diğer cihadi gruplara göre sosyal medyaya daha çok önem vermekte ve sosyal medyada çok koordineli hareket etmektedir. (Sheera, 2014). 2014 Ağustos ayında Twitter yöneticileri IŞİD ile ilişkili olan hesaplardan bazılarını kapatmıştır. Fakat örgüt ertesi gün yeniden yeni hesaplarla Twitter’da aktif olmaya devam etmiştir. Örgüt daha sonra diğer Quitter, Friendica ve Diaspora gibi alternatif sosyal medya ağlarında örgütlenmeye devam etmiştir. Ancak Quitter ve Friendica IŞİD ile ilişkili hesapları sitelerinde barındırmamayı amaçlamaktadır (Friedman, 2014).
IŞİD’in farklı yöntemler kullanarak gerçekleştirdiği eylemlerin YouTube başta olmak üzere sosyal medya platformlarına servis edilmesinin altında karşı tarafın moralini bozmak ve korkutmak amaçlanmaktadır. IŞİD’in yürüttüğü bu savaşın bir ölüm-kalım savaşı olduğu ve ‘kafirlerin’ eline düşmektense ölmenin daha iyi olduğuna vurgu yapılmaktadır (Gürler ve Özdemir, 2014a). Bu da IŞİD’in, sosyal medya üzerinden bağlantı kuran kesim özellikle gençler üzerinde istendik yönde geri dönüşümler elde etmesinde etkili olmaktadır.
17 Mart 2014 tarihinde IŞİD’e ait Al-Furkan Medya tarafından yayımlanan ve yaklaşık bir saat süren ‘Salil el-Sawarim I’ adlı video 24 saat içinde 56.998 farklı YouTube hesabı tarafından izlenmiştir. Yayın tarihinden sonra ise Twitter’da 60 saat içerisinde 32,313 kez retweetlenmiş ve takip eden iki ay içerisinde ise 807,256 kez retweetlenmiştirir (Prucja ve Fisher, 2014). Yine VICE News muhabiri Medyan Dairieh’in IŞİD topraklarında yaşadığı üç haftayı anlatan belgesel 2014 yılında yayınlanmıştır. 42 dakikalık bu belgesel IŞİD’de yaşanan sosyal hayat adına en kapsamlı belgesel olarak nitelendirilmektedir. IŞİD’in basın görevlisinin Medyan Dairieh’e eşlik etmesi ile çekilen belgeselde IŞİD militanları ile yapılan görüşmeler, sınırda savaşan militanlara ilişkin görüntüler, halkın sosyal yaşamına ilişkin çarşıda halkla yapılan röportajlar, IŞİD militanlarının propaganda amaçlı akşam halka yönelik faaliyetleri, mahkemeler, devlet daireleri, tutuklularla yapılan röportajlar vb. bulunmaktadır (Vice News, 2014). Belgeselde, halkın ve militanların IŞİD’den memnun olduğuna sürekli olarak vurgu yapılmaktadır. Alkol bulundurmaktan tutuklu mahkumlar dahi “IŞİD’den çok memnunuz. Alkol bulundurduğumdan çok pişmanım elhamdülillah burada namaza başladım.” (!) şeklinde ifadeler kullanmaktadırlar. Bu belgeselde bölge halkının yaşanılan sosyal hayattan çok memnun olduğu, burada kardeşlik unsurlarının ön planda olduğu vb. yönde algı oluşturulmaya çalışılarak IŞİD’in kendi propagandasını yaptığı dikkat çekmektedir.
IŞİD’in kullandığı en önemli argümanlardan bir tanesi de ölü cihatçıların cenneti kazandıkları propagandasıdır. Sosyal medyada sık sık ölmüş militanların -IŞİD selamı olarak adlandırılan- sağ işaret parmağını yukarı kaldırarak gülümseyen yüzleri ile mutlu fotoğrafları yayınlanmaktadır (Ruthven, 2015). Bu da insanların zihninde IŞİD algısını olumlu yönde etkilemeye yönelik önemli bir unsur olarak değerlendirilmektedir.
İnternetteki propaganda alanlarından bir tanesi de İslam aleyhine ciddi bir zulüm olduğu ve bunun tek savunucusunun ise IŞİD olduğudur. Bu propagandalarda Sırpların Yugoslavya’da, Rusların Çeçenistan’da ve Afganistan’da, Amerika’nın Afganistan ve Irak’ta, Esed Rejiminin Suriye’de yaptıklarını kullanılmaktadır. IŞİD’in bölgede yaşayan ve bir şekilde ABD rejimi tarafından şiddete maruz kalmış kişileri ajitasyon aracı olarak kullandığı görülmektedir. Örgütün dünyanın çeşitli yerlerinde inançlarından dolayı birtakım mağduriyetler yaşayan kişiler tarafından kabul görmesi, onların bu davranışlarının tekrarını ve bu düşünceye sempati duyanların da örgüte katılmalarını sağlamaktadır (Cengil ve Aydın, 2014).
IŞİD, kullandığı politik ve dini argümanlarla kendisini mutlak haklı, kendilerinden olmayanları din dışı ve haksız olarak nitelendirerek insanları kutuplaştırmıştır. Böylece bireyleri daha da radikalleştirmeyi amaçlamaktadır. Rasyonelleştirme sayesinde yaptığı eylemleri meşru göstermeye çalışmaktadır. Silahlı/silahsız tüm eylemleri İslâm ve mazlum Müslümanlar adına yaptığını iddia etmektedir (Cengil ve Aydın, 2014). Adolf Hitler’in, yaptığı her şeyi Alman ırkı için yaptığını ileri sürmesine (Tozar, 2014) benzer bir politika gütmektedirler.
Örgüt mensuplarını birlikte tutan etmenler arasında silah, toprak miktarı, para ve karizmatik liderin yanında örgüt mensuplarını motive eden diğer unsurların da dostluk, yeni arkadaşlar ve şartsız toplumsal kabul olduğu belirtilmektedir. Birey, grubun ideolojisini benimseyerek savaşmaya başlamaktayken, daha sonra onu motive edecek başka unsurlar ön plana çıkmaya başlamaktadır (Barrett, 2014). Böylece örgüte olan bağlılık ve devamlılık sağlanmış oluyor. Sosyal medyada paylaşılan vahşet görüntülerinin yanında IŞİD, yaşanılan toprakları insanların kardeşlik bağıyla bağlı olarak yaşadığı duygusal bir paylaşım ortamı olarak sunmaktadır (Ruthven, 2015). Böylelikle düşmana korku salma ve gücünü ispat etmenin yanında sempatizanlarına da davetkar bir üslup kullanmayı tercih etmektedir.
Örgütün insan kaynağına ilişkin bir başka unsur ise; Irak merkezi hükümetine bağlı askeri güçlerin yaşadığı dağılma, bir yandan örgütün ilerlemesini sağlarken bir yandan da yeni savaşçılar elde etmesine yol açmaktadır (Gürler ve Özdemir, 2014a). Ayrıca bölgenin uzun yıllar savaş ortamında olması, kayıpların fazla olması, şiddete maruz kalan bireylerin sayısının yüksek olması vb. etkenler bireylerin yeni bir gruba aidiyetini daha kolay hale getirmektedir. Böylece bu bireylerin kişilikleri grup içerisinde yeniden üretilerek şekillendirilmekte (Collins, 1970; Post, 1992: 31), hayatlarını anlamlı ve önemli hale getirmekte, böylece kazandıkları bu misyona kendilerini adamaları sağlanmaktadır (Tozar, 2001). Ait olduğu grup içerisinde kendi kimliğini kaybederek uyma davranışı ile grubun davranışına uyum gösteren bireyler için artık en acımasız eylemler dahi (kafa kesme gibi) normal kabul edilebilir hale gelebilmektedir (Brown R., 1967). Şehir meydanlarında kurallara uymayanlara yönelik yapılan infazlarla, kontrol ettikleri bölgelerdeki halkı pasifize ederek korkutmayı amaçlamaktadırlar. Düşmanlarına karşı aşırı şiddet gösterileriyle korku propagandası yapmaktan (Friedland, 2015; Vice News, 2014) da çekinmemektedirler.
Sıradan bir insanı din adına terör eyleminde bulunmaya yönelten sosyolojik ve psikolojik süreçler ne olabilir? Bu süreçleri ‘tutum’ ve ‘algı’ kavramlarıyla açıklayabiliriz. Tutum davranıştan önce gelmekte ve hareketlere rehberlik eden bir yapı (Arkonaç, 1998: 169) ve bir bireyin herhangi bir objeye karşı düşünce, duygu ve davranışlarının oluşumunu sağlayan eğilim olarak tanımlanmaktadır (Usal ve Kuşluvan, 2000: 125). Tutumların meydana gelmesinde duygu, düşünce ve davranış en önemli etkenlerdir (İnceoğlu, 2000: 9). Örgüt elemanlarına tutum kazandırılabilmek için mutlak doğru ve gerçek bilginin örgütün yayın organlarından elde edilen bilgi olduğu empoze edilmektedir (Taşçı, 1987). Böylelikle örgüt mensupları, örgütün istediği çizgide tutumlara sahip olarak yetişmekte ve kendi ideolojilerini benimsettiği bireylere davranış boyutunda istedikleri eylemi yaptırabilmektedirler.
Duyu organlarından beyne ulaşan verilerin yorumlanması ve anlamlandırılması sürecine algı adı verilmektedir (Atkinson, R. L., Atkinson, R. C., Smith, Benn, ve Hilgard, 1990: 156). Din, birey tarafından nasıl algılanıyorsa toplumsal hayatta da o şekilde yansıması olmaktadır (Bemholz, 2004; Juergensmeyer, 2000: 137; Sivan, 1988: 177; Testas, 2002: 162; Mayer, 2001: 363). IŞİD yaptığı propaganda ile bireylerin din algısı üzerinde oyunlar oynayarak onları istediği şekilde yönlendirmektedir. Bireyler üzerinde kendi ideolojisi çerçevesinden kurguladığı din algısını yerleştirerek din üzerinden bireyleri sömürmektedir. Din, toplum mühendisliğinde bir afyon ve propaganda aracı olarak kullanmaktadır.
Erich Fromm günümüz toplumlarının insanların kimlik, toplumsal kabul görme, sevgi ihtiyacı gibi temel ihtiyaçlarına cevap veremediğini ve bunun neticesinde de yalnızlaştığını ve yabancılaştığını belirtmektedir (Topses, 2003: 149). Ortaya çıkan bu yabancılaşma bireyde bir belirsizlik ve varoluşsal boşluklar meydana getirmektedir (Karacoşkun, 2002). Gittikçe sekülerleşen ve bireyselleşen dünyada bireyler, bu yabancılaşma ve varoluşsal boşluklarla mücadele edebilmek için bir arayış içine girebilmektedirler. Bireyler zaman zaman bu arayışlarına bir çözüm bulabilmek için IŞİD ve benzeri yeni dini oluşumlara katılmayı tercih edebilmektedirler. Bireylerin bu zaafını iyi değerlendiren IŞİD kendini İslamiyet’in yaşandığı tek bölge ve kendi din anlayışını tek hak din olarak sunarak bu boşluğu en iyi şekilde değerlendirmektedir.
2014 Haziran ayında Halep’de görev yapan bir askeri yetkili, kendisi ile yapılan bir mülakatta “Suriyeliler IŞİD’e para için katılıyorlar çünkü basit bir açıklaması var Suriyelilerin paraya ihtiyacı var.” (Lister, 2014) şeklinde olayı kendi penceresinden yorumlamıştır. Davranışçı öğrenme kuramına göre pekiştirilen davranış devam ettirilir, cezalandırılan davranış ise sönerek kaybolur (Ragland ve Saxon, 1985: 59). Örgüte katılacaklara sunulan argümanların yanında büyük bir motivasyon kaynağı olarak yüksek ücretlerin, ganimetlerin vaat edilmesi bu kişiler için örgütün cazibesini artırmaktadır. Örgüte katılanların bir kimlik arayışı ve gruba aidiyet arayışı içerisinde olduğu göz önünde bulundurulduğunda artı olarak maddi getiri de onların örgüte katılımını ve örgüt içerisinde devamlılığını pekiştiren önemli bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır.
IŞİD militanlarının örgüte katılımını ve örgütte kalmalarını sağlayan unsurlardan bir tanesi de ele geçirilen bölgelerdeki kadınların kendi inançlarına göre ‘helal’ olarak gösterilmesidir. Fethedilen bölgelerdeki kadınlar IŞİD militanları için ‘ödül’ olarak kullanılmakta ve pazarlarda köle olarak satılmaktadır. 14 yaşındaki genç kızlar IŞİD militanlarına hediye olarak sunulabilmektedir (Washington Post, 2014). Binlerce kadın IŞİD’in elinde zorla, baskıyla tutulmakta ve bunlar çoğu kez dövülmekte, işkence görmektedir. Yakalanan kızlar Musul’da Şiilere işkence yapmak için kullanılan bir hapishanede tutulmakta ve bunlara IŞİD militanlarına verilmek üzere ‘itaatkarlık’ ve ‘güzellik bakımı’ üzerine eğitimler verilmektedir. Daha sonrasında en az 25 dolardan olmak üzere IŞİD tarafından ‘koca’ları olarak tanımlanan erkeklere satılmaktadırlar (Friedland, 2015).
Stark ve Bainbridge tarafından yeni dini hareketleri açıklamak için geliştirilen göreli yoksunluk kuramına göre toplumla entegrasyonunu sağlayamayan ve manevi bir boşluk yaşayan bireyler yeni dini hareketlere yönelmektedirler. Bu kurama göre birey maddi açıdan ne kadar refah içerisinde yaşarsa yaşasın toplumla etkileşim haline geçemediği sürece içindeki manevi boşluğu dolduramayacaktır. Rasyonel seçim kuramında bu kuramın aksine ise aktörlere aktif bir rol yüklenmiştir. Bu kuramda ise bireyler bilinçli ve uzun bir araştırma sürecinden sonra kâr-zarar analizi yaparak rasyonel bir tercih sonucunda yeni dini hareketlere katılmaktadırlar (Kirman, 2010). IŞİD’in militan profili düşük sosyo-ekonomik seviyeye sahip, eğitim seviyesi düşük, dini bilgisi yüzeysel düzeyde kalan ve suç kaydı olan bireylerden oluşmaktadır. Bu nedenle örgüt mensupları üzerinde algı yönetimini etkin bir şekilde kullanan IŞİD’in düşük sosyo-kültürel seviyedeki bu militanları radikalleştirmesi daha kolay olabilmektedir (Cengiz, 2015). Bu kuramlar ile bireylerin sosyo-kültürel düzeylerine bakıldığında; bireylerin toplum tarafından kabul görmesi daha zor olmakla birlikte rasyonel olarak kabul gördüğü, maddi bir kazancının olacağı ve manevi boşluğunu doldurabileceği bir ortam olarak gördüğü IŞİD’i tercih etmektedir.
İngiliz olan IŞİD militanı Ebu Dücane ile yapılan bir görüşmede:
“IŞİD ilk olarak şehre girdiğinde insanlar bizden çok korkuyordu, fakat dört ya da beş ay sonra köy ağaları bize bağlılık sözü verdi ve yüzlerce erkek saflarımıza katılmak için gönüllü oldu.” şeklinde belirtmiştir. Kendisinin örgüte katılımını ise şu şekilde açıklamaktadır “İngiltere’den ayrılmadan önce ezilen insanlara yardım etmek isteyen sıradan bir kişiydim. Bir suçlu değildim. Herhangi bir kimseyle veya polisle hiçbir sorunum yoktu. Ama Suriye’ye gelmek benim için hiç de zor olmadı çünkü bu benim Müslümanlık görevimdi. Bizim asıl amacımız Esad, Cameron değil. Bizim geri dönme gibi bir niyetimiz yok. Vatandaşlıktan çıkarıldık ama önemli değil. Ezilen kimselere yardım etmek kırmızı pasaporttan daha önemli.” (Lister, 2014).
SONUÇ
IŞİD, tüm dünya üzerinde yaptığı eylemler ve interneti yaygın bir şekilde kullanmasıyla dünyanın dikkatini kendisi üzerinde toplamayı başarabilmiş küresel bir terör örgütü olarak kabul edilmektedir. Örgütün uluslararası düzeyde büyük çaplı eylemleri nasıl gerçekleştirebildiği ve aynı zamanda böyle bir terör örgütüne insanların ne amaçla katıldığı soruları sıkça sorulur olmuştur. IŞİD ile ilgili olarak yapılan bu çalışmada, yukarıdaki sorulara cevap bulabilmek amacıyla örgütü diğer terör örgütlerinden ayıran en önemli unsurlardan olan internet ve propaganda araçlarını ne kadar aktif olarak kullandıklarının ortaya koyulmasının gerekliliğinden hareket edilmiştir.
Örgüt genelde internet özelde ise sosyal medya, basılı yayın, radyo, görsel materyalleri kullanım tarzı ve yaygınlığı ile kendine has bir tarz geliştirmiştir. Örgütün şu an geldiği noktaya bakıldığında kullandığı bu yöntemlerde başarılı olduğu yönünde yaygın bir inanış söz konusudur. Örgüt, yapısı itibariyle diğer terör örgütlerinden ayrılmasının yanında interneti ve medyayı kullanım açısıyla da farklılıklar ortaya koymaktadır.
IŞİD, internette özellikle sosyal medyayı aktif olarak kullanmakta, bu alandaki kullanıcılara sunduğu görsel materyaller ile onların beğenisini kazanmayı amaçlamaktadır. Örgütün yayınladığı video ve resimlerin yüksek çözünürlüklü, kamera çekim açıları ve sunuş tarzlarının dikkat çekici olması propaganda faaliyetinin profesyonellerce yürütüldüğünün göstergesi olarak değerlendirilmektedir. Örgütün en çok insan kaynağını oluşturan gençler üzerinde bu tarz videolarla büyük etki yaratabileceği düşüncesi hakimdir. İnterneti en fazla kullanan kesimin gençler olduğu düşünüldüğünde, örgütün de onlara hitap edecek bu tarz görsel materyalleri fazla kullanıyor olmasının mantığını anlamak daha kolay olmaktadır.
Örgüt, yayınladığı görsel video ve basılı yayınlarla bir yandan kendi propagandasını yapmakta, diğer taraftan da Batıyı kendisine düşman unsur olarak belirlemektedir. Batının Müslümanlara yaptığını iddia ettiği baskıları görselleştirerek sunmakta, böylece Batı üzerinden bir nefret söylemi geliştirerek kendi ideolojisini yeniden üretmektedir. İdeolojisini nefret ve düşmanlaştırma üzerinden kurgulayan örgüt, hem kendi içindeki bağlılığı artırmakta hem de Batıdaki ülkelerde yaşayan bireylerin ülkelerinden kopmasını ve örgüte katılımını sağlamayı hedeflemektedir.
IŞİD, dünyada ilk kez kendisinin yapmış olduğu şiddet içeren infaz görüntüleriyle ortaya koyduğu propagandalarla dikkat çekmiştir. Örgütün video paylaşım siteleri ve sosyal medyada yer alan görüntüleri, çok fazla kullanıcı tarafından izlenmektedir. Bu videolarla örgüt, kendi oluşturduğu düşman olan Batıya gözdağı vermeyi amaçlamaktadır. Bu argümanları Batıdan alınan bir öç şeklinde sunarak, sosyal bütünleşmesini sağlamaya çalışmakta, aynı zamanda kendi topraklarında yönettiği halk üzerinde bir baskı unsuru olarak kullanmaktadır. Böylece korku egemen bir toplum yaratmayı amaçlamaktadır.
Örgüt özellikle gençlerin yaşadığı kimlik bunalımları ve manevi boşlukları iyi bir şekilde analiz ederek onlara hitap eden materyaller sunarak kendi bünyesine katmaya çalışmaktadır. Yayınladığı videolarda sözde ilan ettiği İslam Devletinden kesitler sunmakta, buradaki görüntülerde yaşanılan dostluk ve kardeşlik unsurlarını ön plana çıkararak toplumla barışık olmayan bireylerin bu ortamda sosyal birleşme yaşayabileceği ve toplumsal kabul göreceği vurgusu yapmaktadır.
Küreselleşen dünyada değişen dünya şartlarına ayak uydurabilen sosyo-kültürel ve ekonomik yapıların varlıklarını güçlendirerek devam ettirebildiklerini görmemek mümkün değil. Çalışmamız sırasında terör örgütleri dahi olsa varlıklarını sürdürebilmek ve etkin politikalar üretebilmek için değişen dünyanın şartlarına uymak zorunda kaldıklarını gördük. Dünyadaki son teknolojik değişiklikleri yakından takip ederek ayakta kalabilen diğer sosyal yapılar gibi IŞİD terör örgütü de varlığını ve devamlılığını sürdürebilmek için gelişmiş iletişim teknolojilerini kullanmaktadır. Hedef kitlesinde daha çok gençler olduğu için sosyal medyayı etkin olarak kullanmak sureti ile tüm dünyaya kısa süre içinde ulaşabilme şansını elde edebilmektedir. Bu da hedef kitlelere uygun geliştirilecek propaganda ve iletişim tekniklerinin rollünün ne derece büyük ve önemli olduğunu bir kez daha ortaya koymaktadır.
Kaynakça
Arkonaç, S. A. (1998). Sosyal Psikoloji. İstanbul: Alfa Yayınları.
Atkinson, R. L., Atkinson, R. C., Smith, E. E., Benn, D. J., ve Hilgard, E. R. (1990). Introduction to Psychology. Orlando Florida: Harcourt Brace Jovanovich Inc.
Barrett, R. (2014). Foreign Fighters in Syria. New York: The Soufan Group Report.
BBC. (2014). Islamic State Fighter Estimate Triples-CIA. 21 Kasım 2015 tarihinde BBC: http://www.bbc.com/news/world-middle-east- 29169914 adresinden alındı
Becker, O. (2014). News Vice. 24 Kasım 2015 tarihinde ISIS Has a Really Slick and Sophisticated Media Department: https://news.vice.com/article/isis-has-a-really-slick-and-sophisticated-media-department adresinden alındı
Bemholz, P. (2004). Supreme Values as the Basis for Terror. European Journal of Political Economy (20).
Berger, J. (2014). The Atlantic. 19 Aralık 2015 tarihinde How ISIS Games Twitter. adresinden alındı
Bilge Adamlar Kurulu Raporu. (2015). Terörün Geldiği Yeni Boyut: Işid Örneği. Ankara: BİLGESAM.
BM Raporu. (2014). SA933/ TG61: Birleşmiş Milletler genel Kurulu'nun (BMGK) 2170 Sayılı IŞİD Kararı.
Borins, S. (2011) “Online Adaydan Online Başkana”, Y. Devran (Ed.), Seçim Kampanyalarında Geleneksel Medya, İnternet ve Sosyal Medyanın Kullanımı, İstanbul: Başlık Yayın Grubu.
Brown, J. A. C. (1992). Siyasal Propaganda. (Çev. Y. Yazar) İstanbul: Ağaç Yayıncılık.
Brown, R. (1967). Social Psychology. New York: The Ree Press.
Carter, A. J., Maher, S., ve Neumann, P. R. (2014). #Greenbirds: Measuring Importance and Influence in Syrian Foreign Fighter Networks Report. London: ICSR.
Castells, M. (2008). Ağ Toplumunun Yükselişi Enformasyon Çağı: Ekonomi, Toplum ve Kültür. Cilt 1-2, İstanbul: İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları.
Cengil, M., ve Aydın, A. (2014). IŞİD (Irak Şam İslam Devleti): Psikopolitik ve Teolojik Bir Değerlendirme. Iğdır Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi (6), 51-63.
Cengiz, M. (2015). IŞİD Dünya İçin Neden Sürpriz Oldu? 9 Aralık 2015 tarihinde Global Politika ve Strateji: http://globalpse.org/isid-dunya-icin-neden-surpriz-oldu/ adresinden alındı
Chandrasekaran, R. (2014). Syrians to be trained to defend territory, not take ground from jihadists, officials say. 30 Kasım 2015 tarihinde The Washington Post: https://www.washingtonpost. com/world/national-security/syrians-to-be-trained-to-defend-territory-not-take-ground-from-jihadists-officials-say/2014/10/22/8ca13cf2-5a17-11e4-bd61-346aee66ba29_story.html adresinden alındı
Collins, B. E. (1970). Social Psychology. London: Addison-Wesly Publishing Cpmpany.
Dabiq. (2014). Dabiq. 1. 07 Aralık 2015 tarihinde Jihadology:
Dabiq. (2015). Dabiq. 12. 12 Ocak 2016 http://www.clarionproject.org/docs/islamic-state-isis-isil-dabiq-magazine-issue-12-just-terror.pdf adresinden alındı.
Domenach, J. M. (2003). Politika ve Propaganda. İstanbul: Varlık Yayınları,
Duman, B. (2013). Irak İslam Devleti ve El-Nusra Cephesi Birleşiyor mu? 6 Aralık 2015 tarihinde Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi: http://www.orsam.org.tr/tr/yazigoster.aspx?ID=4407 adresinden alındı
Friedland, F. E. (2015). The Islamic State. Clarion Project Raporu.
Friedman, D. (2014). The Daily News. 19 Aralık 2015 tarihinde Twitter stepping up suspensions of ISIS-affiliated accounts: experts. adresinden alındı
Gertz, B. (2014). The Washington Free Beacon. 19 Aralık 2015 tarihinde New Al Qaeda Group Produces Recruitment Material for Americans, Westerners. adresinden alındı
Holmes, O. (2014). Al Qaeda Breaks Link With Syrian Militant Group ISIL. 6 Kasım 2015 tarihinde Reuters: http://www.reuters.com/article/us-syria-crisis-qaeda-idUSBREA120NS20140203 adresinden alındı
Hunter, I. (2015). Suruc Bombings: Turkish President Accused Of Not Doing Enough To Help Kurds Fight Isis Threat Across İts Border İn Syria. 19 Aralık 2015 tarihinde The Independent: http://www.independent.co.uk/news/world/middle-east/suruc-bombings-turkish-president-accused-of-not-doing-enough-to-help-kurds-fight-isis-threat-across-10408839.html adresinden alındı
İnceoğlu, M. (2000). Algı ve İletişim. Ankara: İmaj Yayınları.
Ishaan, T. (2014). ISIS Or ISIL? The Debate Over What To Call Iraq's Terror Group. 16 Aralık 2015 tarihinde The Washington Post: https://www.washingtonpost.com/news/worldviews/wp/2014 /06/18/isis-or-isil-the-debate-over-what-to-call-iraqs-terror-group/ adresinden alındı
Juergensmeyer, M. (2000). Terror in the Mind of God; The Global Rise of Religious Violence. California: Universty of California Press.
Karacoşkun, M. D. (2002). Bireysel ve Toplumsal Çözülmede Televizyon Faktörü Üzerine Düşünceler. Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 6(1).
Karadsheh, J., Sciutto, J., ve Smith-Spark, L. (2014). How Foreign Fighters Are Swelling ISIS Ranks İn Startling Numbers. 25 Kasım 2015 tarihinde CNN News: http://edition.cnn.com/2014/09/12/world/meast/isis-numbers/index.html?iref=allsearch adresinden alındı
Kirdar, M. J. (2011). Al Qaeda In Iraq. Center For Strategic and International Studies. Washington DC: CSIS.
Kirman, M. A. (2010). Sosyolojik Teoriler Işığında Yeni Dini Hareketler. Toplum Bilimleri Dergisi, 1(3).
Korkmaz, A. (2012). Arap Baharı Sürecinde İnternet ve Sosyal Medyanın Rolü, International Symposium on Language and Communication: Research Trendsand Challenges (ISLC), 2147-2153, London.
Konstantiniyye (2015a). Konstantiniyye 1. 12 Ocak 2016 tarihinde https://archive.org/details/ konstantiniyye _1 adresinden alındı.
Konstantiniyye (2015b). Konstantiniyye 4. 12 Ocak 2016 tarihinde https://archive.org/details/ konstantiniyye _4 adresinden alındı.
Lister, C. (2014). Profiling the Islamic State Report No:13. Washington: The Brooking Instituation.
Maggie, M. (2014). Libyan City Declares Itself Part Of Islamic State Caliphate. 18 Aralık 2015 tarihinde cp24: http://www.cp24.com/world/libyan-city-declares-itself-part-of-islamic-state-caliphate-1.2093900 adresinden alındı
Mayer, J. F. (2001). Cults, Violence and Religious Terrorism: An In- ternational Perspective. Studies in Conflict and Terrorism (24).
O'Neill, P. H. (2014). How ISIS Militants In Iraq Evade U.S. Surveillance. 7 Aralık 2015 tarihinde The Daily Dot: http://www.dailydot.com/politics/isis-millitants-iraq-us-surveillance-spying/ adresinden alındı
Post, M. J. (1992). Terrorist Psycho-logic: Terrorist Behavior As A Product of Psychological Forces. W. Reich (Ed.) içinde, Origins of Terrorism Psychologes, Ideologes, Theologies, States of Mind. Cambridge: Cambridge University Press.
Prucja, N., ve Fisher, A. (2014). Is This the Most Successful Release of a Jihadist Video Ever? 02 Aralık 2015 tarihinde Jihadica:
Onaran, A. Ş. (1984). Kamuoyu. İstanbul: Haşmet Yayınları.
Ragland, R., ve Saxon, B. (1985). Invitation to Psycgolohgy. New: Scott Foresman and Company.
Roggio, B. (2007). Long War Journal. 27 Kasım 2015 tarihinde US targets al Qaeda's al Furqan media wing in Iraq. adresinden alındı
Ruthven, M. (2015). Inside the Islamic State. Review of Islamic State: The Digital Caliphate by Abdel Bari Atwan. New York: New York Review of Books.
Ryan, M. W. S. (2014). Hot Issue: Dabiq: What Islamic State’s New Magazine Tells Us about Their Strategic Direction, Recruitment Patterns and Guerrilla Doctrine. The Jamestown Foundation. 10 Ocak 2016 http://www.jamestown.org adresinden alındı
Sheera, F. (2014). Meet The 'ISIS Fanboys' Spreading The Message of Iraq's Most Feared Terror Group. 19 Aralık 2015 tarihinde BuzzFeed: http://www.buzzfeed.com/sheerafrenkel/meet-the-isis-fanboys-spreading-the-message-of-iraqs-most-fe adresinden alındı
Shirky, C. (2011). The Political Power of Social Media. Foreign Affairs, 90(1),28-41.
Sivan, E. (1988). The Holy War Tradition in Islam. Religious in Worl Affairs.
Szajkowski, B. (2011). Social Media Tools And The Arab Revolts, Alternative Politics, 3(3), 420-432.
Taşçı, Ş. (1987). Terör Örgütü Hegomanyasının Ayaklar Altına Aldığı Kitap Seçme Hürriyeti. Çlgınlıktan Sağduyuya: İtirafçılar Anlatıyor. içinde Ankara: Yeni Form Yayınları.
Testas, A. (2002). The Roots of Algeria’s Religious and Ethnic Violence. Studies in Conflict and Terrorism (25).
The Daily Telegraph. (2015). Islamic State Launches English-Language Radio Bulletins. 19 Aralık 2015 tarihinde http://www.telegraph.co.uk/news/worldnews/islamic-state/11519977/Islamic-State-launches-English-language-radio-news-bulletins.html adresinden alındı
Timeturk. (2014). Dünden bugüne Irak Şam İslam Devleti (IŞİD). 12 Haziran 2014 tarihinde Timeturk: http://www.timeturk.com/tr /2014/06/11/dunden-bugune-irak-sam-islam-devleti-isid.html adresinden alındı
Topses, G. (2003). Gelişim ve Öğrenme Psikolojisi. Ankara: Nobel Yayın Dağıtım.
Tozar, Z. (2001). Çağın Terör Olayının Ardından... Suç Beyinde Mi? Bilim ve Teknik Dergisi (407).
Usal, A., ve Kuşluvan, Z. (2000). Davranış Bilimleri, Sosyal Psikoloji. İzmir: Barış Yayınları.
Vice News. (2014). The Islamic State (Full Length) Documentary Video. 29 Kasım 2015 tarihinde Vice News: https://news.vice.com/video/the- islamic-state-full-length adresinden alındı
Washington Post. (2014). I Am A 14 Year Old Yazidi Girl Given As A Gift To A ISI Commander-Heres How I Escaped 13 Aralık 2015 tarihinde http://www.washingtonpost.com/ posteverything/wp/2014/09/10/i-am-a-14-year-old-yazidi-girl-given-as-a-gift-to-an-isis-commander-heres-how-i-escaped/ adresinden alındı
Wolfsfeld, G. (2013). Social Media and the Arab Spring: Politics Comes First, http://hij.sagepub.com/ content/early/2013/01/16/1940161212471716.
Www.statisticbrain.com/social-networking-statistics/(Erişim Tarihi: 17.10.2015).
Zelin, A. (2013). Announcement on the Publishing of al-I'tiṣām Media Foundation – A Subsidiary of the Islamic State of Iraq – It Will Be Released Via New Statement From The Global Islamic Media Front. 16 Aralık 2015. tarihinde Jihadology: http://jihadology.net/category/the-global-islamic-media-front/ GIMF. adresinden alındı
Zelin, A. (2014). The Return of Sunni Foreign Fighters in Iraq. 5 Aralık 2015 tarihinde Washington Institute: http://www.washingtoninstitute.org/policy-analysis/view/the-return-of-sunni-foreign-fighters-in-iraq adresinden alındı
Do'stlaringiz bilan baham: |