a. Belirtili İsim Tamlaması
Tamlayanı ilgi eki; tamlananı da iyelik eki almış isim tamlamasıdır. Tamlayan tamlananın kime ya da neye ait olduğunu kesin olarak bildirir. Tamlayanda veya tamlananda belirsizlik yoktur. Yani belirli bir şey yine belirli bir şeye aittir. Ama bu aitlik geçicidir. Yani aynı tamlanan başka isimlerle de tamlanabilir.
“Sınıfın kapısı” dediğimizde nerenin kapısı, hangi kapı olduğu kesin olarak bilinmektedir. Ama “sınıf kapısı” tamlamasında nerenin, neyin kapısı, hangi kapı olduğu kesin olarak bilinmemektedir.
Sen bu avizenin altında, bürünmüş kanına,
Uzanırken gece mehtabı getirsem yanına,
Baka kalırım giden geminin ardından.
Beyaz bir ay doğuyor fıstıkların arkasından
Kalbinin vuruşundan anlıyorum;
İstanbul'u dinliyorum.
Kendimi kaptırarak tekerleğin sesine
Uzanmışım, kalmışım yaylının şiltesine,
Bir noktada birleşmiş vatanın dört bucağı
Gurbet çeken gönüller kuşatmıştı ocağı
]Belirtili isim tamlamalarında tamlayanla tamlanan arasına kelime(ler) girebilir. Bunların bir kısmı karma tamlama olarak bilinir:
oğlumun yıllar önce alınan kazağı.4[4]
Çocuğun minik elleri
Şehrin günlerdir akmayan suları
İhtiyarın bir kış gecesi ölümü
Üsküdar’ın dost ışıkları
Kocaman bir masası ve koltuğu vardı annemin.
Arkadaşımın bitmek bilmeyen aile sorunları beni üzüyor.
Serinliğini hissettin mi rüzgârın?
]Belirtili isim tamlamasında, tamlayanla tamlanan şiir ve konuşma dillerinde yer değiştirebilir:
Cevabı yok geçmişime yönelttiğim sorularımın.
Kocaman bir masası ve koltuğu vardı annemin.
Serinliğini hissettin mi rüzgârın?
Su mudur sadece derdi milletin?
Sırtına Sakarya’nın Türk tarihi vurulur.
Karanlık sokaklarına dalarak şehirlerin
Dante gibi ortasındayız ömrün.
Kimse duymaz çilesini tütmeyen ocakların.
Bıraktım ardını yıllarca koştuğum hevesin.
Tahsilin ticarette yeri yok.
]Tamlanan sıfat-fiil veya sıfat-fiil grubu da olabilir. Tabi bu isim tamlamaları ya isim olarak kullanılacaklardır ya da bir simin sıfatı olarak.
Bingöl çobanlarının / koyun otlatırken çaldıkları
Tyn. Tnn.
Asabî bir ağırlığın / göğsümden yükseldiği (an)
Tyn. Tnn.
Çılgın fırtınaların / döve döve yosunlattığı (kayalar)
Tyn. Tnn.
Parçaların / hızla kayarak etrafa yayıldığı(nı)
Tyn. Tnn.
Buradan şu sonucu çıkarabiliriz: İlgi eki almış olan bütün kelimeler ve kelime grupları tamlayan, iyelik eki almış bütün kelimeler ve kelime grupları da tamlanandır.
]Tamlayan ya da tamlanan söylenmemiş olabilir.
Genellikle tamlayanı zamir olan tamlamaların tamlayanı düşer. Bu yüzden iki isimden de zincirleme tamlama oluşabilir:
Konuşması herkesi rahatsız edersi.
Yürüyüşünde de bir asalet vardı.
Kalemimin ucu bitti. Benim kalemimin ucu:
Karşılıklı konuşmalarda tamlayan da tamlanan da düşebilir:
─Şu gelen kimin kızı?
─Hüseyin’in (kızı)
─Bu bey Ali’nin nesi?
─(Ali’nin) Amcası.
Tamlanan tekrardan kaçınmak için söylenmeyebilir.
Bu ev bir zamanlar bizim(evimiz)di.
]Bazen tamlayan bir şeyin değil de bir niteliğin kime ait olduğunu bildiriyor olabilir:
öğrencinin çalışkanı,
sporcunun zekî, çevik ve ahlâklı olanı...
]Senli benli konuşmalarda “koca, karı, oğul” gibi kelimeler ve iyelik ekleri düşebilir:
Emine’nin oğlu Duran→Emine’nin Duran.
Asımoğulları’nın Ali(si)
Bizim evimiz→bizim ev
]“-den” eki tamlayan ekinin yerini tutabilir:
öğrencilerin bazıları→öğrencilerden bazıları
onların biri→onlardan biri
]Tamlayan ekinin ikiden fazla tekrarı anlatım bozukluğuna yol açar.
Masanın ikinci çekmecesinin kulpunun koptuğunu biliyorum.
Pencerenin kenarının tamirinin yapılması gerekli.
b. Belirtisiz İsim Tamlaması
Tamlayanın ek almadığı, tamlananın da belirtili isim tamlamasında olduğu gibi iyelik eki aldığı isim tamlamasıdır.
Tamlayan ek (ilgi eki) almadığı için, yani tamlananın kime ya da neye ait olduğu tam olarak bilinmediği için belirtisiz denmiştir. Ama tamlanan ile tamlayan arasındaki ilişki daimidir.
“Sınıfın kapısı” dediğimizde nerenin kapısı, hangi kapı olduğu kesin olarak bilinmektedir. Ama “sınıf kapısı” tamlamasında nerenin, neyin kapısı, hangi kapı olduğu kesin olarak bilinmemektedir. Herhangi bir kapı var elimizde; bu kapının hangi sınıfa ait olduğunu bilemiyoruz; bilinen tek şey bu kapının genel anlamda sınıfla ilgili olduğudur. Kapı herhangi bir kapıdır; sınıf da herhangi bir sınıf... Yani bir genelleme söz konusudur.
Çoban çeşmesi, hayal iklimleri, ahududu şerbeti...
]Belirtisiz isim tamlamasında tamlayan ile tamlanan arasına kelime girmez. Aşağıdaki gibi kurulan tamlamalar yanlıştır.
Konya eski milletvekili, Millî Eğitim eski Bakanı...
]Tamlayan ile tamlanan yer değiştirmez.
]Belirtisiz isim tamlamasında tamlayanın çeşitli görevleri vardır:
Tamlananın türünü, kime ya da neye özgü olduğunu bildirir:
misafir odası, kömür sobası, ev terliği, çiçek saksısı, masa örtüsü...
otobüs bileti, coğrafya kitabı, kadın çorabı...
Tamlananın neden yapıldığını belirtir:
kök boyası, biber dolması, gül kurusu, pirinç pilâvı, peynir tatlısı...
Tamlananın çıktığı, yetiştiği, ait olduğu yeri belirtir:
Bursa şeftalisi, Amasya elması, İzmir üzümü, Bağdat hurması, yer elması, ağaç mantarı, su yılanı, dağ keçisi...
Sokak çocuğu...
Tamlananın neye benzediğini belirtir:
dil peyniri, parmak üzümü, dil balığı...
Tamlananın mesleğini ve görevini belirtir:
kayıt memuru, temizlik işçisi, fizik öğretmeni, ev kadını, okul müdürü, daire başkanı...
Tamlananın nedenini belirtir:
sel felâketi, deprem yıkıntısı, kaza kurbanı...
Tamlananın zamanını bildirir:
yaz yağmuru, sabah kahvaltısı...
Tamlananın yapıldığı aracı bildirir:
telefon görüşmesi, çöp kebabı...
]Belirtisiz isim tamlaması şeklinde özel yer adları vardır:
Konya Ovası, Topkapı Garajı, Taksim Meydanı, Boğaziçi Köprüsü, Çanakkale Köprüsü, Ankara Kalesi...
Birinci unsuru özel isim olan tamlamalar, şekil bakımından belirtisiz oldukları hâlde, anlam bakımından belirtili isim tamlaması özelliği taşır.
“İstanbul şehri, Türk Dili, Tuz Gölü”
Birinci unsuru cümle olan tamlamalar da anlam bakımından belirtili sayılırlar.
“Ben başaramam” sözünü bir tarafa bırak.
Ortalık bir anda “isteriz” nidalarıyla inledi.
Kiralıktır levhası
Birleşme aşkın mezarıdır iftirası
Not: Günümüzde bu tür tamlamalar, tamlanansız kullanılmaktadır ki bu, yanlış bir tutumdur.
“Ben başaramam”ı bir tarafa bırak.
Ortalık bir anda “isteriz”lerle inledi.
Herkes birbirine “şimdi ne yapacağız”ı soruyordu.
]Kimi belirtisiz isim tamlamaları bitişik yazılır:
hanımeli, yüzbaşı, aslanağzı, yavruağzı...
]Bazılarında da tamlayan çoğul eki alabilir:
öğretmenler odası, erkekler hamamı, kadınlar hamamı, karılar koğuşu...
]Bazı belirtisiz isim tamlamaları belirtili yapılabilirken bazıları yapılamaz.
Kapı kolu kapının kolu olur
Telefon görüşmesi telefonun görüşmesi olmaz
Yaz yağmuru yazın yağmuru olabilir
Çöp kebabı çöpün kebabı olmaz
Misafir odası misafirin odası olmaz
]Belirtisiz bir isim tamlaması, belirtili isim tamlamasında tamlanan olarak görev yaptığında, kendi iyelik ekini değil, ana tamlamanın iyelik ekini taşır.
Çamaşır makinesi benim çamaşır makinem
Şiir dünyası onun şiir dünyası
]Bazı belirtisiz isim tamlamaları, iyelik eki olmadan kullanılır. Bu durum Türkçeye aykırıdır.:
Şiş kebap(kebabı), Gönül Sokak(Sokağı), kestane kebap(kebabı), Çiçek Otel(Oteli)...
İsim tamlamalarını, tamlayanın ilgi eki alıp almamasına göre belirtili ve belirtisiz olmak üzere ikiye ayırmıştık. Bunların dışında üç isim tamlaması çeşidinden daha bahsedilebilir:
Takısız isim tamlaması
Zincirleme isim tamlaması
Karma tamlama5[5]
Do'stlaringiz bilan baham: |