L gece romaninda

hilafetin  kaldırılması

”dır.  Hilafet  makamının 

kaldırılması, laiklik  ilkesinin  bir tezahürüdür.  Eserde Şahin  Efendi, bunu  doğrudan  II.  Abdül-

hamit’e hakaret ederek yerinde ve uygun bir uygulama olduğu düşüncesini hissettirir: 

 

 

“ İstanbul, zevkten ve eğlenceden başka bir şey düşünmüyordu. Koca memlekette can ve 

yürekten bir ‘Allah’ diyen kalmamıştı. Onları Hak yoluna sevk etmek vazifesiyle mükellef olan 

ulema,  baştan  başa  cahil,  korkak,  menfaatperest  ve  müfsitti.  Halife-i  Resulullah  olan  adam, 

zalim ve ahlaksızdı.” 

(

Güntekin, 2011:33)

 

 

Halifelik makamındaki kişinin ne kendine ne de tebaasına bir hayrı kalmamıştır. Kendi-

si ahlaksız ve zalimdir. Hilafet makamı kirlenmiş, vazifelerini yerine getiremez bir hale gelmiş-

tir.  Eserde,  “laiklik”  ilkesinin  birinci  adımı  olan  “hilafetin  kaldırılması”  inkılâbı,  yerinde  bir 

uygulama olarak gösterilir.  

 

Deli Necip’e göre 

“Yunan’ı Anadolu’nun göbeğine kadar getiren padişahlar ve softa-

lardır

.” Halk, nasıl Yunanlıları yedi düvelin desteğine rağmen Anadolu’dan söküp atmaya kadir 

olursa mutlaka padişahların ve softaların pabuçlarını da ellerine verir. Deli Necip'e  göre, padi-

şahlar ve din adamları vatan hainidir.