(Gürpınar,2011:111)
Reşat Nuri Kelami Baba türbesinin yanması hadisesini anlattığı bölümde türbeyi tanı-
tırken onu enbiya tarihi müzesine benzetir. Fakat bu benzetmeyi yapma amacını anlatırken yine
alaycı bir üslup kullanır:
"Orada kocaman bir kemik vardı ki, Yunus Peygamberi yutan balığa, bir sopa vardı ki
Hazreti Musa'ya ait olduğu söylenirdi. Yine orada Hazreti Nuh'un gemisinden kopmuş bir tahta
parçasıyla Eyüp Peygamber'in fukaralığı zamanında üstünde yattığı kerevet görülüyordu. Mis-
kinlik, uyuz gibi hastalıklara tutulanlar bu kerevetin üstüne bir kere yattıkları gibi, Allah'ın
izniyle bir hafta içinde tertemiz olurdu."
Do'stlaringiz bilan baham: |