Uluslararası Yaylacılık ve Yayla Kültürü Sempozyumu, 26 - 28 Eylül 2019 - Giresun
International Symposium on Transhumance and Upland Settlement Culture, 26
th
- 28
th
of September 2019 – Giresun
257
Alpi
Sarhad Yaylağı
Gödel Köyü halkı
Sartı
Sarıklu Cemaati
Yaylağı
Mevlana Mahmud Çelebi Efendi tasarruf
etmektedir
Körpeler
Saruçiçek Yaylağı
Köy halkından Emin, Abdullah ve Hacı Seydi
yaylamaktadırlar.
Saraycık
Sulusekü Yaylağı
Hüseyin oğlu Seyfi
Karasu
Yalıncıkçayı
Yaylağı
Benlüşeyh isimli bir kişinin çocukları Mahmud
Çelebi, Ahmed Çelebi, Ali Çelebi, Mustafa ve
Halim tasarruf etmektedir
Arazya
Yaylacık Yaylağı
Köy halkı
Karasu
Zimmiyan Yaylağı
Köyün zimmilerine
Yukarıdaki tablodan da anlaşıldığı gibi, yaylaklar, öncelikle köy halkı ve köy
halkından bazı şahıslara tahsis edilmiştir. Daha sonra çeşitli konar-göçer cemaatlerin
yaylakları kullandıkları anlaşılmaktadır. Bunlar arasında Karaevli, Çavundur, Kalafat,
Ömerlü, İsa, Başmakçılar ve Keçiçamlı cemaatleri bulunmaktadır. Bir köye kayıtlı bulunan
bir yaylağın başka bir köy halkı tarafından kullanılmasına da izin verilmiştir. Örneğin Alpi
köyündeki Sarhad Yaylağı, Gödel köyü halkının kullanımına açılmıştır.
Evkaf defterinden elde edilen veriler doğrultusunda bazı yaylakların gelirlerinin
çeşitli vakıflara gittiği anlaşılmaktadır. Yaylaklar ve gelirlerinin sarf edildiği vakıflar
şunlardır: Çal Yaylağı gelirleri, Atabeygazi Cami ve Medresesi Vakfı’na, Kiliseseküsü
Yaylağı geliri Dede Sultan Zaviyesine, Kuyucak, Beyler ve Saraylı yaylaklarının gelirleri
Kastamonu’da yer alan İsfendiyar Bey Evkafı’na, Bağluca, Paşa, Gökyar, Bayramluca,
Darıyurdu, Ballu ve Sartı yaylaklarının gelirleri yine İsfendiyar bey Zaviyesine gitmektedir.
Tosya’da bulunan Mirşah Zaviyesi Vakfı’na ise Elmacık, Maksudseküsü, Ilıcalı,
Suluçemen, Kayalatı, Dereçayır, Karabalçık, Uçbeyli, Koyunhasan yaylaklarının gelirleri
tahsis edilmiştir.
Yaylağı kullananlardan yılda bir defa olmak üzere kaynaklarda, “yaylak resmi”,
“resmi merâi”, “otlak resmi” olarak geçen bir vergi alınmıştır. Sürülerini başka tımar
sahibinin topraklarında ya da mirî yaylaklarda otlatan sürü sahipleri ve göçebe Yörüklerden
sürü başına bazı yerlerde koyun başına alınan vergiye yaylak resmi adı verilmektedir. Bazı
yerlerde 300 koyun bir sürü hesap edilip bir sürüden bir koyun alınırken, bazı yerlerde
sürüler derecelendirilerek 10 ile 20 akçe arasında yaylak resmi alınmıştır (Çağatay, 1947, s.
510). Değerlendirilen yıllarda Kastamonu kazasının yaylaklarından alınması öngörülen
yaylak resmi miktarları şöyledir: 1487’de 19 yaylaktan 917 akçe; 1560’da 23 yaylaktan 875
akçe; 1582’de 42 yaylaktan 1387 akçedir.
1487 ile 1582 yılları arasında Kastamonu kazasının 23 köyünde 61 yaylak adına
rastlanmıştır. İki yaylak ta herhangi bir köye bağlı değildir. Böylece bu yıllar içinde
değerlendirilmeye alınan yaylak sayısı 63’tür. 1487 tahririnde 19 yaylak bulunurken, 1560
tahririnde 23 yaylak ve 1582 tahririnde 42 yaylak tespit edilmiştir. 1560 yılına ait mufassal
tahrir defterinin bulunmaması bu yıldaki yaylak sayısı konusunda net veriler elde edilmesini
258
Uluslararası Yaylacılık ve Yayla Kültürü Sempozyumu, 26 - 28 Eylül 2019 - Giresun
International Symposium on Transhumance and Upland Settlement Culture, 26
th
- 28
th
of September 2019 – Giresun
zorlaştırmaktadır. Bu 23 yaylak, evkaf defterindeki verilerden elde edilmiştir ve geliri çeşitli
vakıflara ayrılan yaylaklardır. Bu verilerden hareketle yaylak sayısının her geçen yıl arttığı
söylenebilir. Her ne kadar 16. yüzyılda tarım arazileri otlaklar aleyhine artış gösterse de ve
konar-göçerler yerleşik hayata geçseler de Kastamonu özelinden hareketle Anadolu’da her
zaman yaylacılığın önemini koruduğu ortaya çıkmaktadır.
Do'stlaringiz bilan baham: