g) Yük taşıma
İster odun, ister ot, isterse gübre yükü olsun, yük taşımayla ilgili işler genel olarak
kadın işi olarak algılanmaktadır. Bununla birlikte erkeğin yardımcı olması beklenen
sahaların başında da yük taşıma gelmektedir. Odun taşıma konusunda erkeklerden fazla bir
destek görülmediği ifade edilmiştir: “Erkek geldi mi atar omzuna bir odun gider. Kadın taşır
yükü…” (K,75)
Yük taşıma işinde de diğer işlerde olduğu gibi, gerek erkekler, gerekse kadınlar
tarafından kullanılan anahtar kelime “yardım etmek” ifadesidir. Kadınlar, erkeklerin yük
taşıma gibi ağır bir yükü karısına yakıştırmasıyla değil, bu işte ona “yardım etmemesiyle”
ilgili serzenişte bulunmaktadır. Geçmişten örnek olarak anlatılan, oysa bugün de
gözlemlenebilen şu tablo, yörede oldukça meşhurdur: “Adam önde dimdik yürüyor. Karısı
onun gerisinden, sırtında yük. Kadın iki büklüm. Hava sıcak. Sonra adam terliyor bir de
ceketini atıyor kadının yükünün üzerine. Kadın taşıyacak.” Kocasıyla veya çocuklarıyla
birlikte oduna giden kadınlar ip, balta, tahra gibi malzemeleri ve azığı kendisi taşımaktadır.
Erkeğin yük taşıması omzunda mertek taşıma şeklinde olmaktadır. Sırtta yük taşıma,
erkeklerde nadir gözlemlenmektedir. Erkekler tarafından yük taşımada kadına “yardımcı”
olmak, hem eleştirileri göze almak hem de kadına bir lütuf olarak görülmektedir. Geçmişte
dedesinin ninesiyle birlikte yük taşımaya, oduna gittiğini gururla anlatan bir katılımcı (E,
78), dedesinin bu yüzden çok eleştirildiğini, “Böyle adam olur mu!..” gibi küçümsemelere
maruz kaldığını anlatmıştır. Dedesinin dik bir duruş sergilediğini söyleyen katılımcının
dedesinden aktardığı şu söz, işbölümü açısından bir adalet düşüncesinin geliştiğini
göstermektedir: “Senin sırtında yük, benimkinde yok! Öyle şey olur mu?”
Erkekler ot yükü konusunda olumsuz görüş bildirmemiştir. Gübre taşımanın ise
erkeklerin kabulde zorlandığı bir iş olduğu görülmektedir. Esasen yaylacı kadınların kendi
çocuklarına da yaptırmaya kıyamadığı bu işe dair erkeklerden beklentileri zayıftır. Gübre
taşıma, evin kadınına (geçmişte gelinlere) ait bir iştir ve el arabasıyla gübre taşıyarak
annesine veya eşine yardım eden erkekler nadiren gözlemlenmektedir. Gübre taşımak
konusunda kadınlardan “Şimdi erkekler de taşıyabilir aslında. El arabası var.” şeklinde
yorumların gelmesi, sırtta yük taşımakla ilgili algıyı yansıtmaktadır. Her odunun omuzda
taşınamaması, eğimli bahçeler için el arabasının yeterli olmaması ise işin bir başka yönüdür.
Do'stlaringiz bilan baham: |