2. Günlük Yayla İşlerinin Değerlendirilmesi
Günlük işlerin kadın işi mi yoksa erkek işi mi olduğunu görüşürken, “genel kanaat”
sorulmadığı halde kadınlar da erkekler de genel kanaati ifade etme gereği duyarak daha sonra
kendilerinin bu kanaate uymadığını belirtmiştir. Bu, yöre halkının geleneksel algıyı doğru
bulmadığını, en azından sorguladığını, sorgulanmasını istediğini yansıtan bir durumdur.
Yayla işlerinde erkeğin dahlini “istenen, güzel bir şey” olarak değerlendirenler
çoğunluktadır. Ancak erkeklerin birkaç işe dahil olmasını“Daha ne yapacaklardı?” şeklinde
savunan erkekler ve kadınlar da vardır.
a) Ahır işleri
Erkeklerin “en zor işler” olarak gördüğü ahır işleri, aynı zamanda erkeklerin pek
bilmediği işlerdendir. “Erkekler ve ahır işi” konusunda “Yapabilir ama yapmaz” görüşünü
paylaşan kadınlar, bu işin yeni nesilde en kabul edilemez iş olduğunu düşünmektedir.
Kadınlar için de ahır işleri, ezici bir durum olarak algılanmaktadır. “Ahır çıkarmak burada
kadın işi. Yakışmaz ama bize yakıştırılmış. (K, 70) “Adam ahıra girer mi”(K, 65) “Ahır işine
yalan yok ben giremem. Ahır karıların işidir.” (E. 44) “Şimdi kızlara desen gel yayla işi et,
gir ahıra. Aklına gülerler.”(K.76) “Bütün yaz yaylada durduğu halde neden yaylacılık
yapmak istemediğini” “Kibarlıktan”(K, 55) diyerek açıklayan kadın da aslında ahır işlerinin
hor görülüşünü, şehirli davranışlara uymadığını ifade etmektedir. Dahası, kendi
çocuklarının, gelinlerinin bu işi yapmasına kıyamayan kadınlar vardır. Çünkü bu iş
“kebrelerin –gübrelerin- içinde kalmak” olarak tanımlanmaktadır. “Ben kalmışım
kebrelerin içine. Gelinim niye kalsın? Ben kebrelenmişim diye onun da mı kebrelenmesi
gerek. Aman aman etmesin kimse bizim gibi etmesin.” (K, 75)
Ahır işleri ağırlıklı olarak kadın işi olarak algılanmaktadır. Diğer işlere olumlu
yaklaşan iki erkek de “Ahıra ben giremem, o iş kadın işi.” demiştir. Erkekler için ahır işi bir
mecburiyet halinde yapılabilir görülmektedir. 85 yaşında olan hanımının artık sağlığının
elvermediğini anlatan, yıllardır işleri eşiyle yürüten bir yaylacı erkek, “ahır işlerini
kendisinin yapmak zorunda” kaldığını, yaylacılığı bitireceklerini söylemiştir. Ahırda yapılan
işlerden olan süt sağmak, erkeklerin genelde hiç bilmediği bir iştir. Ancak “belki yaparım”
diye bu işi öğrenmeye çalıştığını ancak başaramadığını ifade eden erkekler olmuştur.
Yaylacı kadınlar süt sağma işini kendi çocuklarına yaptırmakta bile zorluk çekmektedir.
214
Uluslararası Yaylacılık ve Yayla Kültürü Sempozyumu, 26 - 28 Eylül 2019 - Giresun
International Symposium on Transhumance and Upland Settlement Culture, 26
th
- 28
th
of September 2019 – Giresun
Erkekler ise kadınlara bu işi yapabileceği konusunda güven vermemektedir. Evin kadını
başka işleri için yaylayı birkaç günlüğüne bıraktığında süt sağma işini de komşusuna
ısmarlamaktadır. Komşu ilişkilerinin en önemli yönü çobanlık ile süt sağma sorumluluğu
olmaktadır.
Do'stlaringiz bilan baham: |