Kitap Kapağı. cdr

Otlattım sığırları 

Bizim böyük yaylada 

Yârim gitti askere 

Aklım hep kaldi onda (Çelik, 2005: 244)  

 

Yaylanın çimeninde 

Kuzi yayarim kuzi 

Yedin bitirdin beni 

Seni gavurin kızi (Çelik, 2005: 396)  

 

Yaylacılığın  ve  yayla  hayatının  esasını  hayvancılığın  oluşturduğunu  yukarda 

söylemiştik.  Burada  sığırların  ve  koyunların  otlatılması,  onların  bakımı,  onlarla  meşgul 

olunması yayla insanını en fazla meşgul eden uğraşıların başında gelmektedir ve bunun da 

mânilere yansıdığı görülmektedir.  

 

Bu şenlukler bitecek 

Yaylâ issuzlenecek 

---

186 

Uluslararası Yaylacılık ve Yayla Kültürü Sempozyumu, 26 - 28 Eylül 2019 - Giresun  

International Symposium on Transhumance and Upland Settlement Culture, 26

th

 - 28

th

 of September 2019 – Giresun 

 

Basduğumuz topraklar 

Ustumuze dönecek (Duman, 2011: 70)  

 

Kadırganın başında 

Ediyorlar donanma 

Öyle bir güne geldik 

Babana da inanma (Çelik, 2005: 261)  

 

Yaylanın çimeninde 

Oyun oynarım oyun 

Bu ne kadar güzellik 

Hep böyle midir soyun (Çelik, 2005: 478)  

 

Yaylanın çimenine 

Mile oynarım mile 

Sarsam seni sırtıma 

Yayuk ibilan bile (Çelik, 2005: 302)  

Yayla hayatı içerisinde insanların zaman zaman bir araya gelerek eğlenmeleri ya da 

sonraları  belirli  bir  takvime  bağlanan  yayla  şenlikleri  ve  çeşitli  kutlamalar  yaylacılığın 

olmazsa  olmazıdır.  Bu  birlikteliklerin  elbette  sosyal  ve  kültürel  yönü  vardır.  En  azından 

birlik ve beraberlik işlevini de gördüğü muhakkaktır. Bu birlikte eğlenme geleneğine yörede 

“donanma” adı da verilmektedir. Ayrıca daha çok çocukların ilgisini çeken mile oyunu ve 

büyüklerin  ilgisini  çeken  “horon”  oyunu  bu  eğlenceliklerin  başında  gelmektedir.  Yine 

yörede sözlü kültürün üretilmesinde önemli bir işleve sahip olan yayık yayma geleneğine de 

burada bir gönderme yapıldığı görülmektedir.  

Ismarladılar beni