Yolculuk
B
ir ses: ‘‘Bugün dünyadaki son günün.’’
Bir ses: Bugün dünyadaki son günün
Şaka mı bu?
Hey kimsin sen?
Bana bak, böyle bir şeyi sen nereden biliyorsun hem
Beni rahat bırak, git başımdan!
*
*
*
*
*
(2 saat sonra)
Orada mısın?
Konuşsana benimle...
Hey sana diyorum.
Nereye kayboldun hemen, gerçekten son günüm mü?
Konuş benimle lütfen...
*
*
*
*
(5 saat sonra)
Duymuyor musun beni?
Bu yaptığın ne şimdi?
İnanmıyorum sana.
*
*
*
*
(7 saat sonra )
Off! Tamam inanıyorum.
Peki neden ben?
Benim yapacak işlerim var henüz.
Ne olur ben daha sonra öleyim!
Bir ses daha: Olmaz, sıra sende!
(10 saat sonra)
Konuş benimle
Neden ben? Neden ?
Hem benim çocuklarım var, daha çok küçükler.
77/272
Ben ölmesem olmaz mı?
Hem kim bakar çocuklarıma.
Bensiz ne yaparlar?
Konuşsana...
Ses devam eder: Öldüğünde bunları düşünmeyeceksin.
Bu dünyadaki herkesi unutacaksın.
(14 saat sonra)
Ölmek istemiyorum.
Ben burada çocuklarımla kalmalıyım.
Ses devam eder: Neden peki?
Benim yapacak çok işim var.
Daha evimin kredi borcu bitmedi.
Bir de araba aldım, ağız tadıyla kullanamadım bile...
Hem ben bir öğretmenim, daha yetiştireceğim çok insan var.
Çocuklarım da ufak anlıyorsun değil mi?
Ölemem ben, işlerim bitmedi bu dünyada.
Çocuklarım büyüsün, torunlarımı göreyim.
Hak ediyorum bunları, ben hep onlar için çalıştım.
Bana bunu yapmayın, yaşamak istiyorum.
78/272
Ses devam eder:
Bu dünyada hiç kimse işlerini tamamlayamaz, çünkü işleri bitmez. Hem çok
yorgun görünüyorsun. Biraz uyusan iyi olacak.
(23 saat sonra)
Ses tekrar duyulur: Uyansan artık...
Hey! Ne kadar kaldı? Neden uyuttun beni?
Ses devam eder: Sadece bir saatin kaldı.
Artık hep beraber olacağız.
Yanıma geldiğinde cennetimi gördüğünde
Hiç dönmek istemeyeceksin bu dünyaya...
Nasıl bu kadar çabuk geçti zaman? Nasıl bitti koca bir gün?
Ses devam eder:
Biten bir gün değil, bir hayat ve arkanda kalanları düşünme sakın. Ben onlara
bakacak birilerini bulurum, bana inan.
Benim ölmemem lazımdı. Çocuklarım daha çok ufaktı. Ölmemem lazım, öl-
mek istemiyorum...
Zaman dolmuştur ve rüya biter. Genç öğretmen uyanır. Çocuklarının odasına
gider, oğluna ve kızına sımsıkı sarılır. Onlara güzel bir kahvaltı hazırlamak için
evden çıkar. Yan komşusunun kapısının önünde birçok ayakkabı vardır ve kapı
79/272
aralıktır. Sabaha karşı vefat etmiştir yan dairede oturan öğretmen komşusu. İki
çocuk bırakmıştır arkasında kimsesiz.
Bu iki çocuğun önce babaları, hemen ardından anneleri ölmüştür. Şimdi yurda
verileceklerdir. Ne dedeleri ne nineleri ne de bir akrabaları vardır. Rüyanın
etkisinde kalan öğretmen o çocukları alır ve kendi evlatlarından ayırmadan
büyütür.
O an, rüyasındaki sesi tekrar duyar:
Biten bir gün değil, bir hayat ve arkanda kalanları düşünme sakın. Ben onlara
bakacak birini tanıyorum, bana inan.
Hayat böyle bir şeydi. O her şeyi bizden daha iyi biliyordu. A ve B’nin bir
açılımı da Anne ve Baba’dır. Evlat insanın gözünün bebeğidir. Baba gözkapağı,
anne kirpiktir. Öyle korunur o çocuklar...
80/272
Do'stlaringiz bilan baham: |