3.1.13.
İki Kayıp (1920)
Son yıllar, Özbek gençliğinin, terekkiperverliğinin oldukça çalışkan, temiz kalpli
delikanlılarını, yer âlemine çekip aldı. Hepsini bir bir sayıp hatırlamak bu zamanda
mümkün olmadığı için biran düşününce Alamuf, İsmailzade, Sultanuf, Sabir Gafur ve
diğerlerinden müteşekkil bir ipe dizilmiş sedef tanelerini görmek mümkün. Mahmudhoca
babamız ile Muftizade Abdirrahman ve Azancanlar sedef tanelerinin imamıydılar.
Özellikle Mahmudhoca babamız ile aynı mevkide olan Mirza Fazil (Oş’lu) tarihimize
dönüp baktığımız her anda yokluklarını hissettiriyorlar.
Zamanında çarın demir yumruklu yaratıklarıyla mücadele devrinde, bu bir avuç
kahramanlar, ne samimi ne sadık yiğitlerdi. Ölenlerin yerine yüzlerce binlerce yardımcı
yetişip, kalbimize ümit ışıkları yağdıran gecelerde de gidenlerin hatıraları çok acı ve
zehirli bir şekilde etki etmektedir.
Hokand’dan gelen bunun gibi yiğitlerden biri, yine iki yol arkadaşının aramızdan
ayrıldığını haber verdi. Yakın zamanda Hokand ve genel olarak Fergana gençlerinin
39
Gazi Yunus (1893-1939) – 20’li ve 30’lu yılların en aktif bilgelerinden, gazeteci, drama yazarı,
“Muştum” dergisini oluşturan ve ayağa kalkmasında A. Kadiri ve Çolpan ile yüz yüze çalışan emektar
insan. G. Yunus Firdevs’inin “Şehname ”si temelinde “Dahhok Moron” piyesini yazan ve kendi zamanında
geniş şöhret kazanmış. Yasak kurbanlarından.
40
“Hint Devrimi” – Fıtrat’ın “Hint Devrimcileri” eseri göz önünde bulundurulmakta.
133
büyük babaları, dedeleri, konumunda olan âlim Yoldaş Mavlaviy ile çalışkan gençlerden
ve terakkiperver şairlerden İbrahim (Davran) vefat etmişler.
Âlim Yoldaş Mavlaviy, Türkistan ve genel olarak İslam âlimlerinin gerçeğe karşı
kör olmalarından etkilendiği halde, tabiatı gereği diğer gençler gibi onlarla mücadeleden
aciz olduğundan bir köşede yalnızlık çekip, ölüp giden âlimlerdendi. Hokand’daki “usül-
i cedit” hareketine başından beri katılan bu muhterem zat, özgür fikirli ve rind
,
kalender
bir kişiydi. Kendi son zamanlarına kadar ders anlatmayı bırakmamış olsa da, diğer büyük
hocalar gibi bu vasıtayla Katun hazinesini toplamak gibi bir yola da girmemişti. Önceden
beri fakir ve yoksullarla yaşamış, öldüğünde de miras adına da bir şey bırakmamış. Hatta
kendisi hastayken… tedavi bile olmamış ve üstelik istememiş.
Vatanımızın cahilliğin peşinden giderek vardığı yolun sonunun nasıl korkunç
olduğunu artık derin düşünüyordu. 1913–1914 yıllarında ziyaretine gittiğimde bu
meseleden çokça konuştu “Ben bu gidişatımızdan çok korkuyorum”, demişti. O zamanki
durumu ve şartları iyi bilen kişiler bu sözün dehşetini çok derin düşünüyorlardı. 63
yaşında vefat eden bu zat, Arap Edebiyatının büyük âlimlerindendi. Bu edebiyat
tartışmaları arasında “Sovyet” editörü Hafız Rıza ile tartışmaları vardı. Türkçe (Özbekçe)
ve Farsça şiirlerde söyler, şiirde (Cavid) adını kullanırdı.
Merhum, Hokand gençleri tarafından şerefine layık bir şekilde defnedilmiş ve
eserlerini incelemek için genç âlimler tarafından 3 kişilik bir heyet meydana getirilmiş.
İbrahim Devran (Azamhan İbrahim oğlu), 48 yaşında vefat etmiş. Bu yiğit Hokand
gençleri arasında neşriyat işleri ile tanınan bir kişi olup inkılaba kadar Hokand’da yeni
kitaplar ve gazeteler dağıtır, yazarlık ile uğraşırdı. Onun “Milliy Jumnoqlar” [Milli
Bilmeceler] ve “Eş’ar-i Nisvan” [Kadınların Şiirleri] adlı basılan iki eseri vardır. İlki
bizim milli bilmecelerimizi toplayan bir eser, ikincisi de Özbeklerin içinden yetişen bazı
şairlerin şiir mecmuasıydı. Büyük öneme sahip olan sonuncu eser, ne yazık ki kimse
tarafından bilinmemektedir. Hâlbuki Arbabî tarafından incelenmiş bir eserdi.
Merhum, resme de hevesliydi, kendi eserleri için resimler yapmış ve 1914 yılında
Türkiye’ye de seyahat etmiştir.
“Seda-i Türkistan” gazetesinin daimi yazarlarındandı ve orada şiirler yazardı
(1914). Buda çok yoksulluk içinde ölmüş.
134
Onun iki satır şiiri hatırımda kalmış ki, cahilliğe karşı dile getirilmiş bu isyan, (o
dönemler) çok büyük bir isyandı (kendince).
“Johil padarim, johil modar esa mutloq
Hayron qoluram kufr aylayman orasinda”.
[Babam ve annem kesin cahil ise ikisi arasında yolumu şaşırır ve küfre
sürüklenirim.]
Do'stlaringiz bilan baham: |