Çin’in Orta Asya’daki Çıkarları
Çin, Orta Asya ülkeleri bağımsızlığa kavuştuktan sonra bu ülkeleri ilk tanıyan ve dip-
lomatik ilişki tesis eden ülkelerden biridir. 27 Aralık 1991’de Rusya Federasyonu ve
Orta Asya’daki beş Türk Cumhuriyetinin bağımsızlığını tanımıştır. 2 Ocak 1992’de
Özbekistan, 3 Ocak 1992’de Kazakistan, 4 Ocak 1992’de Tacikistan, 5 Ocak 1992’de
Kırgızistan ve 6 Ocak 1992’de Türkmenistan ile diplomatik ilişki tesis etmiştir. Orta
Asya ülkelerinin bağımsız olmasıyla birlikte Çin’in batı bölgelerinin ötesinde konjonk-
türel değişimler meydana gelmiştir:
1. Batılı güçler bölgeye hızla sızmaya başlamıştır.
2. Rusya Federasyonu bölgeyle sıkı ilişkilerini koparmamıştır ve Rusya’nın böl-
gedeki stratejik çıkarları devam etmektedir.
3. Türkiye ve İran gibi bölgesel İslâmî güçler, Orta Asya’yı kendi çıkar alanı ola-
rak görmeye ve buraya etki etmeye çalışmaktadırlar (Ma Dazheng ve Feng
Xishi, 2000: 438).
Bu değişim ekseninde jeopolitik ve jeoekonomik önemi olan Orta Asya bölgesine yö-
nelik, Çin Halk Cumhuriyeti, tarihinde ilk bölgesel teşkilat olarak Şanghay Beşlisi ve
Şanghay İşbirliği Örgütü’nü oluşturmuştur. Bu çerçevede Pekin yönetimi, ekonomik,
kültürel ve güvenliğe ilişkin girişimlerle Orta Asya bölgesini, Çin’in milli çıkarının olduğu
bölgelerden biri olarak görmüş ve etki alanı hâline getirme çabalarını göstermiştir.
21
çin’in orta asya politikaları rapor
II
.
b
ö
l
ü
m
Çin’in milli çıkarları, güvenlik ve kalkınma (refah) olarak tespit edilmektedir. Somut
olarak ise siyasi, ekonomik, güvenlik ve kültürel olarak dört alanı içermektedir (Yan
Xuetong, 1997: 106). Çin hükümeti, küresel çapta bir savaşın yakın zamanda ol-
mayacağını göz önünde bulundurarak kalkınmaya öncelik tanımıştır. Güvenlik ise,
nispeten ikinci sıradadır. Çin’in sınırlı caydırıcı gücü (füze ve nükleer silahlar) ve
küresel dış tehditlerin azalmasıyla gerekli güvenlik ortamı yaratılmış olacaktır (Yan
Xuetong, 1993: 35-38; Yan Xuetong, 2000: 13-19). Çin’in iç ve dış politikaları,
milli çıkarlardan biri olan kalkınma bağlamında güvenlik ve istikrar ortamını yarat-
mak için geliştirilmiştir. Orta Asya, Çin’in jeopolitik, güvenlik ve ekonomik kalkınma
hedeflerinin gerçekleşmesi açısından en önemli üç bölgeden (Güneydoğu Asya böl-
gesi, Kuzeydoğu Asya Bölgesi ve Orta Asya Bölgesi) biridir (Ekrem, 2004: 88-95).
Çin Hükümeti, geleceğe dönük kendisine ait Doğu Türkistan’ın, Orta Asya ülkeleri
ile arasındaki tarihi, etnik, dinî ve örf-âdet bağlarından faydalanarak, bölgede siyasi
ve kültürel bakımdan stratejik derinlik kurmaya çalışmakta, Doğu Türkistan’ı, Orta
Asya ve Güney Asya’nın çekim merkezine dönüştürmeye, bunun için tarihi İpek
Yolu’nu tekrar canlandırma stratejisini gerçekleştirerek Orta Asya’dan Avrupa’ya
açılmaya çalışmaktadır (Ekrem, 25-26 Ekim 2007).
Bu bağlamda, Pekin’in amacı,
Orta Asya’nin istikrarsız bölgesi Xinjiang’ı (Doğu Türkistan), ekonomik entegrena
tabi tutmaktır. Çin’in bu girişimleri, Orta Asya yönetimlerinin dikkatini çekse bile
bölge ülkeleri, ticaret engellerini yıkmaya kararlıdırlar (Wong,3 ocak, 2011). Çin’in,
yükselmeyle birlikte özgüveni de artmaya başlamıştır. Neticede Orta Asya ve daha
geniş olan Avrasya bölgelerinin, bundan sonra Çin’in ilgi duyacağı en önemli bölge-
ye dönüşeceği şüphe götürmemektedir.
Çin’in hızlı ve şaşırtıcı bir şekilde Orta Asya’da kalıcı etki sağlamaya çalıştığını ortaya
koyan Center for Strategic and International Studies (CSIS) kuruluşunun yayımladığı
raporda, Çin’in, Orta Asya bölgesine yönelik dört büyük çıkarından söz edilmektedir:
1. Stratejik ve Diplomatik Çıkarı: Çin’in, Şanghay İşbirliği Örgütü’nü vücuda
getirmesinin amacı, bölgede etkin olmak ve bölge ülkelerine etkisini geniş
çapta kabul ettirmektir. Aynı zamanda Rusya ile olan ilişkilerini güçlendir-
mekle ABD-Rusya ilişkisini dengelemek ve Orta Asya kaynaklı sorunların
Çin’in kalkınmasına olumsuz etkilerini gidermektedir.
2. Ulusal Güvenlik Çıkarı: Çin’in Orta Asya politikasının bir başka önceliği de,
Uygur ayrılıkçı faaliyetlerinin daha da büyümesini engellemektir. Aynı za-
manda Çin’in güvenliğini sağlayabilmek için terörizm, ayrılıkçılık, dinî radika-
lizm ve uyuşturucu kaçakçılığı gibi bölge ülkelerini de yakından ilgilendiren
tehditlere karşı mücadelelere yardımcı olmaktır.
22
hoca ahmet yesevi uluslararası türk-kazak üniversitesi
II
.
b
ö
l
ü
m
3. Sınır Bölge Güvenlik Çıkarı: Çin’in Rusya, Kazakistan, Tacikistan ve Kırgı-
zistan ile 7000 km uzunlukta sınırı bulunmaktadır. Orta Asya’nın güvenliği,
Çin’in sınır bölge güvenliği demektir. Üstelik sınır bölgelerinde bol miktarda
enerji kaynağı sağlamakta ve bu kaynaklar Çin’in kalkınmasına büyük katkı-
da bulunmaktadır.
4. Enerji ve Ticaret Çıkarı: Çin’in enerjiye olan ihtiyacı giderek artmakta ve Orta
Asya’nın petrol ve doğal gazı, Çin için fevkalâde önem kazanmaktadır (Gill
and Oresman, 2003: vii-ix).
Do'stlaringiz bilan baham: |