95
Yabancı dilden alıntılanan kısaltmalar ödünçleme yoluyla oluşturulan yeni
ögele
r olarak kabul edilmiştir (Örneğin dj, ceo, pdf, dna).
AİDS,
STK gibi
kısaltmalar sözlük birimi olarak TDKGTS’te bulunmamaktadır ancak bu
ifadelerin kısaltma halinde kullanımı sonucu türetilmiş yeni birimler dikkat
çekicidir (Örn aids
’li, aids hastası; stk üyesi). Bu sebeple kısaltma biçimindeki
bazı yeni ögelerin sıklıkla kullanılması sonucu dilde bu anlamda da bir değişim
yaşandığı sonucuna ulaşılmıştır.
Zarf görevinde kullanılan: “bu tür”, “bu şekilde”, “bu anlamda”, “bu tip”, “her şey”,
“bir sey” gibi pek çok ifadeyle karşılaşılmış; bunlardan sözlükte aynı anlamı
karşılayan benzer biçimleri olmayanlar yeni öge olarak kabul edilmiştir. Bir diğer
önemli nokta şudur ki: “için”, “göre”, “dolayı” kelimeleri birer edattır
ancak yeni
öge olarak tespit ettiğimiz “bunun için”, “buna göre”, “bundan dolayı” ifadeleri
Türkçede z
arf biçiminde kullanılmaktadır. Dolayısıyla kelimelerin dildeki
işlevlerini değiştirerek de dilde yaygın biçimde kullanıldıklarını söyleyebiliriz.
TDKGTS’te Türkiye’deki şehir adları mevcuttur. Ülke adlarının çoğu sözlükte
bulunmamakla birlikte Amerika, Asya gib
i kıta isimleri ve Japonca, Çince gibi dil
isimleri
mevcuttur. Bu bağlamda karşılaşılan yeni birimler, yeni öge olarak kabul
edilerek
sözlüğe alınması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. “Türkiye
Cumhuriyeti”, “Türk bayrağı” ifadeleri, kısaltmalar ve ülke isimleri sözlükte
bulunmamaktadır; çünkü bunlar ayrı bir liste olarak sunulmaktadır. Oysa ırk ve
dil isimleri sözlükte mevcuttur. Yine
“Fransız”, “Amerikan”, “Alman” gibi milliyet
isimleri sözlükte mevcutken
“İngiliz”, “İspanyol” gibi isimler mevcut değildir. Bu
tür kelimeler de yine yeni öge
olarak kabul edilip
sözlüğe alınmalıdır. Ayrıca
“Orta Doğu” ifadesinin aksine “Orta Asya”, “Latin Amerika” ifadeleri sözlükte
bulunmamaktadır. Bu gibi kelimelerin de TDKGTS’e eklenmesi gerekmektedir.
96
Hem yeni öge hem yeni sözcük ö
zelliği gösteren sözcüklerle karşılaşılmış; bu
durum kelimenin açıklamasında mutlaka belirtilmiştir. Belirtilen sayısal verilerin
yanı sıra pek çok yeni sözcük ve yeni öge çağrışım yoluyla tespit edilerek
incelenmiş ve aday kelimeleri açıklarken bunlara da yer verilmiştir. Bu tip
çağrışım yoluyla eklenen kelimelerin daha sonra yeni öge olarak sıklık listesinde
karşılaşıldığı pek çok durum olmuştur. Ancak bu tür kelimelerin yalnızca
bilgi
olarak verildiğini ve sayısal veri biçiminde kayda geçirilmediğini belirtmek
gerekir. Bu durum
bizi günlük dilde kullanılan sanılandan çok
daha fazla yeni
birim olduğu sonucuna ulaştırmaktadır.